Prof. Dr. Ercan Küçükosmanoğlu
Cumhurbaşkanlığı seçimi...
Yayınlanma:
Güncelleme:
Ağustos ayında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimi için son kulvara giriliyor. İlk kez vatandaş doğrudan Cumhurbaşkanını seçecek. Cumhurbaşkanın halk tarafından seçilmesi, 2007 yılında yapılan ve halkoylamasında kabul edilen anayasa değişikliği gereği yapılıyor. AKP ve Tayyip Erdoğan bu sürecin sonunda ABD benzeri bir başkanlık sistemi olduğunu da saklamıyor. Aslında “halk demokratik bir şekilde Cumhurbaşkanın doğrudan seçecek, ne kadar iyi olacak” gibi bir söylem, demokrat bir söylem değil. Çünkü ülkemizde demokratik düzen 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 faşist darbeleriyle malul olmuş durumdadır. AKP hükümeti 2002’den beri 12 Mart ve 12 Eylül’ün mirasını yemektedir. Bu sürecin temel özelliği halkın iktidar süreçlerine müdahalesini engellemek, halkı mümkün olduğu kadar yönetimden uzak tutmaktır. Demokratik olmayan düzen, işyerlerinde ve eğitim kurumlarında da sürmektedir. Halkın yönetime katılması her aşamada engellenmektedir. YÖK’den şikâyet eden AKP hükümeti YÖK’teki yetkileri sonuna kadar kullanmış, üstüne üstlük daha otoriter bir Yüksek Öğretim düzeni oluşturulmuştur. Benzer bir durum şimdi Milli Eğitimde yaşanmaktadır. Tüm okul Müdürleri kanunla istifa etmiş sayılarak, tüm müdürleri iktidar yandaşlarından atamanın önü açılmıştır. İşçi sınıfının örgütlenme, toplu pazarlık ve grev yapma hakları kullandırılmamaktadır. Halk demokratik olarak kendini ifade edecek yollar bulamadığı için sokağa çıkmakta ve haklarını istemektedir. Geçen sene bu zamanlarda yaşadığımız Gezi Direnişi bu nedenle olmuştur. Soma madeninde 300’ün üzerinde insanımız hayatını kaybetmiş, halk yine sokağa dökülmüştür. Çünkü her geçen gün çalışma koşulları ağırlaşmakta, işçinin emekçinin örgütlenmesi ise engellenmektedir.
Cumhurbaşkanlığı seçimi demokratik bir düzenin gereği olarak yapılmamaktadır. Var olan baskı düzenin bir şekilde sürmesi için bir araç olarak kullanılmaktadır. Vatandaş olarak ilk başta kendi haklarımıza sahip çıkabildiğimiz, özgürce istediklerimizi ifade edebildiğimiz, örgütlenebildiğimiz bir düzene ihtiyacımız vardır. Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde, olası adaylar bu konuları gündem etmemektedir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.