Kendinizi nasıl koruyorsanız, bizi de öyle korumak zorundasınız

  Bu iktidar, ham hayalleri, öngörüsüzlüğü, samimiyetsizliği, halkların her konuda eşit olduğuna inanmayışı ve daha sayamayacağımız birçok nedenden dolayı ülkeyi yaşanmaz hale getirdi. Kaba deyimle o kadar çok tükürüp, tükürdüklerini yaladılar ki artık tükürecek halleri bile kalmadı. En önemlisi de Suriye, Arap ülkeleri, Rusya ile ilgili yürüttükleri politikalar... İçte efelenip, daha sonra zikzaklar çizdiler. Avrupa Birliği'ne girmek için dünyanın parasını, enerjisini bu uğurda heba edip, daha sonra da yüzlerini Katar’a, Suudi Arabistan'a çevirdiler. Bu uyduruk, çağ dışı ülkeler sayesinde ham hayallerini gerçekleştireceklerini sandılar. Şam'da bir iki gün içinde namaz kılmayı düşünürlerken, namaz kılmayı çoktan dağarcıklarından çıkardılar. Sayısız açılım başlattılar. Hiçbirinde samimi olmadıkları için tümü başlattıkları dönemden daha berbat bir yere evrildi. Seçim yaptılar. Muhalefet umduklarından daha önemli bir oy potansiyelini yakalayınca, ülkeyi yangın yerine çevirdiler. Bir zamanlar aynı yolda şemsiyesiz yürüdüklerini yerden yere vurdular, denizde boğdular. Bunlarla çıkar savaşına girip, bölgemizi bunların insafına terk ettiler. Bunlar da fırsat bu fırsattır diyerek kentlerimizle birlikte insanlarımızı da yakıp yok ettiler. Kentleri Gazze'den bin beter edenlere "Dur" demedikleri için bunlar hızlarını alamayıp, aynı uçaklarla bir iki kentte Siverek deyimiyle "teşkele" çıkardılar. Olan halka, olaylardan habersiz askerlere oldu. Onların anası ağladı. Günlerce tekbirler, bayraklar, klaksonlar eşliğinde gece yarılarına kadar sokaklarda demokrasi (? ) nöbeti tuttular. O dönemde İŞİT kış uykusunda olduğu için ininden çıkmadı. Nöbetler biter bitmez İŞİT de başkaları da utanmadan Kürtlerin düğünlerinde Kürtçe şarkılar vb. söyleniyormuş, bazıları bu düğünlere katılıyormuşu bahane edip, Kürt düğünlerini kana bulamaya ant içtiler. Sonunda olan oldu. Kürtlerin yoğunlukta olduğu mahallede, yoksul halkın sokak düğününü ırz ve insanlık düşmanları matem yerine çevirdiler. Bu gün karşılaştığımız herkesin İŞİD'in neden günlerce ininden çıkmadığını ya da çıkarılmadığı türünden sorularla kafalarının dolu olduğuna tanıklık ettik. .Sahi, kan değerlerimizikadar bilen hükümet, devlet İŞİT'in oturduğu mahalleleri, faaliyetlerini bilmiyor mu? Sayısız çocuk bu katliamda yanarak katledildi. Utanmanız, başınızı önünüze eğmeniz gerekiyor. Başka ülkede ulusal yas ilan edilir, bayraklar yarıya indirilirdi. Sorumlular istifa ederdi. Onu bunu bilmiyoruz. Kendinizi nasıl koruyorsanız, bizi de öyle korumak zorundasınız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Atiye Okay Arşivi