Nerde O Eski Katmerciler(!)

f2 Eskiye özlemi dile getiren bir yazı yazmayacağım bu kez. Eski ve yeni katmercilerden söz edeceğim. “Nerde o eski katmerciler” sözünü özlemim olarak algılamayın. Aksine, kusura bakmasın eski katmer ustaları, onlara: “Sizin yaptığınız katmer de katmer miydi canım…” diyeceğim. *** Çocukluğumda katmeri, simit fırıncıları yapardı. Elbette ki güzel bir yiyecekti ama bugünkülerle asla kıyaslanamazdı. Bugünün katmercileri, katmerlerinin içine bal koymuyorlar, kaymak koymuyorlar ama yine de tadına doyum olmuyor. Katmer güçlendirici olarak düşünülmüştür hep. Daha düne kadar damatlara gerdek gecesinin ertesi sabahında katmer yaptırır getirirdi yakınları. Günümüzde de bu geleneği sürdürenler var mı bilemiyorum. ** Dünkü katmerlere gerçek kaymak, gerçek tereyağı, öğütülmüş gerçek Gaziantep fıstığı konurdu ama yine de bugünkü lezzeti yakalayabilmiş değillerdi dünün katmercileri. Tadına vara varan yediğim ilk kaymağın yapıldığı yer Karagöz Camisinin civarındaydı. Gaziantep fıstığı yerine başka bir şey kullanılmış değildir. Onlar da eski katmerciler gibi içini dışını yeşil altın diyebileceğimiz ufalanmış Gaziantep fıstığı ile bezemişlerdir. Bal yerine şeker kullanılmıştır bu katmerde. Kaymak yerine irmikle sütten üretilmiş yapay kaymak kullanılmıştır. Tereyağı? Bakın ona bir şey diyemem. Günahına girmeyeyim katmercilerin ama her şey tam bir uyum içindedir. Bugünün yalancı katmeri, dünün gerçek katmerini evire çevire döver. Elbette ki bu benim görüşüm. Damaklarının tat algılaması benimkinden farklı olanlar bunun aksini söyleyebilirler. Yine de düşüncem değişmez. *** Dünyada teknoloji her dalda başarı kazanmıştır. Mehmet Akif Ersoy İstiklal Marşımızın bir yerinde “Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar” derken haksız da değildi büsbütün. Zira o medeniyet ne yazık ki kötüye kullanılmakta, baba üreticiler daha çok kazanç, daha çok kazanç için insanları iflah olmaz hastalıklara yakalanacağımı umursamamakta, insanların kitle halinde ölümlerine neden olmaktadır. Gaziantep Onkoloji hastanesinde çalışan bir tanıdığım var. Konuşuk arasında şunları söyledi: “Hastanemize gelen hasta sayısı her geçen gün hızla artıyor.” Neyin sonucudur bu? Gıda maddelerine katılan, ölüm getiren  zararlı unsurlardan elbette ki… Bunun suçlusu her ne kadar üreticiyse de, bu zararlı üretimleri piyasaya sürenlere göz yuman ilgili ve yetkililerdir elbette.   *** Sözü yine katmere getirelim: Bizim katmerimiz insanlara ölüm değil, dirim getirmektedir. Gaziantep’teki günümüz katmercilerinin geçek aşamaya çoktan ulaşmış olduklarına, başarılı üretimi yakalamış olduklarını söylemekte ısrar edeceğim. İsterseniz deneyin. Yalancı kaymakla yapılan katmerlerden yiyin gidip Karagöz Caddesindeki katmercilerden birinde. Ya da kentin dört bir yanına yayılmış olan simitçilerden, unlu ürün üretenlerinden. Bana hak vermezseniz ne olayım.      

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fevzi Günenç Arşivi