Arif Nacaroğlu
Son yalan
Son yalan
ARİF NACAROĞLU
anacaroglu@evrensel.net
Yüzyılın en büyük yalanı nedir?
Berlin’de, Münih’te yoksul halka çorba dağıtarak işe başlayan SA milislerinden, İsviçre bankalarına milyonlarca marklık servet yığıp savaş sonrasında korkuyla Güney Amerika ülkelerine sığınan Nazi şeflerine dönüşen faşistlerin utanmadan adlarına, “nasyonal” ekleyerek kendilerine “sosyalist” demeleri mi?
Amerika Birleşik Devletlerini yöneten sermayenin BOP, BİP projelerini Ortadoğu ülkelerine, Orta Asya ülkelerine barış ve özgürlük götürme projesi olarak yutturup, bizimkileri de “Ortaksınız” diye “ti”ye almaları mı?
Melih Bulu’nun, “Boğaziçi Üniversitesini dünyanın en iyi 50 üniversitesi arasına sokacağım. Çünkü heavy metal dinliyorum” demesi mi?
Yerel seçimlerde aynı zarfta, iktidara çıkan 3 oy pusulasının sağlam, İmamoğlu’na çıkan bir oy pusulasının sakat kabul edilmesi mi?
İmamın şahitliğine rağmen “Dolmabahçe’de camide bira içildi. Başörtülü bacıma saldırıldı” diye zırvalanması mı?
Çevre ve şehircilik işlerini birleştirip, yakılmadık orman, talan edilmemiş koy, yayla, satılmamış dere, tepe bırakmamış iktidarın kendini çevreye saygılı ilan etmesi mi?
Patates, soğan üreticilerinin “terörist” ilan edilmesi mi?
Bir darbe daha görseydi Demirel’in komünist olacak olması mı?
“En”i bulmak size kalmış.
Ama “Son yalan” belli.
“İsçiyi, memuru, emekliyi, dar gelirliyi enflasyona ezdirmeyeceğiz.”
Hani biraz kapitalist ekonomi bilen bilir. Enflasyonun varlık sebebi işçiyi, memuru, emekliyi, dar gelirliyi ezmek, pahalanan malı sadece daha çok parası olanın almasını sağlamaktır.
Yoksa enflasyon niye olsun ki? www.yenicizgihaber.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.