Bir TİP Havarisi olan Hamdoş’un Acıyı Tad’a Dönüştüren Anıları: 7

f2 DEVLETİN YAPMADIĞINI HAMDOŞ YAPTI Hamdoş kardeşimizin yazdığı “Türkiye İşçi Partisine Gönül verdim” adlı kitabının en gurur verici bölümü, devletin yapmadığını bir köy muhtarının yaptığı bölüm. Çapalı köyünün okula kavuşturulması. Bugün de kitabım bu bölümünden anekdotlar aktaracağım. “Sene 1966… Çapalı’nın muhtarıyım. Köyün okulu yok. Yolu ham yol. En ufak yağmurda çamura kesiyor. Çocuklarımız çamura bata çıka başka köydeki okula gidiyor. Bu durum beni çok rahatsız ediyordu. Köyümüze okul yaptırılması için Milli Eğitim Müdürlüğüne birkaç kere dilekçe verdiysem de ses çıkmadı. Köyün aile reislerini toplantıya çağırdım. Durumu anlattım. “Milli Eğitimden bize hayır yok,” dedim Gelin üçer beşer bin lira toplayıp okulumuzu kendimiz yapalım.” Diye öneride bulundum. Köylü hık mı etti. Onlara çıkıştım. “Şurada 30 eviz, 4 bin lirayı vermeyecek durumda değilsiniz. İşçiliği siz yapın, verdiğiniz parayı geri alın,” dedim. Anlaştık. Ulumahsere köyünde bir duvarcı ustası vardı. Onunla görüştüm. Usta benim evde yiyip içecek, yatacaktı. İşe başladık. 50 çocuklu bir sınıfın yanına bir de öğretmen lojmanı planı oluşturduk. Kazıkları çakıp ipi çektik. Ertesi gün Gaziantep’e gittim. Türkiye İşçi Partisinden  arkadaşım dilekçeci Baki Çelikel’in yanına vardım. “Bana bir dilekçe yaz, köyümüze okulumuzu kendimiz yapıyoruz. Valilik de bize 40-50 direk versin,” dedim. Baki arkadaşım güldü. “Valinin beyin kavak bahçesi mi var ki sana direk versin,” dedi. Eski okulları yıkıp yerine yenisini yapıyorlarmış. Buralardan çıkan direkleri de Karşıyaka’da Şahinbey okulunun bahçense yığıyorlarmış. Dilekçeyi böyle yaptık. O eski direklerden istedim. Dilekçem elimde Vali beyin huzuruna çıktım. O da dilekçemi okudu. Pek memnun kaldı. “Aferin muhtar,” dedi. “İşte böyle olmalı. Her şeyi devletten beklememek gerek.” Bunun ardından dilekçemi encümene sokup isteğimizin karşılanacağını söyledi. Encümenin yapıldığı gün yeniden huzura çıktım. Bizim köy okulu için 15 direk tahsis edildiğini öğrenerek hayal kırıklığına uğradım. “Sayın Valim,” dedim. “Bu nasıl encümen. Sadece lojman için bile en az 15 direk gerek.” Vali ile tartıştık. Bana “Kabul etmiyorsan çık dışarı,” dedi. Beni kovamayacağını söyleyerek diklendim. Tam bu sırada biri elini omuzuma koydu. Beni dışarıya çıkarttı. Bu bey meğer Nuri Pazarbaşı okulunun müdürüymüş. Yarım benim okula gel, isteklerini karşılayacağım,” dedi. Müdürle kalktık Şahinbey okuluna gittik. Derdimizi o okulun müdürüne de anlattım. Yürekli biriymiş.“Senin istediğin direk olsun,” dedi. Yıkılan okulların kapısını, penceresini, direğini getirip bizim bahçeye yığıyorlar. Yarın bunları kırıp sobalarda yakacaklar. Yanıp gül olacağını bir okula direk olsun,” dedi. O günden sonra Şahinbey okulunun bahçesine yığılan direklerin yanı sıra yeteri kadar kapı, pencere, masa, sıra, kara tahta ne bulursak alıp köye taşıdık. Duvarları biten okulun içini dışını badana ettik. Lojmanın köşesine yapışık derin bir çukur kazdık. İçini çimentoyla, taşla ördük. Üzerini betonla doldurup tuvalet yaptık.  Sınıfın tabanını beton yapmamız gerekiyordu. Beton için de kuma ihtiyacımız oldu. Bunu o sırada köyümüzün çevresine konuşlanmış olan askeri birlikten temin edebileceğimizi umarak Paşa’nın huzuruna çıktım. Giderken de bir traktör dolusu sebze götürdüm. Ne yazık ki paşa isteğimizi yerine getirmedi. Köye üzüntülü döndüm. O gece böğrüme bir sancı saplandı. Beni Devlet hastanesine kaldırdılar. Kendime geldiğimde başucumda bir subay buldum. Gülümseyerek kendisini tanıyıp tanıyamadığımı sordu. Tanıyamamıştım. “Ben, paşanın emir subayıyım,” dedi. Onun önerisiyle gittiğim Yarbay sağ olsun işimizi gördü. Okulumuzun bitmesine önemli katkılarda bulunan bu Yarbay Özcan Sunay köyümüze gelmişti. İkramda bulunduk, istemedi. “Okulun işi bitti muhtar,” dedi. “Milli Eğitim sana öğretmen verecek mi bakalım?” diye sordu. “Vekil bir öğretmenle anlaştık,” dedim. Onun köyümüze verilmesi için dilekçe sunacağımı söyledim. “Sıkıştığın olursa bana gel, diyerek bizimle vedalaştı. Hamdoş’un “Türkiye İşçi Partisine Aşık Oldum” kitabını Gaziantep’te Emniyet Müdürlüğü karşısındaki Cevizli Kitap-Kırtasiyeden, Gaziantep Lisesi civarındaki Donkişot Kitabevinden, Keyvanbey Pasajındaki Keskin Kırtasiye’den,diğer yerlerde aşağıdaki internet kitapçılarından edinebilirsiniz: www.dr.com.tr, www.idefix.com, www.kitapyurdu.com, www.pandora.com.tr  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fevzi Günenç Arşivi