Prof. Dr. Ercan Küçükosmanoğlu
Nereye Gidiyoruz?
Yayınlanma:
Güncelleme:
Beş altı yıl önce de bu başlıkla bir yazı yazmıştım. “Gerçekten nereye gidiyoruz?” sorusunu bugün toplumda herkes birbirine soruyor. Büyük Ortadoğu Projesi, 1. Körfez savaşı saldırısı, 40. Paralel davası, arkasından Çekiç güç olayı. Ardından Irak’ın işgali, sonra Libya’ya yapılan saldırı ve Libya’nın parçalanması. Mısır ve Tunus’da Arap Baharı uydurmalarıyla, Ortaçağcı siyasi partilerin iktidara gelmesi. En sonunda AB-D emperyalistlerinin beş yıl önce Suriye’ye saldırısı ve ülkemizin de buraya müdahil olması. Üç milyon Suriyelinin ülkemize gelmesi ve ülkemizde yaşamaya başlaması. İçeride Ergenekon ve Balyoz operasyonları ile Mustafa Kemalci subayların ordudan tasfiye edilmesi. 2010 anayasa referandumuyla yargı bağımsızlığının ortadan kaldırılması. 2012 yılında 4+4+4 medrese eğitim düzenine geçilmesi. 2013 yılı Mayıs ve Haziran aylarında, vatandaşın Cumhuriyet’in ilanından beri yaşadığı, laik yaşam tarzına müdahale edildiğini görerek bu yaşam tarzına sahip çıkması olarak değerlendirilen Gezi süreci. 15 Temmuz 2016 FETÖ darbe girişimi. Arkasından Olağanüstü Hal düzeni.
Şu an, kritik bir süreçten geçiyoruz. Başkanlık düzeni diye yeni bir rejim değişikliği diye değerlendirilen bir anayasaya değişikliği Mecliste oylanıyor. Nisan ayında Halkoyuna sunulması bekleniyor. Halkın değil, başlangıçta milletvekillerinin de ne olduğunu bilmediği bu değişikliklerin alelacele Meclisten geçirilmesi, işte tüm halkımıza “nereye gidiyoruz? “ sorusunu sordurtuyor. Meclis dışında da geniş halk kitlelerince tam bilinmeden, meslek örgütlerinde, üniversite çevrelerinde tartışılmadan bu anayasa değişikliği yapılmak isteniyor. Bu arada iktidar çevrelerinden “Lozan Hezimeti “, “Cumhuriyet bir parantezdir, kapatıyoruz” söylemleri de yükseliyor. Cumhuriyetin önceli olan, II. Meşrutiyetin devirdiği Padişah II. Abdülhamit göklere çıkartılıyor. İsmi Mustafa Kemal Atatürk ile yarıştırtılıyor. Mustafa Kemal Atatürk’ün Heykeli Rize’de Cumhuriyet meydanından kaldırılıyor. Okul müfredatlarından Evrim teorisi çıkartılıyor. Oysa biz doktorlar her gün evrim teorisini kullanarak, hastaların hastalıklarını anlayıp çözüm yolları buluyoruz. Gerçek orada duruyor, görmeden geçelim diyemeyiz.
TRT Meclis TV, Meclis’te yaşanan Anayasa tartışmalarını vermiyor. Televizyonlarda izlediğimiz açık oturumlarda Partilerden yetkili isimler bir araya gelip tartışmıyorlar, Konusunda uzman yıllarını anayasa konusuna vermiş uzmanların yerine, pek tanımadığımız kişiler, bu konuyu tartışmaya çalışıyor görünüyorlar. Ayrıca bu açık oturumlarda da çoğunlukla iktidar partisi kayrılıyor.
Nereye Gidiyoruz sorusu önemli bir soru, vatandaş olarak kendimize sormalıyız. Demokrasi istiyorsak bunun araçları ne olacak bilmeliyiz. Birlikte yaşamamızın garantisi olan demokrasinin olmaz ise olmazı olan laik düzene sahip çıkmalıyız. Eğitimde laikliğin bitmesi, Bilimsel eğitimin de bitmesi anlamına geldiğini hiç unutmayalım. Toplumda yaşanan her olayı sermaye adına değerlendirenlere karşı, bizler de emekçiler adına değerlendirip, nereye gidiyoruz sorusuna cevap bulalım.
ercankosmanoglu@hotmail.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.