Mersin’de Toros Üniversitesi mimarlık bölümü son sınıfta okuyan 23 yaşındaki Feray, bundan tam 605 gün önce yaşıyordu. Cıvıl cıvıl, hayat dolu bir kızdı. 19 Eylül 2019 tarihinde Fatih Burak Aykul isimli polis tarafından hunharca katledildi. Feray, suçsuz, günahsız, savunmasız olduğu halde öldürüldü. Feray böyle bir ölümü hiç hak etmemişti. Katil olay yerinde delilerin önemli bir kısmını yok etti. Bu nedenle katil 5 yıl 3 ay gibi düşük bir ceza alarak kendini kurtardı. Ancak bu karar tam bir hukuk cinayetiydi, vicdanları sızlatmıştı. O utanç verici karar, katili sevindirmişti. Çünkü katil bugün sokakta, gencecik kız ise kara toprakta. Soruyorum bunun neresi hak, hukuk, adalet? Sizde biliyorsunuz bu ülkede öyle basit yaralamalı vb. olaylara verilen ceza miktarlarını. İşte bu yüzden karar vicdanları sızlattı. Aile halan isyanda, çünkü acılar dinmedi, katil hak ettiği cezayı almadı!.. Ailenin hala Yargı'da umudu var. Hala vicdanlı, hakkı, hukuku, adaleti bilen, bilincinde olan, en azında insan olan hakim ve savcılar var biliyoruz. İşte bu yüzden aile hala umutlu. Dosya Yargıtay’da ve orada gelecek olumlu haber bekleniyor. Aile  bu davanın sil baştan yeniden incelenmesi, soruşturulması, yok edilen delillerin sorgulanmasını istiyor ve o zaman çok daha vicdani, çok daha adil ve çok daha doğru sonuca ulaşılacağını ümit ediyor. Çünkü suçsuz, günahsız, savunmasız üniversite son sınıf öğrencisi 23 yaşında gencecik kızın öldürülmenin bedeli, böyle komik bir ceza olamaz. Olmamalı ’da. Hiç kimse buna adalet diyemez. Böyle utanç verici kararlar yüzünden bu ülkede her gün Feray gibi savunmasız, suçsuz günahsız, kadınlar, kızlar katlediliyor. İşte böyle ödül gibi düşük cezalar, katilleri sevindiren indirimli cezalar kısaca hukuku katleden cezalar, hukuka güveni sarsmakta. İnsanlar neredeyse kendi adaletini kendisi verecek yanlışa kadar sürüklenmektedir. Çünkü şöyle bakın çevrenize veya Türkiye'de gelen cinayet haberlerine, kadın cinayetleri başta geliyor ve bitmek bilmiyor… Çünkü verilen ödül gibi cezalar katillerin adeta iştahını kabartıyor, elini rahatlatıyor. Oysa böylesine vahim, acı bir tablo karşısında hukuk çok daha ağır cezalar ile bu vahşiliğe dur diyebilir. Çünkü böyle zamanlarda hukuk en çok ihtiyaç duyulan araçlardan biridir. Adaletin arandığı bir zamanda, hukuku en çok koruyacak olanlar yine Hukukçulardır. Onlar o kutsal mesleği koruyamazlarsa, işin çivisi çıkmış demektir. Çünkü kadın cinayetlerinde katillere verilen birçok karara, bakınca insanın içi sızlıyor. Tekrar vurgulamak istiyorum, artan kadın cinayetleri bu ülkenin bir utancıdır, yüz karasıdır. TBMM’de gerekiyorsa artık bunla ilgili yeni bir yasal düzenleme yapılarak biran önce uygulamaya konulup bu cinayetleri durdurulmalı. Yargıçların keyfine bırakılmayacak kadar çok hayati önem taşımaktadır. Toplumda adeta infale yol açan bu acı duruma son verilmeli. Katiller hak ettiği en ağır cezayı almalı.Başka türlü kadın cinayetlerinin önü alınamaz. Aynı zamanda düşük ve iyi hal indirimli cezalarla bu ülkede siz kadın cinayetlerini önleyemezsiniz. Çünkü indirimli düşük cezalar cezalar katiller için ödüldür, ödül. Aksine katiller hak ettikleri en ağır cezaları almalıdır. Bir daha sesleniyoruz; Daha fazla anaları ağlatmayın, aileleri mağdur etmeyin, çocukları yetim bırakmayın, ağıtlar yaktırmayın? Son olarak şunu da vurgulamadan geçmeyeceğim; Siz şu hukuku koruması gereken savcıya bir bakın; Feray Şahin cinayetinde o gün nöbetçi olan savcı olay yerine gitmiyor, telefonla polislere talimat veriyor. Yani katili polis olan bir cinayet sırasında, savcı orada yoktur. Bu durumda siz sağlıklı bir delil toplanacağına, olay yeri incelemesi yapılacağına inanabilir misiniz, bunu bu savcı bilmiyor mu biliyor ama rahatını bozmuyor aynı zamanda katili polis olduğu için olay yerine gitmeye gerek duymuyor. Bu mu hukuk, bu mu insanlık, bu mu adalet, bu mu vicdan? Böylemi cinayeti aydınlatacaksınız. Sonuçta cinayet için son derece önemli olan, katilin vücut muayenesi ve fotoğrafları, delillerin bir kısmı alınmadı, dosyaya konulmadı. Yani bu cinayet aslında ta başında karartılmak istenmişti. Ailenin titiz takibi ve olayın peşini bırakmaması sonucunda ortaya çıkan elde edilen önemli belge ve deliller, raporlar, katilin bu cinayeti bilerek ve kasten işlediğini kanıtlamasına rağmen 1,5 yıl süren bu davada katile tek bir soru sormayan katilin o yalanları doğrultusunda bir karar veren, Kasten adam öldürmede açılan bu davayı bilinçli taksire sokup katili düşük bir ceza ile kurtaranlar o adalet umarım bir gün size de lazım olacaktır. Katili kurtarma yarışına giren, ancak ölen gencecik kızı  ve mağdurları hiçe sayan yargıçların vicdanlarına sesleniyorum; O katil bugün serbest ve sokakta. Gencecik kız toprakta siz rahat mısınız? biz rahat değiliz yasta değiliz, ama isyandayız.. Bu davanını yargıçları öldürülen gencecik kızı görmeyip, katili kurtarmak için verdiğiniz o ödül gibi cezanın vicdan azabını ömür boyu omuzlarınızda taşıyacaksınız. Ve bir gün umarım o Adalet size de lazım olacaktır. Feray Şahin kızımızı hep özlemle ve sevgi ile anarken, katili de, katile o komik cezayı verenleri de asla UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ!.        

Twitter: @b_sahin27