2002 seçimlerini kimse anlamadı . O zamanın karmaşa , kaos ,kriz günlerinde .
Yüzde otuz dörtle iktidar, 365 milletvekili .
Neredeyse üçte iki çoğunluk .
Dışarıda kalan , çöpe giden yüzde kırk altı yani milyonlarca oy . Oldu bitti gibiydi.
2007 seçimlerinin nasıl olacağı , nasıl sonuçlanacağı hemen hemen belliydi .
Merak edilen soru kazananın kim olacağı değil yüzde kaçla kazanacağıydı .
2011 ‘de ise görüntü yine farklı değildi .
Bu kez yüzde elli yakalanacak mı ? Sorunun cevabı arandı .
Yüzde elli yakalandı .
İktidarın gücünün iyice farkına varıldı .
Nimetlerinin de olduğu görüldü.
Artık balkon konuşması gelenek haline geldi. Bütün aileyle birlikte .
Şimdi geldik 2015 Haziran ‘ına . Bu kez çok şey farklı .
Balyoz ,Ergenekon süreci ,
Gezi olayları ,
17 -25 Aralık soruşturmaları ,
Suriye’deki iç savaş ,
Ekonomideki durgunluk ve büyümenin yavaşlaması ,
Soma , Karaman gibi facialar,
Böylesine önemli ekonomik ,siyasi olaylar ve krizleri yaşadı Türkiye .
Siyasetçi 2015 seçimlerinin söylemlerini bu çalkantılar üzerine kurguluyor .
Vaatlerini daha iyi bir yaşam , özgürlükler ,adalet ve bulunduğumuz coğrafyaya barış üzerine yoğunlaştırıyor.
Tek başına iktidarın dışında koalisyon ,azınlık hükümetlerinin olabilirliği muhalefetin dışında iktidar çevrelerinde bile konuşuluyor .
Sonucunda balkon konuşmasının olamayacağı bir seçim yaşayabiliriz.
Aslına bakarsak normalleşmek için ihtiyacımız olan da bu galiba .
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.