Kedilerin ahı yaman olacak

Nasrettin Hocanın ünlü öyküsüdür: Hoca iki kiloluk yolunmuş bir tavuk alıp eve getirir. “Hanım şunu pişir de akşama ağız tadıyla yiyelim,” der. Kadın da tavuğu pişirir ama hocanın gelmesini beklemez. Konu komşu kadınlarını çağırır, bir yandan dedikodu yaparken bir yalandan da tavuğun altından girip üstünden çıkarlar. Hoca akşama tavuk eti yeme niyetiyle eve gelir ama karısı önüne yavan bulgur pilavı sürer. “Hanım hani tavuk almıştım?” Kadında yalandan çok ne var. “Aaah, hiç sorma tavuğun başına gelenleri kocacığım. Onu bizim hain kedi kaptı, parçaladı yedi. Elinden kurtaramadım.” Hoca kediyi yakalar, kantara koyar, tartar. Bakar tastamam iki kilo geliyor. Hanımına döner. “Hanım bu kedi iki kilo geliyor. Benim aldığım tavuk da iki kiloluktu. Eğer tavuğu bu kedi yediyse, kedi nerede? Kedi buysa tavuk nerede?” *** Sözü çocukluğuma, anneme getireceğim. Canım annemiz çocuklarının beslenmesine çok düşkündü. Babam sık sık eve kiloyla et alırdı. Annem de yemeğe koymak niyetiyle onu kavururdu. Ancak kavururken mis gibi kokusu evi sarardı. “Yavrularım beslensin,” diyen Zelişimiz “Bir sana, bir buna derken etleri tike tike yarı kavrulmuş halde biz çocuklarına yedirirdi. Akşam babam eve geldiğinde önüne mis gibi kuru fasulye sürülürdü. Babam kuru fasulyeye bayılır ama ister ki içinde et de olsun. Tabağını kaşıkla didikler durur, bir parçacık et kırıntısı bulamaz. “Hanım ben yemeğe koyasın diye et almıştım…” der. Bunu duyan biz çocuklar pıskırırdık. Babam işi anlar ama üstüne gitmezdi. Annem ise mahcup. Evde bir kedi yok ki kusuru onun üstüne atsın. *** Aradan yıllar geçti. Artık ne o güzel annemiz var, ne de o güzel babamız. Hepimiz kendi başımızın derdindeyiz. Bizler de çocuklarımızı düşünür dururuz. Elimize et geçse onu da daha yarısı pişmemişken yavrularımıza yedireceğiz. Ne var ki, yok olası AKP iktidarının yüzünden etin hayaline bile hasret kalmışız. İçimizde etin hayaline hasret kalmayanlar da var tabii. Onlar ise eskiden evlerine bir kilo et alırken hayat pahalandıkça aynı parayla daha az et alabilir hale gelmiştir. Tayip iktidarı enflasyonu gizleyebildiğince gizlemesine karşın zaman içinde aynı parayla bir kilo yerine yarım kilo, daha sonra 250 gram. Son ete yüzde 30 gizli zamla  da 100 gram et alır olduk. Şimdi hangi yüzle koalisyon dilenciliği yapıyor bunlar? Hangi yüzle tekrar seçim diyerek halktan oy dilenmeye cüret edebilecekler bunlar? Etme bulursun dünyası… Vatandaşını 100 gram ete muhtaç edenler artık kendi etlerini yiyecekler inşallah! Tayibimin canım kedileri… Suçu onların üstüne de atamıyoruz. Eve et girmiyor ki kedilerimiz eti çalsınlar. Onlar da ne yapıyorlar? Trafolara girip kabloları kemiriyorlar. Bizim olmasa bile bu kedilerin ahı tutacak sorunda AKP iktidarını.      

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fevzi Günenç Arşivi