KÜRESEL ZORBALIĞA KARŞI KÜRESEL ÖZGÜRLEŞME

a2 Tarihte emekçi sınıf ve tabakaların iktidarı ilk 1871’de Paris Komünü ile oluştu. O günden günümüze dek ezilen emekçi halkların mücadele ve direniş serüvenleri kesintisiz sürdü. Bu süreç halkların uluslararası dayanışmasını ve ilgisini hiç eksik bırakmadı. Sonunda halkların haklı mücadelesi ve sonuçları uluslararası ve bölgesel toplulukların oluşturulmasına, yaptırımı olan ya da olmayan etik ve hukuksal belgelere bağlı kılındı. Soğuk savaş döneminde sınırlı da olsa oluşturulan hukuk uygulama buldu. Şimdi ise olanlara bakılınca, başta BM olmak üzere bu toplulukların ve belgelerin hiçbir hükmü kalmamıştır. Ne evrensel insan haklarına ne insancıl hukuka ne de savaş hukukuna uyulmaktadır. Hukuksuzluk, “gücü gücü yetenedir.” Soğuk savaş sonrası küreselleşen sermayenin ve sömürünün gücü, küresel baskı, saldırı ve zorbalığa dönüşmüştür. Günlerdir Rojava’da ve Gazze’de yaşanılanlar bunun en yakıcı ve son örnekleridir. Şengal’de uluslararası ve bölgesel güçlerce desteklenen IŞİD’in insanlığa karşı işlediği suçlara tanıklık ediyoruz. Rojava Devriminin başta Kürt halkı olmak üzere ezilen emekçi, kadim Ortadoğu halklarının kurtuluş modeli boğulmak ve halkların çıkış yolunu tıkamak için her türlü insanlık dışı zorbalıklar uygulanıyor. Ya Gazze’de Filistin halkına, çocuklara, kadınlara İsrail Devletinin işlediği suçlara ne demeli? IŞİD ve İsrail’in masum, sivil insanlara yönelik saldırılarını durdurmak yerine başta ABD’nin ve müttefiklerinin küresel yardım ve destekleri ve küresel sessizlik ile cesaretlendiriliyor. Obama daha dün İsrail’e 225 milyon dolarlık yardım tasarısını imzaladı. BM bilinen yanlı tutumuna karşın İsrail Dış İşleri Bakanı Gazze’nin BM’ce yönetilmesini istiyor. İsrail BM’e ait okulları ve hastaneleri vurarak çocukların ve sivillerin ölümüne yol açıyor. IŞİD’den Şengal dağlarına kaçan Ezidiler, Kürtler ve Türkmenler açlık ve susuzluk sonucu 70 çocuk ve de 50 yaşlı insanın ölümü aslında insanlığın ölümünün utancını gösteriyor. Yüzyılımızda insanlığa karşı işlenen suçlar, savaş suçları geçmişte büyük insanlığın yarattığı değerleri bir kalemde silip, unutulmaz acılar ve yaralar açıyor. Bugün Gazze, Rojava, Şengal, Ürdün ve Suriye… Yarın sıranın kime geleceği, hangi halkların kazanımlarına saldırılacağını kestirmek zor değil. Dili, dini, kimliği, emeği ve kültürü ile özgür ve onurluca yaşamak için direnen tüm halklar için tehlike çanları çalıyor. Bu saldırıları durdurabilmenin tek yolu halkların, bölgesel ve uluslararası dayanışması ile yeni topluluklar oluşturup bu toplulukları da yeni bir hukuka, barışa ve güvenliğe bağlı kılmaktır. Küreselleşen zorbalığa ve küreselleşen vicdansızlığa karşı tek çıkış yolu budur. Şimdi İngiltere kabinesinden bakan yardımcısı bir kadın siyasetçinin hükümetin Gazze politikasına tepki göstererek istifa etmesi; IŞİD’e karşı YPG, Irak ordusunun askerleri ve Peşmergeler ile HPG ve YJA-Star gerillalarının ortak direniş ve savunma kararı;

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Akın Birdal Arşivi