M.Ali Can
Asfalt yol çalışmaları
Asfalt, yol yapım malzemesidir. Bu yollar genelde şehirlerarası olsa da; şehir merkezlerinde öncelikle anayollarda kullanılıyor. Şimdilerde ise çıkmaz sokaklara kadar kullanılıyor. Daha önceleri kara taş ile döşenen sokak ve caddeler ,sonraları betondan yapılan taşlarla döşenmeye başlandı. Derken kilit taşı ile döşenmeye başlandı. Hatta bazı belediyeler o kadar çok kilit taşı ile sokak ve caddeleri döşediler ki; " Kilit" olarak lakap aldılar. isimleri " Kilit ....." oldu. Bu lakapları kimisi sevdiğinden, yaptıkları döşemeleri beğendiğinden, kendi taraftarları kullandı; kimisi de muhalif oldukları için yermek maksadıyla kullandılar.
Şehirlerde binalar veya evler yapılırken; neredeyse yer seviyesinden 50 - 60 cm. yukarıdan yapılır kapı girişleri. Yeni yapılan birçok binalara baktığınızda görürsünüz. Hatta 3 -4 merdivenle sokaktan içeri girilir. Bu apartman ve evlere çıkmak bazı yaşlı ve engelli vatandaşlar zorlanarak girerler. Girerken de " bu kadar yüksek yaptıracak ne vardı ki" derler. Derler demesine ancak bina yapılmış bitmiştir. Tabii binaya giriş ve çıkışlar üç beş merdiven olduğu için biraz zorlanıyorlar değil; yaşlı ve engelliler, adam akıllı zorlanıyorlar. Kimilerine kucaklayarak çıkarmak zorunda kalıyorlar. Bundan dolayı da, bunun gibi engelli bireyleri olan aileler hiç bir yere gidemiyorlar ve dolayısıyla asosyal oluyorlar.
Yine bazı binalarda depo, garaj, atölye, sığınak, toplanma yeri, çok amaçlı salon, oturum vb. ihtiyaçlar için bodrum kat dediğimiz, yerler yaparlar binalarla beraber. Tabii bu yerlerin havalandırması için, az da olsa ışık ve güneş alması için de pencereler koyulur; gereken yerlerine. Bu koyulan pencereler normal katların pencerelerinden daha küçük olur genellikle. Sokak ve cadde den pek yüksek olmaz. 1 mt. den çok fazlada olmaz eksikte hiç olmaz. Bu yükseklikte sel sularını ve içeri girebilecek çer çöp engellemek içindir. Genelde olarak camları kalın ve içerisi gözükmemesi içinde buzlu cam olur. Pencereler ayrıca demir parmaklıklarla güvenlikte sağlanır. Ola ki bodrum katta oturanlar başını uzatsın bir nefes alsın, gözünü dinlendirsin, havalandırma yapılsın diye konur bu pencereler. Anlayacağınız bodrum kattın pencereleri; bodrum katta çalışanların, yaşayanların hayatıdır...
Şehrin ve basit üretim yerlerinin birçok yükünü de hafifletir; bodrum katlar. Ancak belediyelerin bireysel veya müteahhit kanalıyla yol çalışmalarında pek dikkate alınmıyorlar veya alınmak istenmiyorlar. Alınmak istenmiyorlar çünkü pencerelerin aynı seviyede kalması için yolların kazınması ve yer seviyelerinin belirlenmesi gerekir. Bu işlerde büyük külfet ve iş gücü gerektirir ve masraf gerektirir. Bu da genel de; hiç müteahhit ‘in işine gelmez. İşini yapar bitirir kimsede müdahale etmez. Bodrum kat sahipleri müdahale ederler mi? Etmezler mi? Bilinmez, ancak; garanti edenlerde vardır. Şikâyetleri dikkate alınır mı? Alınmaz mı? İlgili kurumlar tarafından o da bilinmez. Belki bazılarının şikâyeti dikkate alınmıştır, alınmayanda azımsanmayacak kadar çoktur.
Neticede yerden en az bir metre yüksek yapılan bodrum katı penceresi ve girişi, yol çalışması yapıla yapıla yol seviyesinin altına düşmüştür. daha önceleri sel suları, toz, toprak gelmeyen pencerelerden; açar açmaz kenarda biriken ne kadar çer çöp, toz, pislik varsa hepsi de içeriye dolmuş oluyor... Tabii bunun temizliği, yıkanması, havasızlığı v.s. ne belediyeyi, ne karayollarını ve ne de yapan müteahhit ‘ti hiç ilgilendirmiyor. Belediye yaptığı hizmeti basın aracılığı ile beldede yaşayanlara ilan edip; refah seviyesini yükselttiğini söyleyerek seçmenlerine ve beldede yaşayanlardan gelecek seçimler için dolaylı yoldan oy istiyor. İlgili müteahhitte keza yaptığı işin haklı olarak parasını alıp bağrına basıyor. Vatandaşta yeni ve düzenli kaldırımlarda, yollarda gerek yaya ve gerekse araçlarıyla yolların tadını çıkarıyorlar.
Olan bodrum katları olan ve girişleri yol seviyesinin altında kalan mülk sahiplerine veya yaşayanlarına oluyor. Kapılar yani girişler yol seviyesinin altına düştüğü için; önceden boyu çok çok uzun olmadığı sürece dik girip çıkanlar, şimdi belini neredeyse doksan derece eğip girebiliyorlar evlerine. Boyları uzun olanlar ise hem belden, hem de dizden eğilmek zorunda kalıyorlar. Zaman zaman başları giriş kapılarının üstlerine değerek travmada geçirmiyorlar değiller. Kimisi gelen misafir ve yabancıları da göz önüne alaraktan, kapıların üzerine yumuşak olan, köpük veya kauçuk malzemeden koruyucular yapmış veya yaptırmışlardır.
.... ve sokaktan az bir yağmur fazla olduğunda ney varsa hepsi evde oluyor. Bilmem anlatabildim mi? Sayın Belediye Başkanlarımız, İlgili daire müdürlerimiz, çalışanlarımız, müteahhitlerimiz, Karayolları İlgilileri, anlatabildim mi? Bilmiyorum? İnşallah anlatabildim...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.