Kıyığından sıyığından da mı yok?

f2 Müslüman ülkelerde emperyalizmin tezgâhladığı baş kaldırılan sonucu oluşan açlık gerçeği, beni yurdumda yaşanan kıtlık yıllarına götürdü. Çok uzun yıllar ötesinde yaşanan O günleri yaşamadım elbette ben. Toprağı bol olası babam bile çocukmuş o yıllarda. Üç yaşlarında filanmış… *** Şöyle bir anısını anlatırdı sağlığında: Kentte açlık bütün şiddetiyle hüküm sürüyor. Açlıktan kırılmasınlar, diye kadınları ve çocukları köye gönderiyorlar. Babam da amcasının köyü olan Sarıt Mezsasına gidecektir. Anemin babası olan büyük dedem köyde yaşıyor. Ninem de, teyzelerim, dayılarım da… Un yok ki ekmek yapsınlar. Ot kökleriyle yağsız çorba yapıp açlıklarını gideriyorlar. *** Babam kent çocuğu. Ekmeğe dayalı beslenmeye alışmış. Ekmek istiyor ninemden. “Aba bana ekmek vey.” Babam “abla” anlamında “aba” dermiş nineme. Boynunu büküyor ninem. “Yok ki oğlum…” diyor utana utana… “Kıyığından sıyığından da mı yok aba?” Yok yok… Kırığından sırığından da yok ekmek. *** Böyle sıkıntılı günler yaşanmıştır ülkemde de. Ne var ki, hiçbir ülke yardım göndermeyi akıl edememiştir bize. Oysa bugün biz, bırakın ekmeğimizin yarısını bölüp vermeyi, nerdeyse tümünü vermeye hazırız savaştan kaçıp bize sığınan komşu ülke halkına. *** Ancak, dikkatimizden kaçmayan bir şey var. “Mustafa Kemalin askeri fıkrasını bilirsiniz. Komutan sınavdan geçiriyor Mehmetçiğin tekini: “Düşman sağdan gelirse ne yaparsın, soldan gelirse, arkadan gelirse…” Sonunda tepesi atıyor Memedimin: “Mustafa Kemalin askeri bir tek ben miyim komutanım? *** O hesap sanki dünyada savaştan kaçan ülke halklarına yardım edecek, bizden özge bir ulus yok. Hele batılıları bir yana bırakalım. Onlar sadece sömürmeyi bilirler Afrika’yı, Afrikalıları… Peki şu Müslüman ülkelere ne demeli? Yazıklar olsun, çocuklarına kırığından sırığından ekmek bile bulamayan savaş kaçkını insanlara yardım etmeyen din kardeşlerine! *** Dün üç yaşındaki kızıyla birlikte çöp karıştıran bir Suriyeli anayı görünce bunları düşündüm. Gözyaşlarımı da bilgisayarımın tuşlarının üstüne düşürdüm.    

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fevzi Günenç Arşivi