Bisiklet, sağlık ve çevrecilik

  Stresli şehir yaşamlarında, sıradanlaşmış hayat ritmine belki de en güzel müdahale, kendinize bir iyilik yapıp hemen bir bisiklet almak olmalıdır; zira düzenli olarak yaptığınız bisiklet egzersizi beynin, endorfin adı verilen mutluluk hormonunun salgılanmasını sağlıyor. Dışarıdan bakınca bu önerinin sizlere çok basit geleceğini tahmin edebiliyorum; fakat büyük yazar Mark Twain’in de bizler gibi düşünüyor olmalıdır ki aynı öneriyi yineliyor: "Bir bisiklet alın. Kesinlikle pişman olmazsınız, şayet yaşarsanız." Evet, bisikletin insan hayatını nasıl değiştirebileceğini, mutsuz bir hayatı nasıl bambaşka bir iklime sürüklediğine biz defalarca şahit olduk. Umarım vakit kaybetmeden bu duygularla siz de tanışırsınız. Sabah erken vakitlerde işi olan işe, okulu olan insanlar okuluna gitmek için yoğun bir çaba sarf ederler. Gerek toplu taşıma araçları gerek şahsınıza ait otomobillerle hemen her gün bu yolculuk çileye dönüşür. Fakat bizim tavsiyemiz olan, “bisikletli yaşam” bu çileyi bin anda büyük bir eğlenceye çevirebilir. Günlük işlerde bisiklet kullanımı, vücutta biriken zehir olan toksinin vücuttan atılmasını sağlayacaktır ve bu sayede; kalp damar hastalıklarından, sindirim sistemi rahatsızlıklarına, enerji düşüklüğünden, cilt hastalıklarına kadar birçok hastalık riskinden sizi uzaklaştıracak ve hayata daha pozitif bakan bir insan haline geleceksiniz. Diğer iş arkadaşlarınız sabahın trafiğinde gergin anlar yaşarken siz işinize gidiyorken tek düşünceniz engellerin üzerinden atlamak, canlı renklerle kıyafetlerinizle çantanızın uyum sağlaması ve insanların sizi imrenerek izlemesinden keyif alacaksınız. Hiçbir trafiğe takılmıyorsunuz, hız sınırı derdiniz yok, yakıt maliyetlerin hesaplamıyorsunuz, yaktığınız şey vücudunuzda bulunan yağlardan ibaret. Sigorta, muayene vergi gibi sorunlarınız yok ve üstelik havayı kirletmeden, ses kirliliği yaratmadan ulaşımınızı sağladığınız için haklı bir gurur yaşarsınız. Bisikletçilik o kadar ince bir zevktir ki, pedal çevirirken yerdeki karıncaları dahi görüp onları ezmeden hareket edersiniz. Pembe bir rüya gibidir bisikletlinin hayatı. Gün boyu iş yerinizde huzur ve mutluluk var, sabah sporunuzu yapmışsınız ve sizi gören herkes size imrenerek bisiklet ile ilgili size sorular soruyor. Üstelik iş çıkışında pedallama şansınız olacağının düşüncesiyle bambaşka bir mutlusunuz. Ve bir hafta sonunu hayal edin ki eşiniz ve çocuklarınızla pedal çevirerek doğaya gidip piknik yapıyorsunuz ve doğanın kalbinden sosyal ağlara attığınız resimler ne kadar da muhteşem ve ne kadarda özel anılar olacak. Ve yıllar sonra çevrenizdeki insanlar yaşlanmış, yürüyemez hale gelmişler ve sizin saçlarınız beyazlaşmakta tereddütlü... Bir bisikletliyi şehirde pedallarken üzen şeylerde var ama üzülmesinin tek sebebi düşünebildiğidir. Örneğin ben kimseye zarar vermiyorken herkesi düşünüp ulaşım esnasına dünyamızı kirletmiyorken neden belediye otobüsünün simsiyah dumanına maruz kalıyorum ve üstelik caddenin en sağ şeridinin en sağın kullandığım için hakarete uğruyorum? Neden trafikte üstüme üstüme sürülüyor? Bende diğerleri gibi insan değil miyim? Hâlbuki araçlar kazada kaportaları var ben ise kaportam kendimim. Ve bunlar gibi 3.dünya ülkeleri problemi. Hiç aklınızdan geçiyor mu sabah 6’da kalkıp bu mutlu hayatı bende yaşayabilirim diye? Neden örnek olmayalım? Neden dünyayı otomobillerin egzoz atıklarından kurtarmakta etkili olmayalım? Ve en önemlisi ilk başta, spor bakanları, spor hizmetleri müdürleri, belediye başkanları, sağlık kurumlarının başkanları ve hatta cumhur başkalığı gibi makamların buna ön ayak olmaları gerekmiyor mu?  Dünya üzerinde ulaşımda en çok bisiklet kullanan o ilerlemiş ülkelerin makamlarından örnek alabiliriz. ABD dış işleri bakanı John Kerry gibi, Litvanya’nın başkenti Vilnius’un Belediye Başkanı Arturas Zuokas ve niceleri gibi örnek kişiler güzel Türkiye’mizde neden olmasın!  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Azin Rakhtshah Arşivi