Gaziantep altyapısı, cumartesi (24 Mayıs) günü yarım saat kadar devam eden yağmura karşı adeta teslim oldu. Hayat durdu, hatta felç oldu. Bu arada bir başka önemli sorun, işten atılan Gür İplik işçilerinin eylemi ise devam ediyor. Yağmur ile birlikte yollar adeta su kanalına döndü, giriş katlardaki ev ve işyerlerini sel bastı,  bir çok insan mahsur kalırken, trafik felç olurken, bir kadın yurttaşımızda hayatını kaybetti. AKP’nin zirve yaptığı Gaziantep’te halk bunu hak etti mi !? AKP Gaziantep'te 12 milletvekilinin tam 9 tanesini kazanmış, 2002 yılından buyana en yüksek oyu alarak en çok milletvekilini çıkarmış, yerel yönetimlerin hepsi AKP'de ama şehirde yaşanan şehir halkına yaşatılan şu rezalete bir bakın. Hani diyorlar ya belediyelerden de iktidar partisi olarak bizim adaylarımızı seçin ki, hükümet ile belediyelerin kaynaklarını birleştirip sizi ekonomi ve yaşam yönünden de uçuralım, rahat edesiniz... Valla birileri uçmuş olabilir, fakat Gaziantepli cumartesi günü uçmadı selin altında kaldı. Böylece 24 Mayıs cumartesi günü yağmur ve sel gerçeği bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Unutmadan şu pis su kanalları hiç temizleniyor mu, ya da cadde ve sokaklarda bu kanallara su akacak delikler yeterlimi onu da bilmiyorum... Ve sonunda şu marka diye övünülen şehir sele teslim oldu. Hani derler ya 'güneş balçıkla sıvanmaz' işte o gereceği bu şehir halkı bir kez daha gördü ve yaşadı. Gaziantep'teki büyükşehir ve merkez ilce Belediyelerin bütçeleri çoğu şehir bütçesine karşı dudak uçuklatan miktarda ama hani hizmet nerde okulu olmayan bu kente sosyal tesis yaparak mı, eksiği kapatacaksınız. Devasa bütçelere sahip belediyeler bu kentin alt yapısından tutunda üst yapısını ve diğer sosyal alanlara kadar birinci sınıf haline getiremez miydi? Ama sonuç ortada, yarım saatlik yağmur bu şehri teslim alıyorsa o zaman siz sözün bittiği yerdesiniz demektir. Dolayısıyla 'Üfürükten tayyare selam söyle o yar’e şarkısı geldi aklıma. Evet, dostlar, nüfus artıyor, şehir büyüyor ama buna paralele olarak yerel ve genel hizmetler aynı oranda olmayınca sıkıntılarda işte böyle beklenmedik olaylar ile gün yüzüne çıkıyor. Eğer yerel yönetimler ve yöneticiler sokağa inip mevcut planları ve yaşanan sorunları yerinde görüp eksikleri tespit ederek çözümler üretmezler ise ilerde daha da kötü felaketlerin olmaması için bir neden var mı? Amacımız burada birilerini karalamak değil gerçekleri yazarak yönetimlerin dikkatini çekip çözümler üretmelerinin önünü açmaktır. xxx Gür İplik fabrikasında işten atılan işçilerin eylemi devam ediyor. İşverenin ilgisizliği, eğer devam ederse işçiler bu haftadan itibaren işe iade davası açarak yasal haklarını mahkemelerde aramaya başlayacaklar. Düşünebiliyor musunuz, yasal hak olan sendika üyesi olmak, Gür İplik işverenleri tarafından kabul edilmeyerek sendika isteyen ve kötü çalışma koşullarının iyileştirilmesini isteyen işçileri kapı dışarı etmeye yetti.  Bu sıkıntıların ve mağduriyetlerin olmaması için yasaların varlığının yanı sıra uygulanması çok daha önemlidir.