Arif Nacaroğlu
Siyaseten palavra
Siyaseten palavra
Arif Nacaroğlu
anacaroglu@evrensel.net
Hani adamın birini yoldan çevirip, yüzüne,
“Seni aşağılık seni! Seni baykuş seni! Bre utanmaz, bre ahlaksız! Ben senin...” diye bassam kalayı, adam da gardını alıp tam karşı saldırıya geçecekken, “Dur. Bütün bunları siyaseten, yani rol olsun diye söyledim” desem, yoldan geçen adam, “Ha… Madem siyaseten, palavradan bir şey olmaz, kızmadım” der geçer mi?
Bunu da gördük.
76 yaşındaki MHP genel başkanı cam ekrana konan yazıyı, bağıra bağıra okudu.
“O 4 gazeteci, CHP ayağını denk alsın.”
Normalde hiç yerinden kalkamayan partinin her şekilde ağır topları ayakta alkışladı.
Kimse de sormadı, “Almazlarsa ne olur?”
Madem tehdit siyaseten, karşı çıkışlar siyaseten, akşam kokteylde el ele, sarmaş, dolaş. Sokaktaki insan ne yapacak? Ya tosuncuklar başbuğun “Ayağınızı denk alın” tehdidini ciddiye alıp 4 gazeteciyi, CHP başkanını hedef alırsa, küçük bir ders için “Ayağına sıkmak” isterken namlu biraz yukarı kalkarsa ne olacak? Biri yararlanıp hatta hayatını kaybederse “Ben siyaseten söyledim” deyip iş kapanacak mı?
Peki “Ayağını denk al” denen kişinin, “Ha siyaseten ise üzülmedim” demesi normal mi?
Yani gerçekten Mecliste kameralar önünde bir orta oyunu oynanıyor ve perde kapanınca muhalifler sarmaş dolaş altı iyi kızarmış kadayıf yiyorlar da onları destekleyenler sokakta boşuna mı tartışıyoruz?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.