Rojava devrimiyle dayanışma

e2 Rojava Devrimi, tüm emperyalist komplolara, bölge egemen devletlerinin sabotaj, bozgun ve savaş hesaplarına direniyor. Halk direnişi bastırılamıyor; halkçı ve demokratik bir yaşam ve yönetimi inşa süreci engellenemiyor. Gençler, kadınlar başta olmak üzere halklar tam bir güven ve azimle halk örgütlenmesi ve yönetimini sağlamlaştırmayı sürdürüyor. Rojava, emperyalistler, işbirlikçileri ve bölge diktatörlükleri eliyle bir bataklığa çevrilmiş olan Ortadoğu’da bir umut ve gelecek ışığıdır. Demokratik bir halk seçeneği olarak tüm bölge halklarına, emek, barış ve demokrasi güçlerine ilham veren Rojava devrimini boğmak için her yolu aralıksız deniyor olmaları boşuna değil. Rojava devriminin, emperyalist planları bozarak ilerlemesi ve emperyalist bölge dizaynına uyumlu biçimde gelişmiyor olması sömürü şiddet ve baskıyla beslenen, statükocu tüm güçleri rahatsız ediyor. Tunus ve Mısır’daki gibi halk ayaklanmasından sonra Rojava devriminin de yeniden emperyalizmin güdümündeki güçlere teslim edilmemiş olması ABD, AB ve onların dümen suyundaki bölge iktidarlarının tümünde endişe yaratıyor. Ortaya çıkışı ve bugün hâlâ üzerinde yürüdüğü platform olarak demokratik, anti-faşist, anti-emperyalist halk devrimi örneği olarak güç ve destek bulan Rojava devriminin tüm emperyalist güçlerin, İsrail, Türkiye, İran, Irak Yönetimi ve Suriye için hedef haline gelmiş olması nedensiz değil. Ve önümüzdeki günlerde halk direnişini ve yeni demokratik bir yaşamı inşa mücadelesini boğma çabalarının farklı askeri ve siyasi hesaplara konu olacağını kestirmek de zor olmasa gerek. Suriye’nin bugüne kadar Rojava devrimine yönelik özel bir saldırı ve boğma çabası içine girmemiş olması ise tamamen konjonktüreldir ve durumunun değişmesi, Suriye yönetiminin rahat nefes alması halinde, halkın demokratik tercihine saygı duymak yerine İran, Irak ve Türkiye egemen güçlerine benzer bir tutum içinde olacağını kestirmek için kahin olmaya gerek yok! Ancak Ortadoğu başta olmak üzere, yakın tarihimizin devrim ve direniş merkezi olarak tüm dünya halklarının ilgi, sempati ve desteğini hak etmiş olan Rojava devrimi parlamaya devam ediyor. Zira emperyalistlerin, bölgenin inkarcı, asimilasyoncu, işgalci ve emperyalizmin işbirlikçisi iktidarlarının tüm rekabetçi tutumlarına rağmen, Rojava devrimi karşısında ortak refleks göstermelerinin  anlaşılır nedenleri var! Onlar halk devrimlerinden, yeni bir gelecek inşasından korkuyorlar. Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin, Barzani’nin de başından beri bu kervanda yer aldığını, emperyalistler ve bölge egemen güçleriyle ortaklaşarak sürdürdüğü tutumdan izliyoruz. Dolayısıyla, Rojava devrimi bugün ve önümüzdeki günlerde daha çok sahiplenmeye, desteğe ve dayanışmaya ihtiyaç duymaktadır. Bugün IŞID’in, daha önce El Kaide, ÖSO’nun ve onların türevlerinin Türkiye başta olmak üzere bölgenin tüm diktatörlükleri, emperyalizm işbirlikçisi yönetimlerce nasıl canla başla desteklendikleri sır değil. Ancak ne Suriye’de diledikleri hedeflere ulaşabildiler ne de Rojava devrimini boğabildiler. Bu iki gelişme de emperyalist güçler ve bölge egemen güçlerince bir yaradır. Son gelişmeler, IŞİD’in yeniden ve pervasızca bir saldırıya geçmiş olması karşısında Irak ve Türkiye yönetimiyle birlikte emperyalist güçlerin ve işbirlikçi yönetimlerinin  tutumundaki ortak paydalar yeni gelişmelerin ve planların pişirilmekte olduğunu da göstermektedir. Ancak açık ve rahatlıkla söylenebilecek olan Rojava devriminin dayanağı olan güçlerin, PYD ve direnen halkların net bir tutum içinde olduğudur. Rojava’da IŞİD’in ve halk düşmanı diğer tüm selefi örgütlerin devrime yönelik saldırılarına karşı mücadele, sadece yurt savunması duygu ve fikriyle değil, aynı zamanda Ortadoğu ve tüm bölgeye örnek teşkil edecek demokratik halk devrimi yaklaşımıyla sürüyor. Rojava devrimi Tunus, Mısır gibi ülkelerde gelişen halk hareketlerinin diktatörlükleri yıktıktan sonra yine egemen güç odaklarının farklı kesimlerince gasp edilen devrimlerinin boğulamadığı tek yer oldu. Rojava halkının direnişinin başarısı, destek ve güç bulması da buradan ilham alıyor. Halkçı ve demokratik karakteri her geçen gün büyüyor. Bu durum halklar için umut ve sevinç kaynağı olmaya devam ederken, emperyalistler ve bölge egemen güç odakları tarafından rahatsızlık kaynağı oluyor. Emek, barış ve özgürlük isteyen Türkiye halkları ve tüm bölge demokratik güçlerinin kalbi Rojava devrimiyle atmaktadır. Ancak daha somut ve kalıcı adımlara her gün daha çok ihtiyaç duyulan bir sürece giriyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ender İmrek Arşivi