"Ulusal Kurtuluş Savaşını başlatmak zorundayız"

"Ulusal Kurtuluş Savaşını başlatmak zorundayız"
"Ulusal Kurtuluş Savaşını başlatmak zorundayız"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuşuyor. KILIÇDAROĞLU ÇAĞRI YAPTI Grup toplantısında "Yeniden ulusal kurtuluş savaşını başlatmak zorundayız" diyen Kemal Kılıçdaroğlu şu sözleri ile çağrısını yaptı; "Hiç bir zaman ne inanç ayrımı ne de kimlik ayrımı yapmadık. Anayasası askıya alınmış bir devlet var, parlamentosu yürütmenin baskısı altında, yargı yürütmenin kontrolü altında. Dolayısıyla bu süreç biraz daha hızlanarak giderse halkın direnme hakkı ortaya çıkacaktır." İşte Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satırbaşları; Önümüzde karamsar bir tablonun olduğunu biliyorum. Ama unutmayın bu insanlar bizlerin babaları dedeleri en zor koşullarda milli mücadele verdiler. Ayrılık gayrılık yoktu onlarda. Tek amaçları vardı bizlere güzel bir ülke bırakmak. Onlar amaçlarına ulaştılar. ANAYASADAN KAYNAKLANAN SORUNLARIMIZ VAR Anayasa. Nedir Anayasa. Devletin çatısını çizen temel belgedir. Devlette hangi kurum nasıl çalışacak bunları belirler. Bizim anayasadan kaynaklanan sorunlarımız var mı. Var. Çözülmeli mi, elbette. Anayasa halkın oyları ile belirlendiği için herkes yasalara uygun görevini yapmak durumundadır. Anayasa bütün ülkelerde temel belgedir. Herkes ona uymak zorundadır. Anayasa bir kişinin egemenliğine asla izin vermemiştir. Güçler ayrılığı vardır. MİLLETVEKİLİNİ MİLLETİN KENDİSİ SEÇMELİ Gelelim Türkiye’nin gerçeğine. Uygulama nedir. Yasama organıyla başlayalım. TBMM. Az önce Davutoğlu diyor ki: CHP’nin Türkiye’nin gündemine ilişkin hiçbir sözü yoktur. Hayatımda bu kadar yalan söyleyen bir adam görmedim. Açık net söylüyorum sen de duy abin de duysun. Milletvekilini milletin kendisi seçmeli. Adam gibi çağrı yapıyorum: Millete güveniyorsan, siyasi parti yasasını değiştirirsin demokrasiyi getiririz. Vesayet altında Başbakanlık yapılamaz. Gel siyasi partiler yasasını değiştirelim, önseçimi şart koşalım. Yasama organı yürütmenin vesayeti altındadır. Böyle bir tablo olamaz. Yüce Divan oylamasında vicdanıyla oy verenlere hain dediler. Asıl hain sizsiniz. YARGIYI SİYASALLAŞTIRDILAR Yargıyı siyasallaştırdılar. Bir yargıcı siyasi kimliğiyle tanımladığınız andan itibaren o hakime kim güvenir. Bunu bu hala kim getirdi. Adalet önemli bir kavramdır. Adaleti dağıtacak kişinin namuslu insan olması lazım. Vicdanının sesini dinleyip öyle karar vermesi lazım. Siyasal, dinsel inancına göre karar verirse adalet dağıtamaz.   İstediği gibi karar vermiyorlar diye şimdi kendi değiştirdiği yargı sistemini beğenmiyor. Yasama organı için ne diyorlardı. Çıktı dedi ki milletvekillerine tuzluk. Ben de kendilerine tuzluk denen AKP grubuna seslendim. Milletvekillerine itiraz edin dedim. Bu ne denir. Yasama organı yürütmenin iradesi altında demektir. Son yolsuzluk olaylarından 50’ye yakın AKP vekili yolsuzluk vardır gitsin Yüce Divan’a. Yanında oturan “hain” dedi “onları temizleyeceğiz” dedi. Aslında “hain” diyen yasamaya hainlik yapıyor. ULUSAL KURTULUŞ SAVAŞINI BAŞLATMAK ZORUNDAYIZ Yeniden ulusal kurtuluş savaşını başlatmak zorundayız. Hiç bir zaman ne inanç ayrımı ne de kimlik ayrımı yapmadık. Anayasası askıya alınmış bir devlet var, parlamentosu yürütmenin baskısı altında, yargı yürütmenin kontrolü altında. Dolayısıyla bu süreç biraz daha hızlanarak giderse halkın direnme hakkı ortaya çıkacaktır. Sizin dininiz imanınız nasıl? Vallahi merak ediyorum. CHP iktidarında, benim başbakanlığımda Ortadoğu'ya barış ve huzur gelecek. Hiç kimsenin burnu kanamayacak.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.