Arif Nacaroğlu

Arif Nacaroğlu

Suriyeliler  

a1 Gaziantep’te ve bölgede Suriyelilere karşı yürütülen linç kampanyası sürüyor. Dedikodu medyası, fısıltı gazeteleri  ve ırkçı provokatörler, saldırgan tabanlarını istim üstünde tutmak, eylemsizlikten kaynaklanan kopuşlarını önlemek için Suriyelileri bahane ederek ara sokaklardaki lümpen saldırılarını sürdürüyor. Her yerde olduğu gibi Antep’te de 3 çeşit Suriyeli var. Birinci gruptakiler Suriye’den gelirken yüklü miktarda parayı da yanlarında getirenler. Bu kesim ile ilgili bir sorun yok(?). Onlar Antep’in en pahalı semtlerinde evlerini almışlar. Organize Sanayi Bölgesinde fabrika kuranlar bile var. Son model arabaları ile günün piyasa saatlerinde kentin piyasa caddelerinde voltalarını atıyorlar. Pahalı ve markalı dükkanların bulunduğu alışveriş merkezlerinde Suriye tipi türbanlarıyla şık hanımlar ciddi paralar harcıyor ve Antep esnafının, ev sahibinin bunlarla ilgili bir sorunu yok. Hatta Suriyelilerin varlığından mutluluk duyuyorlar. İkinci guruptakiler fazla para getirememiş ama becerileri ve girişimcilik kapasitesi olanlar. Bu gruptakilerin kimi evde kahve yapıp sokakta satıyor. Kimi Suriye tipi ekmek yapan fırın açmış kendi insanlarına ekmek satıyor. Kimi tatlıcılık yapıyor. Ufak tefek ya da orta ölçekli, işler yapıp geçimlerini sağlamaya çalışıyorlar. Fiyatlar uygun. Suriyeli olmayanlar da buralardan alış veriş yapmayı seviyor. Bu insanlar da ufak tefek sürtüşme, siftah edememiş komşusunun kötü bakışları dışında bir sorun yaşamıyorlar. Ama son grup tehlikede. Onlar ülkelerinden kaçarken sadece ceketlerini alabilmiş, birikimleri olmayan işçiler ve köylüler. Antep’te 20-30 lira yevmiye ile çalışmak zorunda kalan insanlar. Kentin yoksul mahallelerinde bir odada 10 kişi uyumak zorunda kalan, elektrik, su paralarını ödeyemeyen insanlar. İşte lümpen ve ırkçı grupların hedefindekiler de bu insanlar. Sanki daha önce Gaziantep’te hiç olay olmuyor, hiç suç işlenmiyormuş gibi şimdi trafik yoğunluğunu bile Suriyelilere bağlayan insanlar var. Suriyelilerin Gaziantep’te denetimsiz ve kayıtsız yaşıyor olmaları, en azından trafik cezası bile ödemiyor olmaları ayrıcalığına her gün ceza yiyen Antepli sürücüler tepki gösteriyorlar ama devlet her zamanki gibi kendi suçunu, ihmalini ustaca hedef saptırarak fısıltıyla Suriyelilerin üzerine çeviriveriyor. Bazı yöneticiler “Onlar bizim misafirimiz, suçlar kişiseldir ve bu insanların tümüne mal edilemez” diyeceklerine, “Suriyelileri Antep dışına çıkartacağız” gibi gayriinsani demeçler vererek o insanları hedefe koyuyor. Sonuçta Antep’te Suriyeli sorunu yok, fakir Suriyeli sorunu var. Zengini herkes seviyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arif Nacaroğlu Arşivi