Tükenmeyen Hainimiz !

Tükenmeyen Hainimiz !

Sevgili okurlarım,

"Kahramanı kadar haini de çok bir milletiz" diyen, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bir asır önce bu ifadeyi kullanırken, bizatihi tanık olduğu, talihsizliklere vurgu yaparak geleceğe dair uyarıda bulunmak istemiştir...

Aynı noktadan hareketle, Büyük hiciv ustası Neyzen Tevfik, ülkemizde yaşanılmış "sıralı" ihanetlere dair bakınız ne demiş:

GELDİKLERİ GİBİ GİTMEDİLER,

KİMİ İTİNİ BIRAKTI,

KİMİ BİTİNİ;

KİMİ DE PİÇİNİ BIRAKTI!..

YOKSA BU KADAR ŞEREFSİZİN BİZDE OLMASI MÜMKÜN  DEĞİLDİR!! 

Neyzen Tevfik

*

Sevgili okurlarım,

İlkeli siyasetçi, müstesna diplomat, iz bırakmış gerçek bir vatansever ve eski bakan Sayın Kâmran İnan'ın, ülkeye yönelik ihanetlere ve hainliklere dair oldukça manidar ifadelerini  birlikte hatırlayalım:

“Kahramanı kadar haini de bol olan bir ülkeyiz. Dünya üzerinde bizim topraklarımız kadar çok hain üreten başka bir toprak yoktur.”

*

Bu ülkenin içinde çıkan hainlere dair ne söylenmesi gerekenler ziyadesiyle söylenmiştir..!

Adeta bana, manidar tespitlerden çıkardığım kıssaları dizeleştirmek kalmıştır...

*

Hiç bir zaman kahramansız olmayan

Bu ülkede hainlerin işi ne

Pes etmeyen, hürriyetsiz kalmayan

Bu ülkede hainlerin işi ne

Cephe cephe kahramanla koşarken

Her güçlüğü  zaferlerle aşarken

Hep birlikte, hür, bağımsız yaşarken

Bu ülkede hainlerin işi ne

Bu millet ki, güçlü millet, gür millet

Bayrağıyla, sancağıyla hür millet

Kahramanı, gazisiyle var millet

Bu ülkede hainlerin işi ne

Vatan söz konusu olduğu her an

Tanımaz engeli, bizim kahraman

Madem ki milletiz; peki o zaman

Bu ülkede hainlerin işi ne

04.08.2022 ANKARA

*

Emin olun şaşırıyorum! Ne kadar çok hain ve ne çok gafil var ülkemizde?

Sanki satılmışlar hepsi...

Yalakalar, yağdanlıklar ve şakşakçılar da cabası...

Yabancı çıkarları için mürekkep tüketen yazarlar, Türkiye’yi bölmek isteyenlere destek olan ahláksızlar, üç kuruşluk menfaat için milletini satan düzenbazlar ortalıkta daha çok kol gezer oldular...!! Bunları her devirde olduğu gibi bugün de misli misli fazlasıyla görüyoruz...

Kimi Avrupa’nın, kimi Amerika’nın adamı olmuş, onların çıkarlarını koruyup uşaklıklarını yapmayı görev edinmiş durumdalar..!!?? Haliyle bu ihanet hali yeni değil tabii...

Sevgili okurlarım,

88 yıl önce Anadolu’yu işgal eden Yunanlıları öven, onları destekleyen, ulusuna rezilce ihanet eden şairler, yazarlar gazeteciler, siyasiler, hacılar, hocalar, üç kuruşluk menfaat için virgül gibi kıvrılanlar vardı. Ülkenin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e ve arkadaşlarının katline yönelik fetva veren ve "Yunus Emre'nin, Hacı Bektaş Veli'nin, Hacı Bayram Veli'nin ve Mevlana'nın eserlerini okumayın" telkini yapan, Ebusuudlar, İslilipli Atıflar gördü bu millet..?! Mustafa Kemal ve arkadaşları işte bunlarla da kararlılıkla mücadele ettiler...

Günümüzde ise, O günün gafillerinin, zelillerinin ve hainlerinin torunlarını işbaşında görmekteyiz.!!

Bunlar da ataları gibi, Türkiye’yi kötülemek, yıpratıp yıkmak için ellerinden geleni insafsızca, hayasızca, ahlaksızca  sürdürmekteler..!!

Sevgili okurlarım,

Günümüzde de, Türkiye’ye ve Türkiye’nin bütün değerlerine saldırmaya, Türk insanını sözde "Ermeni soykırımı" ile suçlamaya ve bu gafilliklerinden dolayı Batı ülkelerinden ödüller almaya devam ediyorlar..!!

Küresel güçlerin, yerli gafillere, yerli hainlere yönelik değişmeyen ve oldukça basit, oldukça etkili formülleri:

 "Türkiye’ye vur, ödülü ve parayı kap!" üzerine devam etmektedir..

Zira, o küresel (Avrupa ülkeleri ve Amerika) güçler ki, kime ne avanta vereceğini, hangi şaklaban, kaç paraya satın alacağını çok iyi bilirler..!!

