"Gün işçi sınıfının masaya yumruğunu vurma günüdür"

"Gün işçi sınıfının masaya yumruğunu vurma günüdür"
"Gün işçi sınıfının masaya yumruğunu vurma günüdür"
DİSK 15-16 HAZİRAN AÇIKLAMASI ALİ GÜDS>>DİSK Bölge Temsilcisi Ali Güdücü 15-16 Haziran’ın ışığında iş cinayetlerine ve taşerona karşı direndiklerini belirterek, işçi sınıfı taşeron köleliğine ve iş cinayetlerine karşı örgütsüz, tepkisiz, çaresiz bırakılmak istendiğini açıkladı. Soma’da 301 işçinin öldüğü katliamın dışında her gün en az 3 işçi yaşamını yitirdiğine vurgu yapan Güdücü, "Bu insanlar ölmek için değil yaşamak için, çocuklarını yaşatmak, onlara güzel bir gelecek sunmak için çalışmaktadır. >>Güdücü, "Her yıl 1000’in üzerinde işçinin öldüğü bir ülkede hapishanelerde kaç patron vardır? Gerekli denetimleri yapmayan kaç kamu görevlisi hesap vermiştir? En son Soma’daki katliamın ardından asıl işveren TKİ yöneticiler ve doğrudan sorumluluğu olan Bakanlar ne istifa etmiş, ne görevden alınmıştır! Bu ülke cinayet işleyenlerin ve onlara yataklık edenlerin hesap vermediği bir ülke haline gelmiştir." DİSK Bölge Temsilcisi Ali Güdücü DİSK'e bağlı sendikaların şube başkanları ile birlikte düzenlediği basın toplantısında 15-16 Haziran 1970 işçi sınıfının masaya vurup “Artık yeter” dediği gün olduğunu hatırlattı. KESK'inde destek verdiği basın açıklamasında konuşan Güdücü, "Bundan 44 yıl önce DİSK’i kapatmak isteyen siyasi iktidara karşı işçi sınıfı ayağa kalkmıştır.  İstanbul’da yüzlerce fabrikada iş bırakan on binlerce işçi kentin sokaklarına akmıştır.  Direniş ülkenin diğer kentlerine de yayılmış, şarteller inmiş, işyerleri, fabrikalar boşalmış, meydanlar işçilerle dolmuştur.  15-16 Haziran 1970’de işçiler önlerine çıkan tankları, barikatları bir bir aşarak DİSK’e sahip çıkmıştır.  Çünkü işçiler bilmektedir ki DİSK’e sahip çıkmak, ekmeğine sahip çıkmaktır, geleceğine sahip çıkmaktır, onuruna sahip çıkmaktır.  Çünkü DİSK iktidardan ve sermayeden icazet beklemeyen bir işçi örgütüdür.  DİSK’in kapatılması, işçi sınıfını teslim almak anlamına gelecektir. Bundan 44 yıl önce bugünlerde işçiler, DİSK’in kapatılmasını isteyen fermanı yırtıp atmıştır.  Gün işçi sınıfının yeniden masaya yumruğunu vurma günüdür. Çünkü bugün işçi sınıfı taşeron köleliğine ve iş cinayetlerine karşı örgütsüz, tepkisiz, çaresiz bırakılmak istenmektedir. " "AKP iktidarı ile taşeron köleliği 2 milyonu geçti" İşçilerin ölümüne kaza demek, kader deyip geçmek mümkün olmadığını ileri süren Güdücü, "Maliyeti düşürmek için önlenmeyen her ölümün adı bize göre cinayettir! Ve Türkiye’de bu cinayetlerin bir cezası yoktur. Bu cinayetlerin ortamını hazırlayan ise taşeron sistemidir, işçilerin güvencesiz, sendikasız çalıştırılmasıdır. Yıllardır “taşerona müjde” vaatleri ile işçileri oyalayan AKP hükümeti bugünlerde meclise yeni bir yasa getirmektedir. Maalesef bu yasa taslağında da taşeron köleliğine son vermek bir yana, taşeron sistemini yaygınlaştıracak düzenlemeler bulunmaktaydı. Üç konfederasyonun ortak itirazı ile bu düzenlemeler büyük oranda yasadan çıkarılmıştır. Ancak taşeron köleliği yerinde durmaktadır.  AKP iktidara geldiğinde taşeron işçi sayısı 387 bin iken bugün 2 milyonu aşkın rakamlardan bahsedilmektedir. Bu o kadar kuralsız bir çalıştırma biçimidir ki taşeron işçi sayısını, Türkiye’yi yönetenler bile bilmemektedir. İşçi sağlığı ve güvenliği alanının dahi taşerona devredildiği bu ülkede yasa dışı, insanlık dışı bir taşeron cumhuriyeti kurulmaktadır. Madenlerde ve diğer tüm iş kollarında taşeron çalışma kölelik demektir, ölüm demektir. DİSK işçilerin keyfi, kuralsız bir şekilde çalıştırıldığı taşeron köleliğine bir son verilmesini, taşeronlaşmanın tümüyle yasaklanmasını istemektedir. İşçi sınıfı örgütlendiğinde taşeron köleliğinin ve iş cinayetlerini dayatmak mümkün olmayacaktır. Bu nedenle işçilerin sendikalı olma ve sendikasını seçme hakkı baskı altına alınmaktadır. DİSK 15-16 Haziran direnişini unutmadı "İşte tüm bu nedenlerle bugün 15-16 Haziran ruhuna ihtiyacımız vardır" diyen Güdücü, "Bundan 44 yıl önce işçi sınıfı tüm engelleri, barikatları aşarak örgütlenme hakkına ve DİSK’e sahip çıktı ise bugün de aynı şekilde o barajları, o yasakları mutlaka aşacaktır. DİSK’i kuran işçi sınıfıdır! DİSK işçi sınıfının eseridir! DİSK’i var eden 15-16 Haziran’lardır. Bugün de kıdem tazminatının kaldırılması, taşeronlaştırma, asgari ücret gibi konularda sesini yükselten, sokaklara çıkan, dik duran sendikal konfederasyon DİSK’tir. İnsanca yaşamak, insanca çalışmak isteyen milyonlarca işçi için gün örgütlenme günüdür. Gün mücadele günüdür. Gün icazetli sendikacılığa karşı DİSK’te birleşme günüdür! Gün, 15-16 Haziran 1970’teki kararlılığı gösterme, “İnadına sendika, inadına DİSK” diye haykırma günüdür" dedi. HABER:FERAY ŞAHİN  

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.