Geçen hafta içinde, basına Suriyeli kiracısının ödemediği kirayı istediğinde, Suriyeli kiracının ev sahibini öldürmesi nedeniyle Ünaldı mahallesinde başlayan olaylar o bölgedeki diğer mahallelere sıçradı. Bu olay adliyeye intikal etmiş durumda, kovuşturma ve soruşturma safhaları ve dav sürecinde konu aydınlığa kavuşacak. Fakat üç yıldan beri, kerte kerte Gaziantepliler ve Suriyeliler arasındaki gerilim doruğa çıktı. O semtlerin halkı sokağa çıkarak gördükleri Suriyelere fili saldırıda bulundu arabalar ters çevrildi, bazıları yakıldı. Arada Gaziantep plakalı bir takside bu saldırıdan nasibini aldı. Toplumumuz ne yazık ki, kısa zamanda bir barut fıçısı haline gelebiliyor. Öfkesini yanlış-doğru hedefler yöneltebiliyor. Halkın bu kadar öfkelenmesini nedeni, Suriyelilerin burada olmalarının nedenini tam kavrayamamalarıdır. Üç yıl önce bu insanlar, neredeyse özel davetle ülkemize davet edildiler. Gelen bazı Suriyeliler, bizi başbakan Erdoğan buraya davet etti. Bu nedenle şu istediklerimizi yapacaksınız gibi yaklaşımlarda da bulundular. Kendi çalıştığım hastanelerde ve diğer hastanelerde bu durumlar yaşandı. İşin yanlış olan yönü, ülke olarak Suriye’deki savaşın bir tarafı olmamızdır. Bu nedenle savaş nedeniyle her iki taraftan çok, çoğunlukla bir taraftan olan kişilerin ülkemize kabul edilmesi baştan bir sorundur. Hastanelerimizde çok sayıda savaşan, başlangıçta Özgür Suriye ordusu elemanı denen, şimdi ise IŞİD (Irak Şam İslam Devleti) elemanı olduğu söylenen kişiler ameliyat edildi, tedavi edildi. Bazılarının 3 kez yaralanarak hastanelere başvurduğu söyleniyor. Washington Post Gazetesine bir IŞİD komutanı geçen hafta içinde röportaj verdi. Hem de Reyhanlıda. Bu komutanın dediğine göre pek IŞİD üyesi hastanelerimizde tedavi görmüş. IŞİD elemanlarının çoğu Türkiye üzerinden Suriye’ye geçmiş. Pek IŞID üyesi hastanelerimizde ameliyat olmuş. Yani Suriye ve Irakta çoluk çocuk demeden onbinlerce insanı, Müslümanları öldüren adamlar, ülkemizden yardım görmüşler. Şu anda Ezidiler, Türkmenler, Kürtler ve Araplar  katliam görüyorlar ve tehdit altındalar. Şehrimizdeki Suriyeli sayısı resmi olarak 200-250 bin civarında, gayrı resmi olarak 400 bin deniyor. Özellikle ucuz işgücü olarak kullanılıyorlar. Kadın ve çocuk istismarı, çok yaygın bir durum. Güvenlik açısından ciddi sorunlar oluşabiliyor. Suriyelilerin sağlık harcamaları yalnızca Gaziantep için aylık 50-100 milyon TL arasında olduğu söyleniyor. Devlet bunu AFAD aracığıyla karşılıyor. Hastanelerde Suriyelilere öncelik verilmesi veya olanakların yarıya yakının Suriyelilere ayrılması, hastanelerden hizmet almaya gelen vatandaşlar için bir huzursuzluk nedeni oluyor. Olay çıkan mahallelerdeki Suriyelilerin başka illere nakledildiği duyuruldu. Fakat hala şehirde ciddi bir huzursuzluk var. Çünkü savaş il sınırlarımızın biraz ötesinde sürüp gidiyor. Gaziantep’ten pek çok genç insanın İŞID saflarına katıldığı söyleniyor. Hep konuksever bir halkız denip durulur. Ben hala öyle olduğumuz düşünüyorum. Esasen halkın karşı olduğu bir savaşa, ülke (hükümet) olarak taraf olmamızdadır sorun. Vatandaş olarak, Hükümeti bu konuda bugüne kadar yapılanlardan dolayı ciddi bir şekilde uyarmalıyız.