Prof. Dr. Ercan Küçükosmanoğlu

Prof. Dr. Ercan Küçükosmanoğlu

Gaziantep’te Suyumuzun Hali…

  Gaziantep’in adının Ayntab’dan geldiği bilinir. Ayntab suyun gözü demektir. İnsanlık tarihi boyunca yerleşim su boylarına kurulmuştur. Şehrimizin tarihinde de suyun, Alleben çayının büyük önemi vardır. Şehrin hızla büyümesi, büyümenin yalnızca nüfus artışı olarak algılanması, şehrin büyümesinin sosyal olarak da büyüme olarak değerlendirilmesi, vurdumduymazlık, halkımızın su konusunda yeterince bilinçlenmesinin önlenmesi, şehrimizde su sorununu yaratmıştır. Suyumuzdaki temel sorun çok kireçli olması, musluktan su içilememesidir.  Suların kireçli olması kombi, çamaşır makinesi ve bulaşık makinelerinde çok sık arızalara neden olmaktadır. Banyo sonrasında saçlarınızın tam temizlenmediği hissine kapılıyorsunuz. Adana’da böyle bir sorun olmuyor. Üstüne üstlük Adana’da yaz günü musluktan içilebilecek vasıfta soğuk bir su bile içebiliyorsunuz.  Şehrimizde suların az kireçli olduğu tek bölge merkez bölge Balıklı,  Akyol mahallesi çevresi.  Merkez dışında her yerin suyu kireçli. Suların kireçli olmasının temel nedeni, suların yeterince dinlendirilmeden borulara aktarılması olarak değerlendiriliyor.  Zaten Şehrimizin pek yerinde artezyen kuyularından çıkartılan su, şehrin su sistemine veriliyor. Pek çok apartmanda doğrudan kuyu suyu kullanıyor. Musluk suyunun içilememesinin, aslında ulusal ekonomiye maliyeti çok büyük. Ayrıca içme suyu olarak pet şişelerden su içilmesi de, bu malzemelerin doğaya atılması soncunda büyük bir kirlilik oluşuyor. Hasbelkader Tıp kongrelerine gittiğim Danimarka ve İngiltere’de su cam şişelerden içiliyor. Pet şişe kirliliğine izin verilmiyor.  Sonuç olarak pet şişelere verdiğimiz parayı, şehrimizin suyunun içilmesine harcasak, hem içilebilir bir suyumuz olacak, hem evdeki kombi, bulaşık makinesi gibi aletlerimiz bozulmayacak. Şehrimizin Hava Kirliliği, Ulaşım gibi başka büyük sorunları da var. Halk olarak bu sorunları tartıştığımız bile yok. Sağlığımızı doğrudan etkileyen bu sorunların kaynağını öğrenmek, araştırmak ve çözüm yollarını görmek gerekiyor. Bunca sorun içinde ezilir iken, her şey iyiye gidiyor gibi davranmak, kafadan silahsız olmak demektir.  Su yaşam kaynağımızdır. Suyumuza sahip çıkmalıyız. Suyuna sahip çıkmayan, hayatına da sahip çıkmaz. ercankosmanoglu@hotmail.com  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Prof. Dr. Ercan Küçükosmanoğlu Arşivi