AKP kaybetti, çözülme sürecek...

Seçim sonuçları üzerine çok şey söylenebilir. Ortaya çıkan tablonun neresinden bakarsanız orada bulacağınız oldukça çok veri ve varabileceğiniz oldukça çok sonuç var. Ancak biz bir köşe yazısı kapsamında bir kaç saptamada bulunacağız. Hemen söylenebilecek olan Erdoğan’ın bir seçim yenilgisi aldığıdır. ‘Beka sorunu’ üzerinden bir nevi referandum, bir güven oylamasına dönüştürdüğü seçimleri kaybetmiştir. AKP/MHP blokunun oylarının rakamsal sonucu, toplamı üzerinden eski oylarını muhafaza etmiş olması falan bu gerçeği değiştirmemektedir. Cumhur İttifakında ifadesini bulan baskı rejimi, tek adam yönetimi hesabı, tekçi anlayış kaybetmiştir. İkincisi, Bölge’de kayyım atayarak gasbedilen belediyelerde halk iradesi yeniden hakim olmuştur. Tüm hukuksuzluklara, adil olmayan seçim yarışına rağmen, halklarımız Bölge’de kazanmış, batıda AKP’ye kaybettirmiştir. Bölge’de de halk iradesi galip gelmiştir. Amed, Van, Mardin, Batman bir kez daha kendini göstermiştir. Bölge’de devlet zoruna direnilmiş ve kazanılmıştır. Tüm sistem partilerinin ittifakına rağmen Iğdır ve Kars da kazanılmıştır. Şırnak, Ağrı ve şaibelerin ayyuka çıktığı Muş gibi yerlerdeki durum bile bu gerçeği değiştirmeye yetmemektedir. Şırnak asker polis zoruyla, seçmen kaydırılarak, hileyle kazanılmıştır. Söyledikleri gibi bir zafer yoktur Bölge’de. Demokrasi adına utanç belgeleri ve sonuçları vardır. Üçüncüsü, Türkiye halkları tehlikeli gidişe dur demiştir. Yeniden halk iradesini gasbetme girişimlerine rağmen İstanbul’da AKP kaybetmiştir. Bu çok önemlidir. Sadece İstanbul’da değil, Ankara, Adana, Mersin, Adana, Antalya gibi eskiden AKP/MHP blokunun elinde bulunan sanayi merkezleri, tarım alanları, işçi ve emekçilerin yoğun yaşadığı bölgeler Erdoğan’ın ekonomik, sosyal, siyasal politikalarına karşı olduklarını göstermişlerdir. Tek adam yönetiminde ısrar eden Erdoğan kaybetmiş, halklarımız kazanmıştır. Erdoğan diyoruz, çünkü Cumhurbaşkanı sıfatını bir kalkan olarak kullanan, Saray rejimini TBMM’nin yerine koyan, az çok burjuva parlamenter bir işleyişe sahip olan, demokratik hak ve özgürlük kırıntılarının bulunduğu Türkiye’yi başka bir yere sürükleyen Erdoğan rejimine halk dur demiştir. Yedeğine MHP’yi de alan Erdoğan hiç bir belediye başkanı adayının öne çıkmasına izin vermedi. Devlet olanaklarını partisinin emrine sundu. Günde 8 miting yapma pahasına hep kendisi sahnede, verdi veriştirdi. Parti liderlerinin de, belediye başkan adaylarının da tek rakibi Erdoğan’dı. Dördüncüsü, Erdoğan İstanbul’u kaybetmiştir. İstanbul Büyükşehir Belediyesiyle tırmandığı etkin siyaset merdivenlerini yine İstanbul’da aldığı darbeyle inişe geçtiğini söylemek pekala mümkün. Zira İstanbul herhangi bir yer değildir. Ekonomik, sosyal, siyasal özellikleriyle bir çok özgünlüğü bünyesinde barındıran bir kenttir. Türkiye’nin en büyük kentidir. Her ulustan, her dilden her kültür ve inançtan insanların yaşadığı bir emekçi kentidir. Kürt halkı tüm halklarla ortak tutum sergileyerek, bir çok alandaki sonucun belirleyicisi olmuştur. İstanbul’un işçi ve emekçileri, ezilen ve sömürülen halkları, aydınları, devrimci demokratik güçleri ortak bir tutum almış ve seçimi “Beka sorunu” olarak lense etme çabasındaki Erdoğan’a gereken yanıtı vermiştir. Sadece İstanbul değil, bir çok büyükşehirde yönetimi kaybeden Erdoğan’ın artık eli daha zayıftır. Israrla sürdürdüğü politikalarıyla yanlış yaptığı görülmüştür ve bir referanduma çevirmek istediği bu seçimle darbe almış ve ciddi bir halk muhalefeti ortaya çıkmıştır. Beşincisi, 31 Mart seçim sonuçlarıyla ortaya çıkan, Erdoğan yönetiminin yenilmez olmadığıdır. 25 yıldır yerel yönetimlerde, 17 yıldır iktidarda olan AKP güç kaybetmiş, yenilebilir olduğu ortaya çıkmıştır. İktidarının değişmez olmadığı çarpıcı biçimde gösterilmiştir. Tüm baskılara ve antidemokratik uygulamalara, ifrata varan hukuksuzluklara rağmen halklarımız önemli bir adım atmıştır. AKP iktidarı halktan büyük bir darbe yemiştir ve 1 Mayıs ile birlikte bu kazanma duygusunun giderek demokratik bir harekete dönüşmesi pek ala mümkündür. Ve bugün esas kafa yorulması gereken de budur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ender İmrek Arşivi