Buyurun izah edin:

Buyurun izah edin:

 

HASAN ŞAHİN

 

 

Daha dün Avrupa parlamentosu AİHM kararlarını takmamaktan dolayı Türkiye’ye sert dirsek gösterirken, bu durumun çokta umurumuzda olmadığını yeni gözaltı ve tutuklama furyaları ile karşı dirsek olarak gösterdik!

 

Tabloya bakınca “ ayağına sıkmak” deyiminin bizim bu anlayışımıza ne kadar doğru oturduğunu tartışmaya bile gerek yok!

 

Devlet artık keyfiyete ve anlık olayların kontrolsüz savurganlığına düşerken, birinci hedef, adalet ve hukuk katliamı olarak her an değişik bir adresin kapısına düşüyor.

İfade özgürlüğü noktasında on iki Eylül cuntasının getirdiği kısıtlamaların gerisine bile düştük, üstelik o zaman sosyal medya falan yoktu.

 

Şimdi ise olan ülkelerden Tanzanya, Uganda, Libya ve daha birçok muz cumhuriyeti ülkenin ardında nal topluyoruz!

Bir ülke varlığını oluşturduğu vatandaşından bu kadar neden korkar?

 

Alevi kurumlarının yönetici ve üyeleri toplanıp mahkemelerin önüne atılıyor. Sahi bunlar devletin varlığı ve birliği noktasında hangi tehlikeyi arz ediyor?

Onları yakıp, küllerini savuranlar çeşitli yollarla cezaevlerinden salı verilirken, karşılığına bu tutuklamalar mı konuluyor?

 

Hala bir Vali, Kaymakam, Emniyet Müdürü, dahi Genel Müdürlük vermediğiniz Alevilerin yakasından düşmemek gibi bir geleneği böylesi bir acımasızlıkla sürdürmenin amacı nedir?

Sahi, Alevilerden neden bu kadar korkuyorsunuz?

 

Tabi ki sadece Aleviler değil, solcu, demokrat, sıradan vatandaş herkesten ama herkesten korkmak gibi kaddim bir geleceğimiz vardı ve şimdi o kesintisiz sürdürülüyor!

Zaten düşünene hep düşmandık. Bu ülkede az buçuk kaliteli bütün yazar ve çizerler bedelini devlet dersinden almıştır!

 

Onlar bunları yaşayıp sersefil bir yaşam sürdürürken, kendi yarattıkları sadece okur, yazar yalaka takımına da servet kapıları açarak, hakikatleri karalama yolunu açmışlardır!

Bazen bir işin sonunu az buçuk tahmin eder, ona göre biraz da olsun umut kırıntısı ile idare edersiniz; ama şimdi durum öyle değil. Bu akıl savrulmasının nasıl bir sona düşeceğinin garantisi yok!

 

Giderek büyüyen toplumsal bezginlik ve insanlardaki iç kopuşla birlikte yaratılan derin ayrımcılıkla sosyal bir duygusal kopuş hızla yoluna devam ediyor ki, en tehlikelisi budur!

Özellikle hızla dışarıya bir kaçış var ve bunların büyük bir kısmı yarına dair büyük kaygı taşıyan ve “ öteki” olarak görülen kesimdir!

 

Toplumsal taleplere karşı militarist söylemleri devreye sokarak geçici rahatlamalar sağlayan devlet aklı, artık o kozun işe yaramayacağını son dönemde “acaba” diye gelen seslerin

giderek çoğalmasıyla ne yapar bilmem ama

bildiğim tek şey, bu ağır ekonomik ve siyasal savrulma her an karşımıza sürpriz faturalar çıkarabilir!

 

Peki, bedelini kim öder, kime ödetirler?

Her sıkıntılı ve darbeler döneminde kim ödediyse onlar işte!

Onlar kim?

 

Bu sorunun yanıtını da bilmiyorsan, bu ülkede değil, uzayda yaşıyorsun!

Yerin güzel ve aşağı inme, vaziyeti oradan izle..!  www.yenicizgihaber.com

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hasan Şahin Arşivi