Arif Nacaroğlu

Arif Nacaroğlu

Demokrasi

a1 Sistemin adı demokrasi. İlk uygulandığı yer: Yunan, Atina. Yıl: İsa’dan 500 yıl önce. Köleler ve gladyatörleri saymazsak, Atina’da yaşayan yüz bin kişi içerisinden alfabetik sıraya göre seçilen insanlar parlamentoyu oluşturuyor. Sırası gelen şehri yönetiyor. Şehir dediğimiz zaten ülkenin kendisi. O sırada bu işi hazmedemeyen soylular, zenginler, iktidarı sonsuza kadar ele geçirmek için türlü işler yapıyorlar, ama beceremiyorlar. Kağıt üzerinde parlamento her şeyin üzerinde. Ama parası çok olan düdüğünü öttürüyor. Sokrat’ı öldürüyor. Sonra demokrasi yeniliyor. Krallıklar, dinler, din devletleri, yakılan cadılar, papalar, imamlar, hahamlar. Yoksullaşan ve sömürülen halk. Hayatın tüm zenginliklerine ve güzelliklerine layık, doğuştan şanslı egemenler. Ta ki birileri çıkıp güçlü ve kararlı sesleriyle “İş, ekmek, özgürlük” diye bağırana kadar. Yöntem değişiyor. Sayıca çok olandan kaynaklanan korku ile, egemenler yeni yöntemler geliştiriyorlar. Model eski Yunan’dan. Adı demokrasi. Ama yontulmalı, çıkara uydurulmalı. Son örneği şimdi haziranda Yunan’ın komşusu ülkemizde uygulanacak. Kağıt üzerinde seçime 31 parti katılacak. 550 çarpı 31 aday. Yani kağıt üzerinde 17 binden fazla kişi parlameter olarak seçilebilme şansına sahip. Ama gerçek durum ne? Seçim barajı. Yasada düşünülmemiş ama, oyların eşit dağılması ile hiç bir partinin barajı aşamaması ve vekil çıkaramaması bile mümkün. Hatta bu yöntemle sadece bir parti 550 vekil bile çıkarabilir. Hayal ve arzu edilen Amerikan, Anglosakson sistemi. Ortanın sağında ve solunda birer güçlü parti. Ortanın sağındaki, servet bölüşümünü mutlu azınlık lehine halledecek. Durum tehlikeli boyutlara varıp, altta kalan yoksul çoğunluk homurdanmaya başlayınca devreye ortanın solundaki parti girecek. Düdüklü tencere gibi toplumun buharı alınacak. Ortalık yatışacak ve servet bölüşümüne kalındığı yerden devam edilerek dolar milyarderi sayısındaki artışa hız verilecek. Sonra tekrar ve tekrar. Bu arada partileri, siyasi ve ekonomik modelleri yüzde 10 barajı altında kalan büyük çoğunluk demokrasicilik oyununa figüran yapılacak. O devirler geçti. Ülkesi için fikri, hayalleri olan tek bir kişi bile seçilmek, sesini duyurmak, yönetmek, hayata etkin olarak katılmak istiyor. Bu nedenle 7 Haziran’da büyük çoğunluk, siyasi düşüncesine, özgürlük talebine, ekmeğine, işine sahip çıkmak için, düşüncesini iktidar yapmak için, eş başkanlardan biri olmak için, barajları yıkmak için oy verecek.  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arif Nacaroğlu Arşivi