24 MAYIS 1920

  Kurtuluş Savaşı'nda, Antep'te her yönüyle güçlü, üstün olanaklara sahip düşmana karşı destan yazan Kürt Karayılan'ın şehadetinin 96.yılı. 1.Paylaşım Savaşı'ndan sonra Osmanlı topraklarında yaşayan halklar tükenmiş, büyük, yıkıcı savaşlardan nasibini almayan aile kalmamış gibidir. Analar erkek çocuk doğurduklarına bin pişman olmuşlardır. Savaşlardan oğulları yerine analara oğullarının künyeleri gelmektedir. Güç zehirlenmesine uğramış, maceracı İttihatçılar yoksul halkların gençlerini oradan oraya koşturmuşlardır.22 milyonluk nüfus,12 milyona;1 milyon 700 bin yüzölçümlü imparatorluk da 700 binlere düşmüştür. işte, bu zor koşullarda Rus Savaşı'ndan yaralı dönen Karayılan, Antep'in Savunmasında üstün kahramanlıklar göstermiş, her yönüyle kendini kanıtlamıştır. Besni ilçesi, Höcüklü Köyü, Kürt Elif Mezrası'nda dünyaya gelen Karayılan o mezrada da imamlık yapıyor. Elif adında bir kızla evleniyor, Selvi adında da bir kızı oluyor. Şehit olduğunda tek çocuğu olan Selvi yetim kalıyor. Rus Savaşı'nda ciddi deneyim kazanan Karayılan, Antep'in Savunmasında da ciddi başarılar elde ediyor.50 Fransız askerini esir aldığında onlara kıymetli konuk muamelesi yaparak, oldukça anlamlı, örnek davranış sergiliyor. Kürtler, Kurtuluş Savaşı'nda, Kıbrıs Çıkarması'nda, Türklerin Ortasya'dan gelişlerinde hep onlara destek oluyorlar. Tüm bu olumluluklara karşın Kürtler ne yazık ki Türklerden arzuladıkları muameleyi göremiyorlar. Çocuk olan Şehit Kamil, direnişin ilk şehidi olduğu için Antep'in en büyük semtine O'nun; diğer büyük semte de Şahin Bey'in ismi layık görülüyor. Maraş halkı Sütçü İmam'ın ismini Üniversiteye veriyor. Devlet, Karayılan'ı resmi olarak şehit konumunda görmüyor, tek çocuğuna şehitlik maaşı bile bağlamıyor.1976'da Antep radyosunda" Vurun Kürt uşağı namus günüdür" dizesindeki Kürt sözcüğü sonradan söylenmez oluyor. Doğum yeri olan Kürt Elif Mezrası'ndaki Kürt sözcüğü "K. Elif " diye yazılıyor. Kürt Tepe, Türk Tepe'ye dönüştürülüyor. Karayılan'ın Kürt olması suç mu ? Antep Karayılan'a gereken değeri vermelidir. Vefa borcuyla yaşamamalıdır. Kürtler ve diğer halklar olmasaydı, Türkiye Cumhuriyeti olmazdı. Antep'te Arapça yazılmış tabelalardan geçilmiyor. Araplara gösterdiğiniz ilginin, yakınlığın bir bölümünü de neden Kürtlere göstermiyorsunuz? En kısa zamanda gömlek değiştirilmeli. Değiştirilmezse bu gömlekle 21.yüzyılda yaşamak olanaksızdır.  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Atiye Okay Arşivi