DEM Parti Meclis üyeleri: Kürt her şey oluyor, ama Kürt olamıyor
BEKİR ŞAHİN
MERSİN- Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi'nde DEM Partili Belediye Meclis üyeleri, gündem dışı söz alarak, Akdeniz Belediyesi Eş Başkanları ve belediye meclis üyelerinin haksız ve hukuksuz şekilde gözaltına alınarak tutuklandığını, halkın iradesinin gasp edilerek kayyım atandığını, bunu asla kabul etmediklerini ifade ettiler.
AKP hükümetinin seçimle alamadığını darbeyle, zulümle, zorbalıkla aldığına dikkat çeken meclis üyeleri “Arkadaşlarımız çağrılsaydı gider ifadelerini verirlerdi. Bu yapılmayarak algı yaratmak için sabah erken saatlerde belediyenin etrafı polislerle, tomalarla ablukaya alınarak, insanlar belediyeye sokulmadı” diyerek tepki verdiler.
BU YAPILAN HALK İRADESİNE AÇIK BİR SALDIRIDIR
Büyükşehir Meclisinde DEM Partililer tek tek söz alarak Akdeniz Belediyesi Eş Başkanları Hoşyar Sarıyıldız ve Nuriye Arslan ile meclis üyelerinin tutuklanmasını ve iradenin gasp edilerek belediyeye kayyım atanmasını sert dille eleştirip protesto ettiler.
DEM Parti Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Feride Aslan Bilgiç, bu sabah bir zulme daha tanıklık ettiklerini belirterek, “Haksız Hukuksuz kayyımlar zincirine bugün Akdeniz Belediyesi ve ardından da Beşiktaş Belediyeleri eklenmiştir. Eş başkanlarımız ve 4 değerli meclis üyelerimizin tutuklandı. Bu yapılan halk iradesine açık bir saldırıdır. Halkın seçme ve seçilme hakkına açıkça bir saldırıdır. Demokrasiye inan hiç kimse bunu kabul edemez. Eğer bir ülkede demokrasi yoksa, hak hukuk adalet yoksa, orada darbe rejimi vardır.
Bir yandan barıştan söz edeceksiniz, diger yanda halkın iradesi ile seçilenlerin iradesini gasp ederek kayyım atayacaksınız. Bunu asla kabul etmiyoruz. Bu ülkede Kürt düşmanlığı bir devlet politası haline geldi. Tarih zalimlerin zulmü ile değil, halkların direnişleri ile anılacaktır.
Suçlamalar çok komik. Belediyeye terörle iktisablı personel alınmış. Oysa 9 ay oldu belediyeye tek bir işçi alımı yapılmadı.Suçlama yapılan dosyada meclisteki konuşmalarımızın içerisinde bazı cümleler cımbızlanarak hedef gösteriliyoruz. Yine bir başka komiklik birisi CİMER’e şikayet etmiş bunun üzerine soruşturma ve tutuklama yapılıyor. CİMER’e binlerce şikayet iletiliyor. Orası bir yargı organı değilki” dedi.
KÜRT HER ŞEY OLABİLİYOR AMA KÜRT OLAMIYOR
AKP ve MHP sıralarında, darbe sözüne karşı eleştiri gelirken, "Kürtler bu ülkede her yerde var" diyerek, yapılan eleştirilerin haksız olduğuna ifade etmeleri üzerine tekrar söz alan meclis üyesi Feride Aslan Bilgiç “Bu ülkede Kürt her şey olabiliyor ama Kürt olamıyor. Kürdün oyuna, iradesine saygı yoktur.
2016'da gözaltına alınan, tutuklanan belediye başkanı 8 ay sonra beraat ediyor ama görevine dönemiyorsa bunu nasıl açıklayacağız? Akdeniz'deki meclis üyesi arkadaşımızın gözaltına alınma gerekçesi meclisteki konuşmasıydı. Peki bu Kürt sorunu değil de nedir? Dolayısıyla bu tutuklamalar hukuki değil, siyasi operasyon. Bunlardan bir an önce vazgeçilmesini talep ediyoruz" diye konuştu.
KAYYUMA KARŞI ÇIKMA ÇAĞRISI
CHP'li Meclis üyesi Hülya Ayhan Keskin de, kayyum atama ile ilgili kanuni düzenlemenin darbe girişim sonrası 2016'da FETÖ terör örgütünün tüm mal varlıklarına el konulduğu ve bunun hesabının halen verilmediğini açıkladı. Kanun ilk çıktığı zaman Türkiye'de ekonominin çok kötüye gideceğini söylemiştik. Çünkü büyük iş adamları bu ülkede sermayenin güvencesiz olduğunda kaynaklı sermayelerini yurtdışına götüreceklerini düşünüp, sonraki aşamalarda ülkenin çok fazla ekonomik sıkıntı yaşayabileceğinin değerlendirmelerini yapmıştık. İktidar bu kanunu daha sonra kendisi için kullanmaya başladı. Sabah uyandıklarında büyük işadamlarının mal varlıklarına da el konulabilir. Herkesi bu kanuna karşı çıkmaya çağırıyorum" diye konuştu.
