Feray’ın Adalet Mücadelesi

Kadın olmak amma zormuş bu ülkede ne dirisi nede ölüsü kıymet değer ve en önemlisi adalet görmüyor vatandaşlarımızın başına gelen duruma bakılırsa gidişat onu gösteriyor. Kadına şiddete kim dur diyecek, daha ne kadar yazılar makaleler yazılıp çizilecek kaç can daha yanacak. Daha kaç ananın yüreği dağlanacak, daha kaç analar ağlayacak. Lafı uzatmanın alemi yok. Saygı değer Yeni Çizgi Gazetesi Yazıişleri Müdürü Bekir Şahin ve sevgili eşi Aysel hanımın güzeller güzeli kızının vefatından tam bir sene geçti. Çiçeği burnunda ailesinin göz bebeği Feray’ın sancılı geçen dava süreci geçtiğimiz günlerde yerel mahkemede sonuçlandı. Ancak bundan sonra bir üst mahkemelerde yani Adana ve Ankara da görülecek yargı süreçleri var. Oralarda çıkacak kararlar da önemli. Ancak Mersin yerel mahkeme kesin olmasa da kendince karar verdi. O kararda Hukukta beklenen adalet çıkmadı… Şimdi üst mahkemelerin vereceği kararlar bekleniyor. Yargı önünde herkes eşittir ve adil yargılanmalıdır. Katilin polis olması bir ayrıcalık olamaz. Şahin ailesinin bir yıldır süren dava sonucunda çıkan bu karar elbette derin üzüntüye sevk etmiştir. Kararı öğrenene diğer tüm duyarlı insanlar, özellikle kadınlar büyük tepki göstermiştir. Çünkü gencecik gencecik bir canı katleden katile verilen verilen ceza 5 yıl 3 ay gibi çok komik bir ceza. Evet yanlış okumadınız sadece beş yıl üç ay. İşin birçok garip tarafı var; Olay yeri inceleme raporuna göre; -Elleri  temiz olduğu belirtiliyor, sanık ne hikmetse ellerini yıkıyor!!! -Adli tıp uzak atış diyor, sanık yalanlanıyor ama heyet gerçeği itiraf et artık demiyor!!! -Sanık alkol aldık diyor, Feray’ın kanında alkol çıkmıyor! -Evin kapı kilidinin dili dışarıda, neden diye sorulmuyor!. Belliki burada bir zorlama olmuş. - Feray’ın tırnaklarının arasında sanığın DNA sı çıkıyor, hem de raporlu delilli düz mantık burada büyük bir direniş var, buda sorulmuyor. Bir vatandaş olarak bizim ne haddimize mahkeme heyetine ve başkanını sorgulamak. Ama ben bir kadın olarak her geçen gün korku ve endişe içerisinde büyük bir kaygı içerisinde yaşıyorum. Ya benim başıma da gelirse demek ki; gözü yaşlı bir aile, adaletsizce verilen kararlar ile dosyam rafa mı kaldırılacak. O zaman biz bu adalete nasıl güveneceğiz, hakkımızı kim savunacak, kimlere inanıp güvenip de rahat bir nefes alacağız, uyku uyuyup evimizde rahat edebileceğiz. Yoksa kadınların %85 Türkiye’de taciz edilecek salıverin gitsin, öldürülecek üstelik kapı gibi raporla delillerle, beş yıl yatıp çıksın, bakarsın bir de af indirim vs çıkarsa o zaman bu vebalin altında kalırsınız, cinayetlerinde önünü alamazsınız. Verilen karar katilleri, canileri, sapıkları, gözü dönmüşleri ahlaksızca vicdansızca işler yapmaya teşvik edici, cesaretlendirici cinsten.. Ve böyle kararlar kadın cinayetlerini artırıcı, değersizleştirici, kadınları ürkütücüdür. İşin birde manevi vicdani boyutu var ki kelimelerle anlatmak çok güç. Gözü yaşlı aile canının parçası gencecik hayatının baharındaki kızlarının gidişine mi yansınlar, verilen kararın adaletsizliğine mi yansınlar, yüreklere düşen kor ilk gün ki sıcaklığındayken o anayı şimdi kim gelip avutacak… Feray’ı her kaleme aldığımda gözlerime yaşlar doluyor. Ama biliyorum ki er ya da geç o adalet yerini bulacak. Işıklar içinde uyu Feray...    

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Betül Erikçi Arşivi