Prof. Dr. Ercan Küçükosmanoğlu

Prof. Dr. Ercan Küçükosmanoğlu

AIDS vakaları artıyor...  

            Ülkemizde AIDS vakalarının sayısı hızla artıyor. Öncelikle cinsel yollarla bulaşan bir hastalık olan AIDS, hasta sayısının artmasıyla birlikte kesici, delici aletlerle yaralanmalar, tıbbi işlemler sonucu bulaşmanın arttığı bir hastalık haline gelebilir. Bugün özellikle Afrika'nın Güney ülkelerinde (Mozambik) AIDS anneden, bebeğe geçen bir hastalık durumuna gelmiştir. 2017'te yayınlanan en son DSÖ(Dünye Sağlık Örgütü) verilerine göre Mozambik de HIV/AIDS Ölümleri toplam ölümlerin 41,317'una veya 16.30%'sine ulaştı. Yaşa göre ayarlanmış Ölüm Hızı, 100.000 nüfus başına 202.76, Dünya'da .Mozambik 9. sıradadır. Mozambik'te en sık ölüm nedeni AIDS dir.

            AIDS ; doğuştan olmayan, sonradan kazanılan bir hastalıktır. Türkçe karşılığı edinilmiş bağışıklık yetmezliği sendromu. AIDS vücudun tüm bağışıklık düzenini bozarak mikropların vücutta hastalık yapmasına yol açar. AIDS hastalığı sonrasında özellikle de Tüberküloz (Verem) hastalığı ortaya çıkar. AIDS hastalığını yapan virüs HIV(İnsan Bağışıklığını bozan Virüs) adlı virüstür. Ülkemizde bu virüsün bulaştığı insan sayısı 1986 yılında sıfıra yakın iken2006 yılında 250, 2012 yılında 1000, 2016 yılında 13 bin olmuştur. Son beş yılda HIV virüsü bulaşan insan sayısını %400 arttığı ortaya konmuştur(1). HIV virüsü bulaşması hastanın tam anlamıyla AIDS olduğu anlamına gelmiyor. Fakat bu hastaların izlenmesi ve korunma yöntemlerinin uygulanması gerekiyor. Toplumuzda cinsel yolla bulaşan hastalıkları gizlemek, hala çok yaygın. Bu nedenle HIV virüsü bulaşmış insanların sayısının çok daha yüksek olduğu sanılıyor.

            Benim meslek hayatında gördüğüm HIV bulaşmış çocuk öyküsü şöyle; Kamyoncu baba otobanda gördüğü, kamyonuna aldığı kadınla cinsel ilişkiye girer. Kendisi HIV virüsü taşıyıcı olur. Karısına bu virüsü bulaştırır. Kadın hamile kalır: Doğan bebek HIV virüsünü kapar. Karşımıza bağışıklık düzeni bozulmuş bir bebek olarak gelir. Bebek verem hastalığı geçiriyordu. Tüberküloz dışında, diğer enfeksiyon hastalıkları da çocukta gelişmişti. Çocuğu uzun uğraşılarımıza rağmen  kaybetmiştik. TRT'nin en çok izlenen televizyon olduğu dönemde Uğur Dündar'ın yaptığı bir programda Uğur Dündar bir vatandaşımızla yaptığı AIDS üzerine röportajında  "Bize birşey olmaz abi" diyordu. Biz bir şey olmaz denile, denile ülkemizde HIV/AIDS çok daha fazla görünür hale geldi. Ülkemizde bir dönem Hepatit B enfeksiyonları çok yaygındı. Özellikle sağlık çalışanı pek çok arkadaşımız Hepatit B'ye yakalanmıştı. Şimdi kendinden şüphelenip HIV testi yaptırmayan kişiler yüzünden toplumun diğer kesimleri ve yine özellikle sağlıkçılar risk altında.

            Sonuç olarak Sağlık Bakanlığı ve diğer devlet kurumları HIV/AIDS açısından, virüsün ve hastalığı yayılmasını engelleyecek önlemler almak zorunda. Bizler de vatandaşlar olarak bu hastalığı bilmeli, çevremizi uyarmalıyız.

1) http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/saglik/1705278/hiv-turkiyede-son-5-yilda-yuzde-400-artti.html

ercankosmanoglu@hotmail.com

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Prof. Dr. Ercan Küçükosmanoğlu Arşivi