Paket değil, müzakere ve çözüm

Artık “anayasa yapıyoruz” oyalamasından vazgeçmiş görünüyorlar ve aylardır ‘yeni’ paketi süslüyorlar. Kürt sorununu paketlerle çözecek, Türkiye’yi paketlerle ihya edecekler. Beklenti ve heyecanı artırmak için her gün yeni bir açıklama yapıyor, takvim belirliyorlar. Referandumda, alay-ı valayla anayasa hazırlayacaklarını ilan eden, “yetmez ama evet” diyenlerin desteğini de arkalarına alarak yelkenlerini şişirenler, şimdi paketlerle demokrasi getirecekler. Tüm yandaş kalemşorlar, akademisyen, uzman ve siyasetçiler atağa geçmiş halde bize bunu anlatıyor. Paketin ne kadar kapsamlı, ne kadar eşsiz-emsalsiz olduğu üzerin vaaz veriyorlar. Kimsenin itirazına, arkasından ‘evet’ gelmeyecekse ‘ama’ demesine müsaade etmiyorlar. Tüm televizyon kanallarını, tüm yandaşları ve diğerleriyle buraya kitlenmiş haldeler. Bunu konuşuyorlar, yurttaşların ağzını açıp, ellerini ovuşturup, onların açıklayacağı demokratikleşme paketini beklemelerini istiyorlar. Son günlerde beklentileri artırmak, “yine bundan iyisi yok” demek, dedirtmek için adeta şaha kalktılar. Bir bölüm liberal de hâlâ yaşananlardan hiç bir sonuç çıkarmamış olduğunu göstererek, bir kez daha “şöyle böyle, fakat yetmez ama evet diyorum” demeye başladı. Hep bir ağızdan Kürt hareketine verip veriştiriyorlar. “Çekilmeyi neden durdurdular” “Bunlar zaten samimi değildi” “Sen dur, Öcalan onlara dersini verecek” “Zaten yaşlıları, hastaları ve iş yapamaz durumdaki gerillayı çektiler” gibi akla ziyan daha bir çok şey gündeme getiriliyor. 2012 yılının Ekim ayından bu yana yapılan görüşmeler bir yılını dolduruyor ve orta yerde Kürt sorunun eşit haklara dayalı demokratik ve barışçı çözümünde atılan kalıcı bir gelişme bulunmuyor. Ne bir yasa ne bir düzenleme ne de atılan fiili adım var. Çekilmeyi yasal düzenlemeye bağlamak yerine “cehennemin dibine gitsinler” mealinde lafları edenler de kendileriydi. KCK’nin “çekilmeyi durduruyoruz” açıklamasını doğru okumak ve sonuçlar çıkararak, ipe un sermekten vazgeçip, adımlar atmak yerine; 13 yıldır İmralı’da hapis olan PKK lideri Öcalan’ın KCK’ye çıkışacağını, “bu çekilmeyi durdurma kararı da nereden çıktı” diyeceğini bekleyenler umduklarını bulamadılar. Kürt sorunun çözümü, hak ve özgürlüklerin beklemeden tanınmasıyla yoluna girecektir. Ve Öcalan, Hükümetin tavrından dolayı KCK’nin çekilmeyi durdurmasını doğru bulduğunu açıkladı. Aktarılana göre, “ateşkesin devam etmesi halinde barış arayışını sürdürebileceklerini” belitti. Öcalan’ın, “yeni bir formata ihtiyaç var” diyerek, “sürecin diyalogdan, müzakere aşamasına çıkarılması gerekir” dediği açıklandı. Yani artık Kürtlere yüklenip, top sektirme dönemi bitiyor. Aylardır “üzerinde çalışıyorum” diyerek kamuoyundan sır gibi saklana “demokratikleşme paketi”nin Öcalan ile müzakere edilmediği de anlaşıldı. Şimdi paketin açıklama süresi uzatılarak, sözüm ona üzerinde yeniden çalışacaklar. Ne halkla paylaşılan, ne muhalefetle müzakere edilen, ne Öcalan ile, BDP ve KCK ile paylaşılan ama Kürt sorununu çözecek demokratikleşme paketinin memleketi demokratikleştireceğine inanmamızı istiyorlar. Ne güzel! Kürt sorununu çözmekle de kalmayacak, Türkiye’yi demokratikleştirecek, Alevileri demokrasiye boğacak, eşi menendi görülmemiş bir demokratikleşme paketi” yapacaklar. Bu palavralara halkın karnı tok! Öcalan’ın yaklaşımı, KCK’den yapılan açıklamalar ve birçok başka gelişme, Kürt siyasi hareketinin AKP’den beklenti içine girmeden demokratik hak ve özgürlüklerin kazanılması ve çözüm için mücadeleyi yayarak yükselteceğini gösteriyor. Kimse, Hükümetin seçim yatırımına yönelik oyun dolu politikalarını elleri bağlı izlemeyecek. Hiçbir beklentiye girmeden ve beklenti yaratmaya çalışanlara prim vermeden mücadeleyi yükseltmenin zorunluluğuna dikkat çekiliyor. Tüm bu gelişmeler, Türkiye’nin her tarafında, ezilen ve sömürülen tüm kesimlerden mücadelenin daha da yükseldiği bir döneme denk geliyor. Dolayısıyla önümüzdeki günler birleşik mücadele ateşinin daha da yükseldiği günler olacak.  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ender İmrek Arşivi