Bekir Şahin
Uğursuzlukların sonu gelir mi !
Yayınlanma:
Güncelleme:
Gaziantep'te bir inşaat firmasında çalışan işçiler başta olmak üzere o inşaata malzeme veren, işçilerine ekmek taşıyan, kısaca iş yapan işçide malzeme veren esnafta mağdur.
Ama bu firma Şahinbey belediyesinden ihale yolu ile iş alan bir firma. Dolayısıyla belediyenin her ne kadar muhatabı yüklenici firma olsa da, orada bir mağduriyet varsa, dram varsa, üzüntü, acı varsa belediyenin buna müdahale etmesi gibi bir vicdani sorumluluk taşıması, duyarlı davranış sergileyerek olayın çözümüne katkı sunama sı elbette beklenen bir davranıştır. Hatta belediyeden iş almayan bir firma bile olsa, aynı ilçe sınırlarında yaşanan benzer başka olay karşısında da aynı duyarlılığı göstererek tepkisini ortaya koyamaz mı.
Düşünün 300 civarında insan mağdur, aylardır maaşını alamıyor, aileler çocukları ile birlikte perişan ama, ne hikmetse günlerdir, devam eden bu insanların haykırışını, feryatlarını gören, duyan bir yetkili yoktur...
Örneğin, bir yerde bir yangın varsa onu söndürmek için mi çaba gösterilir, yoksa sadece seyir mi edilir. Hangisi daha insani ve vicdani bir duruştur. Yaşanan şu olayda bu örneğe benzer.
Evet, bu ülkede sıradan insandan, en tepedeki başbakanı ve cumhurbaşkanına kadar önce insan olmak gerekiyor. Aksi halde bu ülkede huzur, güven, barış, hoşgörü asla hayat bulmaz.
Felaketler üzerinde zengin olanları, hangi insanlık vicdanı affedebilir ki...
Kısaca resmi kurumlarda iş alan veya almayan uğursuz firmalar, kurumlar ve de yöneticiler gariban insanları mağdur etmekten geri kalmıyor, korkusuzca yoluna devam etme pişkinliği gösterebiliyorlar. Bu durum karşısında işçinin örgütlenerek sesini daha güçlü ve gür çıkarmasından başka bir seçeneği kalmıyor.
Sonuçta yaşanan şu felaketler ve uğursuzluklar, bir gün biterde güzelim, masum insanlar, böyle acı dolu günleri daha fazla yaşamazlar diyorum.
XXX
Türkiye'de dolar milyarderi son 10 yılda 10 kat artarak 44'e ulaşmış. Teknolojinin zirve yaptığı Japonya'da ise dolar milyarderi yoktur. Evet bizde ise bir yandan mağdurların sayısı artıyor, hayat pahalılığı, işsizlik, nüfusun büyük bölümünün alım gücü zayıflarken, ekonomisi küçülürken, diğer yandan bir avuç insanın yaşam standardı oldukça yüksek çıtada. Hatta dolar milyarderleri sıralamasında yerini alanlar bile var bu ülkede. Neyle yetim hakkı yiyerek, işçinin alın terini gasp ederek... Düşünün aynı topraklarda bir yandan açlık yoksulluk, işsizlik kol geziyor, diğer yandan tam aksine dolar milyarderi yetişiyor, ne kadar vahim bir gerçek değil mi.
Son 12 yıl içerisinde 150 yıllık şirketlerin sermayesi kadar bir sermayeye sahip olan şirketlerin varlığında artık söz etmek hiçte yalan olmayacak. Yetim hakkı ve haram yemek şu dönemde neredeyse mübah sayılır noktaya gelmiş. Sormak, sorgulamak hak aramak, oluşturulan şu biat toplumunda neredeyse ayıp sayılır, doğru bulunmaz, karşılık görmez noktasında seyreder olmuş. Hortlayan bu anlayış toplumda dikkat çekici bir gelişme olsa gerek.
XXX
Kimi siyasi partilerde seçime hazırlıklarını hızla sürdürüyor. HDP, AKP ve MHP ilçe kongrelerini devam ettirirken muhalefet partisi CHP de ise halen tıs yok, hatta genel seçim sonrasına bırakma gibi kaygıları da var. Kongreler ile meşgul olmak istemiyorlarmış.Yani yorgun da olsa mevcut yönetimlerin kendilerine yeterli olacağını hatta yeteceğini iddia eden zihniyetin seçim sırasındaki performansını varın size şu günlerde yürütülen yöneticilik işlevleri ile hesap edin.
Daha dinamik bir kadro ile seçime hazırlanmak varken niçin böyle ağırdan alıyorlar anlamıyorum ama. Seçimde başarılı sonuç almak isteyen bir yetkili, şu durama bir açıklık getirebilir mi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.