Teknik tekstil üretiminde kullanılan dokunmamış kumaşın yüzde 95’i Gaziantep’ten
Korona virüs nedeniyle zorlu bir dönem geçiren Gaziantepli tekstil üreticileri, Haziran’da toparlanma
sürecine girdi. Türkiye’de teknik tekstil alanında kullanılan dokunmamış kumaşın yüzde 95’inin kentte
üretildiğini ifade eden Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) Koordinatör Başkanı Ahmet Fikret Kileci,
tekstil ürünlerinin kalitesinin de arttığını söyledi.
Korona virüs nedeniyle 2020’nin Mart, Nisan ve Mayıs aylarında zorlu bir dönem geçiren Gaziantepli
tekstil üreticileri, Haziran’da toparlanma sürecine girdi. Bu toparlanmada teknik tekstil yatırımlarının
da payı bulunuyor. Bu yatırımlarla birlikte Türkiye’de teknik tekstil alanında kullanılan dokunmamış
kumaşın yüzde 95’inin kentte üretildiğini ifade eden Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) Koordinatör Başkanı Ahmet Fikret Kileci, tekstil ürünlerinin kalitelerinin de arttığını söyleyerek,
“Bugün biz geçmişteki Avrupa ülkelerinin yerini aldık ve birçok ülke arasında öne çıkıyoruz. Tekstil
ürünlerimiz, dünyanın her yerine ihraç ediliyor.” dedi.
Türkiye tekstil ihracatının yaklaşık yüzde 25’inin yapıldığı bölgede pandemi boyunca zorlu bir dönem
geçiren tekstil üreticileri, kısa sürede şartlara ayak uydurarak üretimde ve ihracatta eski
performansını yakaladı. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan GAİB Koordinatör Başkanı Ahmet Fikret
Kileci, pandemi döneminde Gaziantep’te teknik tekstil üretimi ve yatırımlarının iki katına çıktığını
belirterek, “Pandemi döneminde tekstilin belli bir bölümü ciddi bir düşüş yaşadı. Diğer yandan teknik
tekstil yatırımları ise ivme kazandı. Tabii teknik tekstil tamamen tekstilin yerine geçti demek doğru
olmaz. Daha önce de ifade ettiğimiz gibi pandemi öncesinde tekstilde görmeye alıştığımız yüksek
ihracat rakamlarında yaşanan kısa süreli bir düşüşten sonra önceki performansın yakalanması uzun
sürmedi. Burada pandeminin bize kattığı ise artan teknik tekstil yatırımları oldu” dedi.
“Teknik tekstil çok önemli bir ivme kazandı”
Tekstil üreticilerinin pandemi döneminde zorlu bir süreç geçirdiklerini ancak kısa sürede ihtiyaca
yönelik bir dönüşüm sağlayarak üretim yapmaya devam ettiklerini ifade eden GAİB Koordinatör
Başkanı Fikret Kileci, “Pandemi sürecinde lüks tüketimde ciddi anlamda bir gerileme oldu. Çünkü insanların tüketim alışkanlıkları değişti. Bir şekilde öncelikler sıralaması değişmeye başladı. İnsanlar
daha rahat tüketilebilen ürünlere yöneldi. Lüks tüketim ikinci üçüncü plana düştü. Bu nedenle
tekstilin belli bir bölümü çok ciddi dip yaptı. 2020 yılının Mart-Nisan-Mayıs aylarında yüzde 50 ila
70’lere varan düşüşler yaşadık. Ama sonrasında bu durum yavaş yavaş artıya döndü. Gaziantepli
tekstil üreticisi kısa sürede bu durumun farkına vardı ve üretimine yön verdi. Böylece kentimiz burada
da ön plana çıkarak ihracatta artıya geçmeyi başardı” ifadelerini kullandı.
