Mehmet İletmiş
BİR İKİ SÖZ VE BİR ŞİİR...
Yayınlanma:
Güncelleme:
" Herkes insanlığı değiştirmek ister, ama kendisini değiştirmeye çalışmaz."
Kimden duydum hatırlamıyorum ama bu sözü hemen herkesin kendince düşünmesi ve yorumlaması iyi olur diye düşündüm.
Evet dostlar bu gün güncel yaşamımıza ve geleceğimize yön veren bir çok siyasi aktörün, başta da Ülkemizdeki her "şeye" karar verme kudretinde olan Cumhurbaşbakanımızın üstünde çokça düşünmesi gereken bir söz.
Zira muktedir bırakın Türkiye'yi neredeyse tüm insanlığı kendi istemleri doğrultusunda değiştirmek istiyor fakat çağdaş dünyanın ve evrensel değerlerin hiç birisine doğru değişimi düşünmüyor !
Dostum Hüseyin CAVA' dan duyduğum bir söz. " Birbirimiz hakkında konuşacağımıza, birbirimizle konuşmalıyız. O zaman çözebiliriz bir yığın sorunumuzu."
Bu sözden ben binlerce sonuç çıkardım. Ama salt laf olsun diye konuşan yada birilerini veya bir şeyleri eleştirmiş olmak için sadece laf üretenlere ithaf olunur.
5 Haziran 1967 tarihinde Merhum Fahri YILDIZ 'ın yazdığı ve oğlu Serdoğan YILDIZ tarafından derlenen bir şiir...
Bir yanda debdebeyle,eğlenen ağam, paşam,
Bir yanda sefaletle alay eden ihtişam.
Bir yanda şifa bekler, bin bir türlü yaralar,
Bir yanda finolara, ithal olan mamalar.
Bir yanda milyonlarca, haksız vurgun paralar,
Bir yanda ak alınla, gezen yüzü karalar.
Bir yanda bardan saza, koşarken üç-beşimiz,
Bir yanda sızlanıyor, binlerce yurttaşımız.
Bir yanda vitrinlerde,diyolenler taşıyor,
Bir yanda on beş nüfus, bir odada yaşıyor.
Bir yanda yoktur diyor, Başbakan pahalılık,
Bir yanda yarış yapar, sefalet ile açlık.
Bir yanda mantar gibi, yükseltilen binalar,
Bir yanda, afetlerin söndürdüğü haneler.
Bir yanda ayarlanan, yolluklar, ödenekler,
Bir yanda masum memur, maaşına zam bekler.
Bir yanda anayasa, özgürlüğün kalesi,
Bir yanda hiçe sayar, diktatör baş belası.
Bir yanda verilen,hudutsuz salahiyet,
Bir yanda hiç aranmaz, kimsede mesuliyet.
Bir yanda lakayt olan, çok çalışan bakanlar,
Bir yanda partizanlık, iyinden atılanlar.
Bir yanda milli gelir artıyor teranesi,
Bir yanda aranmakta, huzur- refah çaresi.
Bir yanda vergi veren, hamiyetli vatandaş,
Bir yanda ırk haini, karaborsacı kindaş.
Bir yanda yurt sömüren, Bohorlarla Agoplar,
Bir yanda döviz kaydıran, Rum asıllı viktorlar.
Bir yanda sanki ilk çağ, elde kırbaç ağalar,
Bir yanda araziler, uçsuzdur boş sahalar.
Bir yanda yüz bin dönüm, işlenmeyen topraklar,
Bir yanda bulama'ya karnı doyan ırgatlar.
Hülasa bütün bunlar, keserken nefesleri,
Yükseliyor alkışlar, hem bravo sesleri.
Ortanın SOL'u ancak, bunlara rest çekecek,
Bu fecaat bitecek, hak tecelli edecek.
Bak ortanın SOL'undan, seni niçin çelerler,
İşte gör, çıkarcılar, böylece sömürürler.
Ey bu tezat devrinin, girdabında çırpınan,
Ortanın soluyla bil, sağalacak bu yaran.
Şerefli Türk ulusu, bu davana ship ol.
Fahri YILDIZ inanmış, ancak budur çıkar yol..
Hele bir kıyaslayın bakalım 1967 yılı ile bu günü... Sarayları, sultanları, satanları konuşacağımıza birbirimizi çekiştirdiğimiz için değil mi, bu bölünmüşlük ve çaresizlik. Evet dostlar binlerce yıldır yaratılan insanlığın kazanımları ve sayısı belirsiz demokrasi şehidine mal olmuş demokratik kazanımlarımız birer ikişer yok edilirken bizler ne yapıyoruz ???
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.