Sıcak havaların insan psikolojisi üzerinde etkileri
Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Psikiyatri Anabilim Dalı Uzman Psikoloğu Tuğçe Denizgil Evre,
canlılar üzerinde stres oluşturan etkenlerden biri olan aşırı sıcak havaların, nefes alma ve kalp atım
hızında artış gibi bedende meydana getirdiği değişimlerin, panik bozukluk yaşayan hastalarda panik
atakları tetikleme, depresyonu olan hastalarda ise stresi ikiye katlayarak keyifsizlik ve mutsuzluk
durumları oluşturabilme gibi etkileri olduğunu söyledi.
“Stresi kabaca, organizmanın uyum kapasitesini etkileyen etmenlere ve yaşanılan değişime uyum
sağlama tepkisi olarak tanımlayabiliriz.” diyen Tuğçe Denizgil Evre, bu bağlamda, artan sıcaklık
ortalaması ile nemin beden üzerinde halsizlik, kalp çarpıntısı, ateş basması, yüksek tansiyon gibi
istenmeyen sorunlara neden olmasının yanı sıra, insan psikolojisini de yakından etkilediğini bildirdi.
“Hava sıcaklıklarındaki artış uyku bozukluklarına neden olabiliyor”
Sıcak havalarda uyku problemlerinin de sıkça karşılaşılan sorunlardan biri olduğunu belirten Evre,
yetersiz uykunun, bitkin ve yorgun hissetme ile tahammülsüzlüğü de beraberinde getirebildiğini ifade
etti. “Yaz aylarında yaşanan önemli psikiyatrik yakınmalardan biri de uykusuzluktur.” diyen Evre şöyle
devam etti; “Buradaki en önemli faktör ise uykusuzluğun bipolar hastalığının, aşırı neşeli, haraketli vb.
manik dönemi tetikleyebilmesidir. Ayrıca uykusuzluk gün içerisinde huzursuzluk, sinirlilik, tahamül
edememe ve gerginliğe de yol açabilmekte, bu da gerek duygusal, gerek sosyal, gerekse profesyonel ilişkilerde yıpranma ya da bozulmaya yol açabilmektedir” dedi.
Artan sıcaklıklar ruhsal hastalıkları tetikliyor
Artan yaz sıcakları nedeniyle açık havada gerçekleştirilen aktivitelerin sekteye uğraması ya da
azalmasının söz konusu olduğu durumlarda da kişilerde huzursuzluk halinin yaşanabileceğini söyleyen
Evre, bir diğer önemli sorunun ise dikkat gerektiren işleri sürdürmede yaşanan olumsuz etkilenmeler
olduğunu belirtti. “Hava sıcaklığındaki artışlar özellikle ruhsal hastalıklar içinde en çok anksiyete
bozukluklarına neden olabilmektedir.” diyen Evre, nem oranındaki artışların ise panik bozukluğu
olanlar için huzursuzluk hissi oluşturduğu, bu kişilerin atak geçirme sıklığının da bu bağlamda
artabildiğini ifade etti. “Yaz ayları çoğu kişi için rahatlama, deniz ya da tatil demekken, aynı zamanda
kişilerde öfke denetleme sorunlarının da artış gösterebileceği bir dönemdir.” diyen Evre, yapılan
araştırmaların, birçok toplumsal olayın yaz dönemine ya da sıcak havalara denk geldiğini, suç işleme oranlarında ise yine bu dönemde artış yaşandığını gösterdiğini bildirdi. Birçok kişinin tatile çıktığı
zaman alkol ya da madde kullanımını artırabildiğini kaydeden Evre, tatil döneminin, bağımlı kişiler ya
da tedavi süreci devam eden hastalar için alkol ya da maddeye kolay ulaşmak açısından oldukça riskli olabileceğini söyledi.
Hava sıcaklıklarının olumsuz etkilerinden korunmak için öneriler
Evre, yaz mevsiminde sıvı tüketiminin yeterince olmadığı zamanlarda aşırı terleme nedeniyle vücut
elektrolit dengesinin bozulabileceğini, halsizlik, yorgunluk, iştah kaybı, isteksizlik hissi yanında çabuk
öfkelenme gibi davranışların artabileceğini söyleyerek şu önerilerde bulundu; “Yaşanabilecek olumsuz
etkileri en aza indirgemek amacıyla yaz aylarında sıvı tüketimine daha çok dikkat edilmesi
gerekmektedir. Sıcak havalarda tercih edilecek rahat kıyafetler, vücudu daha konforlu hissettirip,
stresi azaltabilir. Hissedilen sıcağın etkilerini azaltmak ve uyum sağlamak öncelikli hedefimiz
olmalıdır. Sürekli negatif otomatik düşüncelere odaklanmak, yaşanılan stresi artıracağından, kişiler
için temel amaç stresi kontrol etmek olmalıdır. Ayrıca akşam saatlerinde keyif alınabilecek zamanlar oluşturulmalı, gün içinde sıcaklardan dolayı ket vumak zorunda kalınan aktiviteleri gerçekleştirmeye
özen gösterilmelidir” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.