Azin Rakhtshah
Trafikte kimler alkışlanır, kimler hakareti hak eder
Yayınlanma:
Güncelleme:
Bildiğiniz gibi Gaziantep’te trafik kültürü Türkiye’nin birçok iliyle kıyaslanamayacak kötü seviyelerde.
Genel olarak kötü diye nitelendirdiğimiz bir olayı camiadan uzak tutabilmek için çeşitli yollar ve yöntemler mevcuttur. Ceza ve ödül yöntemlerden biridir; fakat dünyanın vardığı şu noktada artık ceza ve yasaklar pekte etkili yöntemler değillerdir. Yönetim sisteminde yasaklar ve cezalandırmalarda önder ülkelerden biri olarak İran’ı örnek verebilirim. Iran İslami Cumhuriyeti adında olup cumhuriyet ve İslamiyet’i birbirine karıştıran bir ülkedir. Bu ülkede alkollü içeceklerin satışı ve tüketimi yasaktır sonucu insanlar evlerinde içki üretmeyi öğrenmiş ve daha fazla tüketir olmuşlardır. Uydu alıcılarının kullanımı yasaktır ve yüklü para cezaları var fakat istisnasız herkesin evinde uydu vardır.
Kadınlar için başörtüsüz gezmek yasaktır ve işte bu yüzden İran’da makyaj malzemelerinin kullanımı bir çok ülkeden daha fazladır ve insanlar gizli bir şekilde saçlarını nasıl dışarıya bırakacaklarını çok iyi biliyorlar ve dolayısıyla İran’da fuhşun daha fazla olduğunu çok iyi biliyoruz. İran’da Facebook gibi Youtube gibi sosyal ağların kullanımı yasak ve sitelere halkın girememesi için ciddi teknolojik önlemler almışlar; fakat halkımız bu duvarları kırabilmek için çok sağlam bir bilgiye sahip olmaya başladı ve hacker sayısının hatrı sayılır rakamlara ulaştığına şahit oluyoruz. Bu örneklere benzer örneklerle İstanbul ve Gaziantep’in trafik kıyaslamasını yapmak istiyorum. İstanbul’u görenlerimiz bilirler ki İstanbul’da caddeler çok geniş, hız limitleri fazla, trafik ışıklarının sayısı az ve dolayısıyla çok sayıda taşıt çok hızlı bir şekilde bir yere ulaşmakta. Fakat Gaziantep’te adım başı trafik lambaları, “tedes” gibi aşırı kontrol sistemleri ve aşırı kuralcılığa rağmen trafik her gün sıkışmakta ve insanlar gece gündüz birbirlerine daha fazla kızmakta.
Turkuaz Bisiklet Derneği olarak Bisiklet kültürünü Gaziantep’imizde arttırmak için 7 yıllık emeklerimize rağmen, halen bisiklet halkın gözünde saçma sapan bir çocuk oyuncağıdır. Gaziantep trafiğinde bisikletli maalesef ve maalesef adam yerine konulmamakta. Bu mesele tamamen trafik problemine dâhil bir meseledir ve çözümü kurallar ve yasaklar değil. Trafik problemini çözebilmek için en başarılı yöntemler yollarımızı teknolojiyle donatmak ve insanların kültür seviyesini arttırabilmek için adımlar atılmasıdır. Trafik ışıkları yerine alt geçitler yapmak veya caddeleri genişletmek gibi çalışmalar ve insanların belli bir çerçevede kanunmend olmalarını ödüllendirmek başlangıç için güzel adımlar olabilirler.
Son olarak bir kuran ayetine değinerek yazımı sonlandırmak istiyorum: “Düşünenler ve düşünmeyenler eşitler mi” ?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.