Mesela, Günümüzün "saray beslemeli havuz medyası" üzerinde edebiyatçı, yazar, çizer geçinen birtakım zavallılar ve sütübozuklar, bu siyasi oyuna alet olarak, kalemlerini, ruhlarını, bedenlerini, beyinlerini, her şeylerini üç-beş paraya satmakta oldukları gibi..!!??

Sevgili okurlarım,

Gayri ihtiyari de olsa bazen insan,

"Ülkesi aleyhine bu kadar hainlik, böylesine pespayelik nasıl olabiliyor..?!" diye şaşmıyor da değil hani:))?!

Asırlar boyu, sürüp gelen ve yeni olmayan  onulmaz hastalığın bağımlılarından tiksinmemek mümkün mü...?

Bu sefil, bu rezil ve bu hainlerin dedeleri de Kurtuluş Savaşı’nda, Türk ordusuna karşı Yunan askerleri tarafında yer alıp, İzmir’i işgal etmek üzere Anadolu’ya yürüyen Yunan ordusunu işaret ederek; "Yunanlılar bizi Kemal’in askerlerinden kurtarmaya geldiler" deyip yollarına gül döktüklerini, Türk bayraklarını yırtıp, Yunan bayraklarını salladıklarını ve "Keşke Yunan galip gelseydi..!" diyebilecek derecede alçaldıklarını unutamayız..!! ebilecek derecede alçalan; "fesli soytarı Kadir Mısırlılara ve türevlerine maalesef halen rastlamaktayız..??!!

Bu hainlerin cesaret aldıkları yerleri, yetkilileri lanetlemeden geçmemek gerektiğini göz ardı etmemek gerekir..!!

 konuda çok sayıda belge ve eser vardır. İnsan okudukça tüylerinin diken diken olduğunu hisseder...

Yazımızın başlığı olan "Kahramanı kadar haini de çok bir milletiz" sözü, bize değil, büyük Atatürk’e aittir.

Turgut Özakman’ın Kurtuluş Savaşı destanı olan "Şu Çılgın Türkler" adlı ünlü kitabında bu durum çok güzel hikáye ediliyor.

Kitabın 555’inci sayfasında Yunan işgali sırasında iç düşmanları dış düşmanlardan daha tehlikeli bulan Mustafa Kemal Atatürk’ün:

"Kahramanı kadar gafili de, haini de çok bir milletiz" demek zorunda kaldığı anlatılıyor.

Atatürk’ün bu teşhisi, günümüzde de hálá geçerliliğini koruyor ne yazık ki...

Fakat... Engeller aşılmak içindir, takılmak için değil!

Kahramanı kadar gafili de çok olan bir milletiz

yunan isgali sirasinda meclisteki orumcek kafalilar icin mustafa kemal ataturk'un soyledigi soz.

gecerliligi zamandan bagimsiz. hatta gunumuzde gafili kadar kahramani da cok olan bir milletiz.

gafillerin önüne geleni kahraman sanmalarını kasteden bir söz de olabilir. yani ben söyleseydim o amaçla derdim.

milletimizin kahramanı bol olduğu gibi gafili de boldur.

sözüyle eşdeğerdir.

şiar edindiğim sözdür.

zor zamanda mesnetsiz egosuna sığınan ve görev bilinci değil kazanç peşinde koşanların kolay zamanlarda göz açtırmamak gerekir. bu konuda atatürk’ün tavrını her zaman örnek almışımdır. düşman milletin kalbine sokulmuş vaziyette iken, ihtiyaç duyulan kişilerin menfi hissiyatlarına yenilerek fiziken milletin ruhen düşmanın yanında olmalarını unutmamıştır. bu tiplemeleri barış ve huzur zamanında affetmemiştir ve uzaklaştırmıştır.

benim için zor zamanlar bu yönden belirleyici olmuştur. bu insanlar ne kadar eğitimli ve donanımlı olsalar bile milletinin yanında olmadıktan sonra milletin bağrında yeri ve yurdu yoktur.

hele yüce türk milleti’nin imkanlarıyla bu niteliklere sahip olanlar acı bir ihanetin ve korkaklığın içindedirler. kolay zamanda ve şartlarda vatanperver sözlerin, aksi yönde tecelli eden davranışlar hareket tarzı ve anlam ifade etmediği nokta bizim için nişanedir.

tavsiyem milletim sabır içinde olmalı ve geçen zorlu günlerin ardından yapılanlar unutulmamalıdır. bende Kutlu Kurucumuz gibi unutmuyorum zira..

Şafağı sökmeyen çocuk...

Turgut Özakman'in; Şu  Çılgın Türkler adlı kitabının 555. Sayfasında "kahramanı kadar gafili de, haini de çok bir milletiz" seklinde geçen söz.

*

Atatürk'ün bakışında Türkistan

Cumhuriyet nakışında Türkistan

Türk'ün çılgınlığı yazarken destan

Bu ülkede hainlerin işi ne

Her kılıkta, sinsi sinsi dolaşan

İhanetin türlüsüne bulaşan

Geceye sığmayan, lağımda taşan

Bu ülkede hainlerin işi ne   www.yenicizgihaber.com

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali Dal Arşivi