Son günlerde yeni bir Grip salgınından söz edilmeye başlandı.  Yaşadığımız mevsim, aslında Grip mevsimi. Sonuçta grip hastalığına yakalanan oluyor. Bazı hastalar bu hastalığı atlatamayıp hayatlarını kaybedebiliyorlar. Grip mevsimi sonbahar ile birlikte başlar, ilkbahar sonunda biter. Bu uzun aralıkta, gribe yakalanan hastaların bir kısmı, hayatlarını kaybedebilir.  Grip hastalığında görülen en temel bulgu ateştir. Daha sonraki bulgular kuru öksürük, boğaz ağrısı, baş ağrısı, halsizlik, gözlerde sulanma ve kas ağrılarıdır. Grip hastalığındaki ateş, sürekli olan bir ateştir. Fakat bazen yaşlılarda grip halinde ateş görülmeyebilir.  Halk arasında genellikle, Soğuk algınlığı, Nezle ve Gribi birbirine karıştırıp hepsini toptan Grip olarak nitelendirmek alışkanlığı vardır. Grip diğerlerine göre daha ciddidir.  Nezle ve Soğuk algınlığı dediğimiz durumda bulgular hafiftir ve sürekli devam eden ateş olmaz(1). Grip hastalığında korkmamız gereken durum, Grip salgınlarıdır. Salgın (Epidemi), bir bölgede ya da toplumda bir hastalığın beklenenden çok fazla görülmesi demektir.  Grip aşıları da esasen bu salgınların ortaya çıkmasını önlemek için yapılır. Ayrıca her yıl grip aşısı önerilen bir grup vardır ki bunlar, 65 yaş üstü herkes ve kronik (yani sürekli devam eden) hastalığı olan kişilerdir.  Şeker hastaları, Romatizma hastalığı olanlar, enfarktüs geçirenler, sarası olanlar, inme geçirenler bu grup hastalardır. Grip aşısı her yıl farklı virüs suşlarından oluşturulur. Grip virüsünün özelliği, sürekli olarak genetik yapısı değişen bir virüstür. Yani sürekli evrim içindedir.  Tüm Dünya’da Grip salgınları yalnızca bir ülke değil, tüm ülkeler için sorun olduğundan, Dünya Sağlık Örgütünün en fazla ilgilendiği konulardan biri de Grip salgınlarıdır.  Geçen yıllarda en ünlü Grip salgınları, Kuş gribi ve Domuz Gribi idi.  2009 yılında ülkemizde salgın halinde görülen Kuş gribinden 200 kişi hayatını kaybetmiştir. Hayatını kaybedenlerin çoğunluğu zor koşullarda yaşayan vatandaşlarımız olmuştur.  Ağrı ili en çok ölümlerin olduğu illerinden biriydi.  O yıllarda hükümet önlem olsun diye köylerde sorgusuz, sualsiz kanatlı hayvan itlafı konusunda karar aldı. Bu kararla kırsalda tavuk üretimi bitmiş oldu. Grip Salgınlarından korunmanın en iyi yolu grip aşısı olmaktır. Ayrıca sağlıklı beslenme, ellerin sık sık sabunla yıkanması, kalabalık ortamlardan ve hastalardan uzak durulması da korunmada alınması gereken önlemler arasındadır. Sabunun grip mikrobu için yok edici bir etkiye sahip olduğu akılda tutulmalıdır Her yıl bu aylarda vatandaşlarımız şüphesiz daha çok, nezle, soğuk algınlığı ve gribe yakalanmaktadır. Hepsi de virüslerle oluşan, antibiyotiklerin pek fayda etmediği bu hastalıklar konusunda az da olsa bilgi sahibi olmak zorundayız.  Kafamıza göre antibiyotik, ağrı kesici kullanıp vücudumuza zarar vermemeliyiz. Ya da doktorlara, “ yav doktorum, ben hasta olmuşum, sen bana, bir antibiyotik, bir ağrı kesici yaz hele “ dememeliyiz.  Her hasta, ayrı bir hasta olarak değerlendirilir, biz tıpta “Hastalık yok, hasta vardır” deriz. Sonuç olarak şu anda ülkemizde bir grip salgını yoktur. Grip hastalığından korunması gererken 65 yaşını aşmış vatandaşlar ve sürekli hastalığı olanlar Grip aşılarını yaptırmamış iseler, şu günlerde de yaptırabilirler. Kendisinden Grip şüphe eden hasta doktora başvurmalıdır. Ülkemizde daha en önceki salgınlarda en çok, fakir-fukara hayatını kaybetmiştir. Çünkü beslenmedeki yetersizlik, bağışıklık düzenimizi doğrudan etkilemektedir. Grip’te de esas tedavi dinlenmektir. Ayrıca Grip’te son yıllarda hastalık tanısı kesine yakın ise kullandığımız bazı virüs karşıtı ilaçlar vardır. ercankosmanoglu@hotmail.com