Bugünkü yazımda ilk kez bir başbakanın başında bulunduğu devletini Anayasa Mahkemesine şikayet ederek, hem de mağdurum diye tazminat istemesine yer verdim. Ayrıca CHP'de olağanüstü kongre için başlatılan imza kampanyasından önce yapılması gerekene vurgu yaparken bileşenlerin HDP'deki beklentisine de değindim. Bunun yanında ise Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin'in belediye sarayının başkanlık girişindeki kırmızı halıyı söktürüp yerine mavi halı döşetmesine kadar kısaca bahsedeceğim. BAŞBAKAN DEVLETTEN TAZMİNAT İSTEDİ Anlaşılan yırtık ayakkabı ve eski bir Anadolu arabası ile siyasete başladığı belirtilen, başbakanın bugün dünyada zengin 10 lider arasında olması bile az geliyor olmalı ki, kendi devletinde yani başında bulunduğu devleti Anayasa Mahkemesi'ne şikayet ederek tazminat istiyor. Demek ki halen paraya çok ihtiyacı varmış. Bu dünyada kimileri parayı önemser ve öne çıkarır, kimileride kişisel itibarını, gururunu ve onurunu korur böyle nitelikteki insanlar için para ikinci planda gelir. İki ayrı insan niteliği, size yakışanı seçin... CHP'LİLER OLAĞANÜSTÜ KONRGE İÇİN İMZA TOPLUYOR CHP'nin yerel seçimde beklenilen oranda oy almamasının yanı sıra, hiçbir belediyeyi ve belediye başkanlığını kazanamaması parti içi muhalefeti hareketlendirdi. Aslına bakıldığında muhalefet bu konuda haklı, fakat her yenilgiden sonra ya da her başarısız sonuçtan sonra yönetime karşı bayrak açarak partiyi kongreye taşımak CHP'de sanki gelenek oldu. Bana göre soruna önce temelden bakılmalı. Parti önce şu delege ağalarından, hizipçilerden, grupçulardan, kumpasçılardan kurturmalı. Bunun öncelikli yolu da üye yapısının güncellenmesinden geçiyor. Ondan sonra yaklaşan olağan kongrede aday olmak isteyenler meydana çıkıp siyasetini daha demokratik şekilde yapabilmeli. Buda nerde çıktı diyorsanız, şu son seçimlere baktığınızda meclis üyeliği adaylıkları için anahtar liste çıkartarak, bir çok nitelikli insanın önünü kesenleri göreceksiniz. O anahtar listeleri çıkartarak partilisine kumpas kuranlar, bugün meclislerde AKP'nin 37 meclis üyesine karşılık, CHP'yi 8 kişi ile temsil etmelerinden mutlular mı, hoşlarına gidiyor mu ya da yerleri rahat mı sormak gerek. O kumpasçılar iş işten çoktan geçse de yinede şapkalarını önlerine koyup, iyi düşünmeleri gerekir. Ancak CHP, öncelikli olarak kendini bu kişisel çıkarı ve hırsı uğruna siyaset yapanlardan kurtarmalı.Yapılması gereken sağlıklı bir üye yapılanması ve CHP'nin özüne uyun politikalar ile siyaset yapılmasının zeminini oluşturmak. Sağ söylemler ile sağdan aday transferleriyle, halk ile kaynaşma sorunu olan, halk ile barışık olmayan, adaylar ile siyaset yapılmayacağını artık CHP yönetimleri bilmeli. Olağanüstü kurultaydan önce, üye güncellemesi için adım atmak daha öncelikli olması gerekir. Aksi halde bu delege ve üye ile yapılacak seçimde, sonuç bugünkünden daha farklı olmayacaktır. Kılıçdaroğlu zaten tartışmalı geçen PM toplantısında başarısız örgütlerle ilgili “revizyon” mesajı vermişti... FATMA ŞAHİN KIRMIZI YERİNE MAVİYİ SEÇTİ Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin'in gelir gelmez ilk icraatı Büyükşehir Belediyesi sarayının başkanlık giriş kapısı önündeki kırmızı halıyı söktürüp, yerine mavi halıyı döşemek oldu. Başkan Şahin, belediyedeki değişime, belediyenin girişinde ayak altı paspasından başlaması içerdeki kadrolardan da büyük bir değişim yapılacağının işaretini veriyor sanki. Zaman içerisinde bunları birlikte göreceğiz. Zaten GASKİ Genel Müdürü Fahrettin beyin valizini çoktan toparladığı haberi geldi bile. Başkan Şahin'in bir başka güzel uygulaması muhalefete, tüm komisyonlarda yer vermiş olması. Yer vermek göstermelik olmayıp söz hakkı verilir, dinlenir, eleştirileri ve önerileri dikkate alınırsa daha da güzel olacaktır. Yoksa orada olmaları zaten bir anlam ifade etmez. ARTIK BDP YOK HDP VAR BDP ve HDP birleşti. Türkiye'deki siyasi partiler kervanına yeni katılan, sol ve sosyal demokrat bir çizgide siyaset yapacağı öngörülen HDP, Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi parlamentoda grubunu kurarak kendi adayını da çıkartacak. Bu arada BDP’li iki milletvekili ise HDP’ye şimdilik katılmıyor. İŞTE O İKİ İSİM  BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile milletvekili Sırrı Sakık katılmayacak. Sırrı Sakık, Ağrı’da Haziranda belediye başkanlığı seçimine gireceği için BDP’de devam edecek.Demirtaş da partiyi kongreye götüreceği için BDP’de kalacak. Kongre sonrası her iki isimin de HDP’ye gelmesi bekleniyor. HDP'de beklenti Türkiye Partisi olması. Yani tüm kesimleri kucaklayan ve onların sorunlarını sahiplenen parti olması. Eğer böyle olursa, başarılı olmaması için bir neden yoktur. Fakat kısır bir siyaset güderse de zaten kendi sonunu kendi eliyle belirlemiş olur. HDP'nin aklı başında yöneticilerinin böyle olumsuzluklara izin vermeyecekleri kanısındayım. Bir diğer kaygı, BDP bileşenlerin fikrini almadan HDP'yle birleştiği iddiası.  Peki ya diğer partilerin durumu ne olacak. Onlarda gelsin denilirse bu geçmişteki ÖDP örneğini ve sonucunu gözler önüne serebilir mi bu kaygı nasıl yok edilecek. Bir başka kaygı ise Kürtlerin bir kesim BDP'de olduğu gibi HDP'de kendilerini rahatça ifade edememe kaygısı nedeniyle bu birleşmeye sıcak bakmadığı yönünde. Kaygılar böyle o zaman HDP çatı partisi olarak kalabilir mi...