HERTÜR ZORLUĞA RAĞMEN HAKLI MÜCADELEMİZDEN VAZGEÇMEDİK
CHP'li Meclis Üyesi Sibel Tamaç, Akdeniz belediye başkanları ve meclis üyelerinin haksız, hukuksuz bir şekilde gözaltına alındığını belirterek, "Melis üyesi arkadaşımızın tutuklama gerekçesinde mecliste yaptığı konuşma gösterilmiş. Gizli tanık beyanıyla ortada hiçbir somut suç yokken belediye eş başkanlarımıza yönelik ithamlar var. İçeride bir tiyatro oynandı ve sabaha karşı sonuç bekliyorduk ama arkadaşlarımız tutuklandı. İstediğiniz kadar belediyelerimize kayyum atayın, arkadaşlarımızı tutuklayın, asla pes etmeyeceğiz.Biz faili meçhulleri de gördük, dilimiz, kültürümüz yok sayıldı ama biz asla haklı mücadelemizden vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz çünkü davamız haklı. Bizi korkutacaklarını bizi yıldıracaklarını asla düşünmesinler. Biz halkların kardeşliği şiarındanda vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu. .
MESNETSİZ İDDİALARLA TUTUKLANDILAR
CHP'li Meclis üyesi Mehmet Halil Demir de, avukat olduğunu ve ifade tutanaklarından Akdeniz'e yapılan operasyonla ilgili bilgi sahibi olduğunu söyleyerek, "Seçimden hemen sonra başlatılan soruşturma soyut, mesnetsiz iddialardan oluşmakta. Gece biz adliyede bekledik, dosyaların içeriğinden anladığımız kesinlikle içi boş bir soruşturma. Tamamen kayyum atamaya gerekçe oluşturulmuş. Kılıf uydurmaya çalışmışlar. Bizim eş başkanlarımız ve meclis üyesi arkadaşlarımız ne bir hırsızlık ne de bir yolsuzluğa bulaşmıştır. Eş başkanlar ve meclis üyesi arkadaşlar bizim onurumuzdur" ifadelerini kullandı.
KAYYIM İÇİN SOYUT GEREKÇE YARATIYORLAR
CHP'li Meclis Üyesi Ayşe Aydoğan da, 2016'da kayyum darbesinin mağdurlarından biri olduğunu anımsatarak, şunları söyledi: "2014'de HDP'den meclis üyesi seçildim. Aralık ayında gerekçesiz gözaltına alındık ve kayyum atandı. 8 ay sorgusuz sualsiz tutuklu kaldık. 2017 yılının Temmuz ayında ilk çıkarıldığımız mahkemede serbest bırakıldık ve ikinci mahkemede beraat ettik. Bugünkü başkanlar ve meclis üyeleri ile aynı şekilde suçlandık. 8 ayın sonunda amaç yine bizi tutuklamak değil, kayyum atamak için gerekçe yaratmaktı. O gerekçeyi bugünde görüyor ve şiddetle kınıyoruz. Arkadaşlarımızın hiç birisi uzun tutukluluk süresi alsalar bile sonuçta beraat edeceklerdir.”
SEÇİLMİŞ İNSANLARIN REHİN ALINDIĞI BİR SÜREÇ YAŞIYORUZ
DEM Parti Mersin Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Hıdır Berk yaptığı konuşmasında AKP iktidarının seçimle alamadığını zulümle, zorbalıkla darbe ile aldığını belirterek, konuşmasında şunlara dikkat çekti:
“Akdeniz Belediyesi’ne hukuksuz bir şekilde kayyum atandı. Yine bildiğiniz ve sık sık tecrübe ettiğimiz üzere bu operasyonlar hukuk, adalet, hakkaniyet için değil, tamamen siyasal amaçlar ile yapılmakta. Siyasi faaliyetlerin kriminalize edildiği seçilmiş insanların adeta rehin alındığı bir süreci yaşıyoruz. Bizler bu zulmü , hukuksuzuluğu dün kabul etmedik, bugün de yarın da kabul etmiyoruz. Yaşanan bu hukuksuzluğu, bizler görüyoruz. Akdeniz’in çıplak ayaklı çöp toplayan çocuğu da görüyor. Hakkını yediğiniz Arap görüyor, keçisine göz diktiğiniz yörükte .Alevisi, sünnisi, işçisi, emekçisi, yoksulu herkes sizin gerçek yüzünüzü görüyor. Bize yaşattığınız bu hukuksuzluğu elbette meşru zeminde hesabını mutlaka soracağız. Bir çift sözümüz de organize edilmiş bütün bu kötülükleri seyredenlere. Bütün bu olan bitenleri görüp susuyor veya oturduğunuz makamın sorumluluğu gereği iki cümle kurup kınayamıyorsanız, siz de bu kirli çarkın dişlilerinden birisiniz” diyerek tepki verdi.www.yenicizgihaber.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.