Narlı ve Pazarcık yöresindeyiz  

b2 Narlı ovasında çiftçiler kuraklık nedeniyle tarlada bekledikleri verimi alamazken birde fiyatların düşük olması çiftçilerin yanı sıra alım satımcıları da sıkıntıya sokuyor. Yeni Çizgi Gazetesi ekibi olarak geçtiğimiz hafta K.Maraş, Narlı ve Pazarcık yöresinde iki günlük bir gezi ve inceleme yaptık. Özellikle Narlı bölgesindeki çiftçiler ile mısır alım satımı yapan firmaların yetkilileri ile görüştük, onların sorunlarını dinleme ve piyasayı tanıma imkanı bulduk. Narlı yöresindeki çiftçilerin yalnız olduklarını gözlemledik. Mazot, gübre, tohum, elektrik ile işçilik gibi girdi maliyetlerinin pahalı ve sürekli artmasına rağmen çiftçinin ürünün para etmemesi nasırlı ellerin çilesini daha da artırdığına tanık olduk. Daha bir ay öncesine kadar Adana ve Hatay yöresinde mısırın kilosu 750-800 tl de satılırken şu sıralar Narlı ovasındaki mısırın hasadının devam ettiği günlerde fiyatların 630 TL ye kadar düşmesi yöredeki çiftçilerin tepkisini toplarken, alım satımcılarda aynı şekilde büyük sıkıntı yaşıyor. Fiyatlarda düşüş hayal kırıklığı yaratırken narlı ekonomisini de olumsuz etkileyeceği gözüküyor. Narlıda mısır alım satım işi yaparak çiftçilerin ilk muhatabı olan paraya sıkıştıklarında ilk başvurdukları kapı olan firmalardan Yup-Kaya yemden Yusuf Pelen, Dem-Ran Yem'den Ali Derman, Gök Mat Tarım'dan Hasan Gökmat, devletin çiftçiye ve ürünlerine sahip çıkmayarak büyük firmalara ezdirdiğini, büyük firmaların fiyatları belirlemede etkin olduğundan çiftçilerin perişan edildiklerinden yakındılar. Tarlada ekimden hasadına kadar olan tohum, ilaçlama, sulama, hasada ve taşımaya kadar masraf edilip emek harcanarak bin bir güçlük ile meydana getirilen ürünlerin maliyetine satılması çiftçinin yaşam standardını ne kadar zorlayacağı ne kadar kötüleştireceği ise açıkça görülüyor. Yani yaşanan şu gerçekler ile çiftçi göz göre göre perişanlığa, yoksulluğa ve çile dolu bir hayata doğru sürüklenmeye devam ediyor. Narlıdaki Yup - Kaya Yem'den Yusuf bey 2000 yılana kadar iyi olduklarını ondan sonra çiftçinin yüzünün hiç gülmediği, hep perişanlık çektiklerini, bankalara çalıştıklarını, ekip biçmez olduklarını ve tarla satmaya başladıklarından yakındı. Çiftçi ile direk ilk muhatap olan yem firmaları, çiftçinin halinden en iyi anlayan tüccarlar, çiftçinin ürünü ve fiyatı iyi olmadığından daha önce çiftçiye verdikleri avansları tahsil etmekten de zorlanıyorlar. Su sıkıntısı da yöre çiftçisinin sorunlarının başında gelirken, mazotla veya elektrik gücü ile yapılan sulamalarında çiftçiyi batırdığına dikkat çekiliyor. PAZARCIK Pazarcık'ta  yerel seçimlerin üzerinde 6 ay kadar bir zaman geçti. Gazete olarak sık sık bu ilçeye gidip halkı dinliyoruz sorun ve şikayetlerini alıyoruz, belediye başkanından beklentilerini ve memnuniyetlerini soruyoruz. Farklı yorumlar, eleştiriler alıyoruz. Yandaş medya olmayıp objektif bir yayın politikası izlediğimiz için tarafsız gözle değerlendirmemizi yapıyoruz. Başbakanın söylemi ile bizde halkın sesiyiz. Elbette iktidarda olanların, şehri yönetenlerin eksiklerini yazmak gazetecinin  görevidir. Çünkü görev talep ederken biz en iyisini yapacağız diyerek halktan oy istiyorlar. O zaman basın olarak bizim görevimiz bu sözlerin vaatlerin takipçisi olmaktır. Halk yada muhalefet suçlanarak zaman geçiştirmek olmaz,kimse böyle bir görev anlayışını da tasvip etmez. Eleştirenler arasında yeni belediye başkanının henüz 6 aylık bir başkan olduğunu hizmet ve proje beklemenin erken olduğunu söyleyenlerde var, ancak tam tersine bunların önceden hazırlıklı olması gerektiğini ve çok geciktiğini söyleyenlerde var. Böyle kısa bir yorumdan sonra Pazarcık halkının Yeni Çizgi Gazetesi olarak bizimle paylaştıklarına gelelim; İlçede alt yapı, yol, park gibi önemli sorunlardan yakınan halkın, talep ve eleştirileri kısaca şöyle;  "Seçimlerden buyana ihtiyaç olan mahalle ve sokaklara ne bir yol, ne kaldırım nede asfalt yapılmadı. Yeni imar alanlarına ihtiyaç var ama belediyenin bu yönde bir çalışması yoktur. Çöpler düzenli toplanmıyor. Su faturaları halen gelmedi 5-6 aylık birden gelirse biz bu faturaları nasıl ödeyeceğiz diyorlar. Yollarımız dar ve park sıkıntısı had safhada. Belediye taşeron işçilerini işine son verdi. Bu insanların aileleri bugün aç ve perişan. Suriye de gelen insanlara sahip çıkan devlet kendi insanını işsiz bırakıyor, aç bırakıp perişan ediyor. Bu nasıl bir anlayıştır. Seçimlerin üzerinde 6 ay geçti ama ne AKP'li Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesinin, nede AKP iktidarının ilçemize kazandırdığı yeni bir hizmet ve kolaylık yoktur" diye yakındılar. Yerel seçim öncesi halka verilen sözlerin halen hiçbirisinin yerine getirilmediğini ileri süren vatandaşlar, belediye başkanının artık ilçenin sorunlarına el atmasını istiyor."

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bekir Şahin Arşivi