“Teknik tekstil üretiminde kullanılan dokunmamış kumaşın yüzde 95’i Gaziantep’ten”
Türkiye’de teknik tekstil üretiminde kullanılan dokunmamış kumaşın yüzde 95’inin Gaziantep’te
üretildiğini ifade eden Kileci, “Tekstil sektöründe kişisel koruyucu ekipman tarafı bu süreçte en önemli artılarımızdan bir tanesiydi. Bu konuda kendine yetebilen 2 ülke var. Bir tanesi Çin, bir diğeri
Türkiye. Türkiye’yi de bu alanda öne çıkaran Gaziantep. Teknik tekstil üretiminde kullanılan
dokunmamış kumaşın yüzde 95’i Gaziantep’te yapılıyor. Geçtiğimiz süreçte teknik tekstil yatırımları
minimum yüzde 70 ila 80 arttı. Bizim bundan önce aylık 500 ton olan meltblown üretimimiz şuanda 2
bin 500 tonlara yaklaştı. Yine 20 bin ton olan spunbond ve spunlace üretimlerimiz en az iki katına
çıktı” dedi.
“Tekstil ürünlerimiz, dünyanın her tarafında özellikli yerlerde satılıyor”
Kileci, Gaziantepli tekstil üreticilerinin katma değerli, modern, çevreci, sağlıklı ürünler üretmek suretiyle Avrupa ülkelerinin yerini aldığını belirterek, “Standart bir ürün ile rekabet şansınız bulunmuyor. Katma değerli, modern, çevreci ve sağlıklı ürünler üretmek zorundayız ki biz de bu yolda ilerliyoruz. Şuanda Türkiye tekstil sektöründe en önemli üretim kaynağı organik ürünler, geri dönüşümden elde edilen ürünler. Biz bunlarla zaten rakiplerimizin ciddi anlamda önüne geçiyoruz. Coğrafi konumumuz ve üretim hızımızdan kaynaklı birtakım avantajlarımız var. Bunları da çok iyi kullanarak birçok ülkenin önüne geçiyoruz. Şu hususu özellikle vurgulamak istiyorum. Kilosu bir dolarlık maldan 100 milyon dolarlık satacağımıza, kilosu 10 dolarlık maldan 50 milyonluk satalım. Bu çok daha katma değerli ve önemlidir. Önemli olan oradaki birim fiyatı yükselterek, çok daha fazla katma değer elde etmektir. Bizim esas olarak yapmamız gereken budur. Tekstilciler olarak bugün Çin’deki büyük montanlı üretim firmalarıyla yarışmamalıyız. Çünkü onların kulvarları farklı. Geçmişte biz onların yerindeydik. İtalya, Fransa, Almanya gibi ülkeler de bizim yerimizdeydi. Ama bugün biz geçmişteki Avrupa ülkelerinin yerini aldık ve öne çıkmaya başladık. Tekstil ürünlerimizi dünyanın her tarafına, özellikli yerlere satabiliyoruz. Bugün Çin, Hindistan, Pakistan’ın ürünleri sepette satılır yani basic ürün ağırlıklı üretim yapılır. Biz ise basic ürün sınıfından çıkıp; kaliteli, katma değerli, çevreci, doğal ve moda ürünlere yönelmeliyiz, ki tekstilciler olarak şuanda bunu yapıyoruz” şeklinde konuştu.
“Pandemi, ev tekstili ve kıyafetlerin satışını artırdı”
Pandemi, ev tekstili ürünlerinin ve kıyafetlerin daha sıklıkla değiştirilmesine neden olduğu için satışların arttığını ve Gaziantepli tekstilcilerin bu konuda önemli bir mesafe kat ettiğini ifade eden Kileci, “Gaziantep önderliğinde bölgemiz, Türkiye tekstil ihracatının yaklaşık yüzde 25 ila 26’sını yapıyor, hatta bazen bu rakam yüzde 27’lere de çıkıyor. Bu anlamda çok iyi bir noktadayız. Bundan sonra da bu şekilde devam edeceğine inanıyoruz. Fakat bir öz eleştiri olarak şunu söylemek gerekir ki, Gaziantep daha çok iplik ve kumaş üretimine ağırlık veriyor. Lüks tüketimin ciddi düşüşe geçtiği göz önüne alınırsa ev tekstili tarafına ağırlık vermemiz gerektiği aşikâr. Hiç kimse gidip takım elbise almıyor ama havlusunu çok daha sık değiştiriyor. Eskiden bir havlu haftada bir yıkanıyorsa şimdi her gün yıkanıyor. Bu sebeple bu alanda tüketim arttı ve biz de bu konularda ciddi anlamda mesafe kat ettik” diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.