57 Müslüman ülkenin haline bakın. Hemen hemen hepsinde yöneticiler dini kendi iktidarlarını güçlendirmek ve halklarını kandırmak ve sindirmek için kullanıyorlar. Bu yöneticiler dinin yasakladığı tüm günahları işliyorlar. Yalan, dolan, talan, rüşvet, hırsızlık, yetim hakkını yemek, faiz parasını cebe indirmek, israfta bulunmak, zalimlere yardım etmek, küstahlık yapmak, başkalarını aşağılamak, insanlar arasına nifak sokmak, riyakârlık... EMPATİ YAPIN! Avrupa, kıtasının karışmasını, çağdışı bir paketin ülkelerinde propagandasının yapılmasını istemiyor, buna izin vermiyor. Ülkesindeki Türkiyeli göçmenleride ne yazık ki bu iktidar bölmüş, eylemlerde birbirine saldırır hale getirmiştir. Şimdi de bu ülkeleri Nazi artığı, faşist olmakla ağır bir şekilde suçluyor. Norveç, İsveç, Danimarka bakanları olsanız, tamam doğru diyeceğiz de size nasıl "lolo "diyelim? Siz kendi ülkesinde HDP'li iki Bakanı engellediğiniz yetmiyormuş gibi Genel Başkanlarını, vekillerini, yöneticilerini neredeyse partinin önünden geçenleri bile hapse tıktınız. Her mitinginizde onları yuhalatıyorsunuz. Demek ki insanların özgürlüğünü elinden almak, seçmenleriyle onları buluşturmamak çok zormuş. Hele de bu engelleme kendi ülkesinde yapılırsa çok daha zordur. Yabancı ülkelere lütfen kızmayın, empati yapın! NEREYE KADAR SÜRECEK? 7 Haziran sonrası ve 15 Temmuz'u da bahane eden bu zihniyet ve onların çevresindekiler özellikle Kürtlere onların oy verdiği partiye, seçilmişlerine, belediyelerine akla mantığa sığmayan her türlü baskıyı yaptılar, yapıyorlar Üstteki saydıklarımın yanına bir de 21.yüzyıla yakışmayan bir yöntem ve yolla bize benimsetilmeye çalışılan bir Anayasa paketini de eklersek, baskının, aşağılamanın, şeytanlaştırmanın dozu arttırıldıkça arttırıldı. .Bu pakete zorla "evet" dememiz isteniyor. Referandumun amacı, isteyenin "evet" istemeyenin de özgürce "hayır" demesi değil mi ? Tüm kanallar, yazılı medya, Devlet'in olanakları, vergilerimiz seferber edilmiş durumda. Hızını alamayan bu bencil, egoist, doymaz zihniyet başka ülkeleri de propagandaları için kullanmak istiyor. İğneyi kendinize çuvaldızı da başkalarına batırın. Ülkenizde halk miting yapmak orada kalsın, kapalı yerde bile konferans, panel yapamıyor. Muhalif MHP'liler ortada.8 Mart'a bıçakla saldırılıyor. Bir avuç yandaşınızın dokunulmazlığı dışında herkes korku, belirsizlik içinde ölmemek için yaşıyor. Hukukun, adaletin cenaze namazını Emevi Camisi’nde kılmaya olanağınız olmadı, ama ülkemizin her yerinde kıldınız. Ağzını açan terörist, vatan düşmanı. Sizin belediyeleriniz kutsal, diğerleri günahkâr. Fatma Şahin kadınları gezmeye götürse, hizmetten sayılıyor. Gülten Kışanak götürse, terör propagandasından sayıyorsunuz. Bu ülkeye 28 yıl hizmet yapmış, bu yaşta da elini taşın altına koyup, bir yasal partide görev almış bir kadına İskandinav ülkeleri madalya verirdi. Siz utanmadan gücünüzü test edercesine ellerime KELEPÇE taktınız. Ben size nasıl "evet" diyeyim? Tekrar soruyorum: Bu "NEREYE KADAR SÜRECEK?"