Prof. Dr. Ercan Küçükosmanoğlu
Sınavlar da Anlamsızlaştı…
Yayınlanma:
Güncelleme:
Hayatımız hep sınavlarla geçiyor. Öğrencilik öykülerinin pek çoğu sınavlarla ilgilidir. Çocuklar heyecanlanmasın diye sözlü sınavlar kaldırıldı. Ama şu anda öğrencilerin sözlü anlatımları, çok zayıf. Bu işin başka bir yönü. Asıl konuşmamız gereken, hayatımıza yön veren, TEOG (Temel Eğitimden, Orta Öğretime Geçiş Sınavı), YGS, LYS, KPSS, ALES gibi sınavlar. Tüm bu sınavlarda son yıllarda pek çok şaibeli durum yaşandı. Bu sınavların çoğunu yapan ÖSYM eskiden, ülkede en çok güvenilen kurumlar arsında ön sıralarda yer alırdı. Daha önce söylenti halinde gündeme gelip araştırılmayan, soru çalma olayları, 2011 yılında YGS sınavında şifre skandalıyla saklanamaz boyutlara ulaştı. Bu skandal olay tüm yurtta, gösteri yürüyüşleriyle protesto edildi. “Emek hırsızı ÖSYM” en çok atılan sloganlardan biri olmuştu. O yıllarda üstü kapatılan bu olay, FETÖ operasyonlarıyla tekrar gündeme geldi ve yeniden suç durularında bulunuldu. Benzer soru çalma olayları, KPSS, Hakimlik giriş, Polis okulları giriş gibi pek çok sınavda oldu denildi. Tüm bu sınavlarla ilgili olarak mağdur olanlar, çeşitli davalar açmış durumdalar.
Tüm bunların sonunda gerek Milli Eğitim Bakanlığı gerek ÖSYM doğru dürüst sınav yapamaz duruma geldi. Her yapılan sınavda, birkaç yanlış sorulmuş soru ortaya çıkıyor. Bu sorularla ilgili olarak, davalar açılıyor. Özellikle kendi alanımdaki Tıpta uzmanlık Sınavı, Yandal Uzmanlık Sınavı gibi sınavlarda sorulan yanlış sorular yüzünden sınav sonuçlarının açıklanması beş-altı ayı bulabiliyor. MEB’in yaptığı son TEOG sınavı da pek açıdan sıkıntılı bir sınav durumunda. İkinci TEOG sınavında bütün soruları tam yapan öğrenci sayının 10 binin üzerinde olduğu söyleniyor. Öğrencileri akademik başarılarına göre sıralamayı amaçlayan bir sınavda büyük bir grubun aynı puanı alması, öğrenciler arasında ciddi bir haksızlık yaratıyor. Ama Milli Eğitim Bakanlığının umurunda değil bu durum. Zaten liseler arasında da pek fark kalmadı. En donanımlı liseler İmam Hatip Liseleri zaten. Bir de üstüne üstlük İmam Hatip Fen Liseleri açıldı. Fen Liselerinin bir anlamı kalmadı.
Yakın zamanda Kamu Çalışanı alımında pek çok yerde KPSS şartı kaldırıldı. Öğretmenlerin ilk atmasında KPSS puanı tabanı çok düşürülerek, mülakatla öğretmen alımına başlandı. Mülakatlarda öğretmen adaylarına, iktidara yakın olup, olmadıklarını belirleyecek sorular sorulmaya başlandı.
Artık her yönden, çok çeşitli eşitsizlikler, haksızlıklar yaşamaya başladık. Merkezi sınavlardaki soru iptalleri, sınav sonuçlarının çok geç açıklanması, merkezi sınavların öneminin azaltılması, mülakatlardaki ayrımcılık kamu yönetiminin, vatandaşlara eşit uzaklıkta olma ilkesini bir tarafa bıraktığını gösteriyor. Vatandaş olarak kendimize karşı yapılan her türlü ayrımcılığa karşı koymamız gerekiyor. Yoksa yalnızca kendimizin değil, çoluk çocuğumuzun hakkının yendiği bir düzene razı olmak zorunda kalırız.
ercankosmanoglu@hotmail.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.