Mersinli kadınlar; “Feray'ın katili aramızda tehdit ve tehlikedir tutuklansın”

MERSİN-YENİ ÇİZG;  Mersin’de üniversite son sınıfta okurken, kaldığı evde o sırada polis olan Fatih Burak Aykul tarafından öldürülen, 23 yaşındaki Feray Şahin, ölümünün 3. yılı nedeniyle anma etkinliği gerçekleştirildi. Baro Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, Feray’ı başarıları ile eserleri ile anmamız gerekirken, maalesef ölümü ile anıyoruz. Bu çok üzücü katlanılmaz bir acı. Katilin hak ettiği en ağır cezayı almasını istiyoruz” dedi. CHP İl Kadın Kolu Başkanı Gülşah Yıldırım Genç, Mezitli Kadın kolu Başkanı Aslı Melekoğlu’da “Kadın cinayetleri durmak bilmiyor katiller ödül gibi cezayla sokakta. Feray ne ilk nede son oldu. İstanbul Sözleşmesi yaşatır biran önce uygulansın” diye ifade ettiler.

Mezitli ilçesinde Feray Şahin Parkında düzenlenen Feray Şahin anma etkinliğine Baro Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, Mezitli Belediye Başkan Yardımcısı, CHP İl Kadın Kolu Başkanı Gülşah Yıldırım Genç, Mezitli İlçe Kadın kolu Başkanı Aslı Melekoğlu, İHD Şube Başkanı Hakkı Demir,  çoğunluğu kadın yurttaş katıldı.

Baro Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, Feray’ın ölümünün büyük acı ve üzüntü verici olduğunu belirterek ailesine sabır diledi. Başkan Yeşilboğaz, artan kadın cinayetine karşı hükümetin derhal adım atmasını ve İstanbul Sözleşmesi gibi etkin yasaların derhal uygulamaya konması gerektiğini söyledi. Feray  Şahin’in ünlü bir mimar olarak uluslararası başarı ödülleri ile anmak varken maalesef onu ölümü ile anıldığı parkta isminin yaşatıldığını belirterek, “Bunlar çok üzücü gencecik bir öldürülüyor katili sokakta geziyor. Böyle bir adalet olmaz. Biz bu davanınım takipçisiyiz” dedi.

Ortak basın açıklamasını okuyan CHP Mersin İl Kadın Kolu Başkanı Gülşah Yıldırım Genç,

Feray’ın ailesi, tam 3 yıldır öldürülen kızları için adalet artığını belirtirken, şuana kadar adaletin hiç yanlarında olmadığını söyledi.

Mersin’de üniversite son sınıfta okuyan 23 yaşındaki FERAY ŞAHİN, 3 yıl önce bugün suçsuz, savunmasız ve masum olduğu halde öldürüldüğünü söyleyen Genç şöyle devam etti;

“Feray, ne yazık ki kadın cinayetlerinin ne ilki, ne de sonuncusu oldu. Feray; hayalleri olan, bir evin tek kızıydı. Bin bir güçlükle ailesi tarafından okutulan ve 23 yaşına kadar büyütülen, üniversite son sınıfa kadar yükselen gencecik, pırıl pırıl, hümanist, sosyal, yardım sever, cıvıl cıvıl bir kızdı. Maalesef genç yaşta öldürüldü.

Cinayet sırasında delillerin birçoğu yok edilmişti, bazıları da eksik toplanmıştı. Ancak Adli Tıp’ın Feray’ın uzaktan atışla öldürüldüğü raporuna ve katilin DNA’sının Feray’ın tırnakları arasında çıkmasına rağmen, katil indirimli komik ceza ile sokağa salı verildi. Bu facia karar aileyi yeniden öldürdü.

Kızlarının acısı biryana Aile tam 3 yıldır ADALET arıyor. Katil 2019 yılı Ocak ayından buyana sokakta. Cinayetin dosyası 17 aydır YARGITAYın tozlu raflarında bekliyor.

Bunun neresi hak, hukuk, adalet?

Olayın en acımasız, en vicdansız kısmı ise birçok kadın katili gibi Feray’ın katili Fatih Burak Aykul’da, maalesef verilen indirimli, ödül gibi cezayla bugün aramızda ve hiçbir şey olmamış gibi geziyor. Katil belki de yeni katliam için, genç bir kızı öldürmek için her an bir fırsat kolluyor. Bu sorumluluğu kim alıyor?  Kim bu katili koruyan? Hani yasalar önünde herkes eşitti. Bu yasa katili korumak için mi var?

Adalet Bakanı diyor ki, “Elbette giden canlar geri gelmiyor ama yapanın yanına kar kalmayacağı, hem bu dünyada hem de öte dünyada yanına kar kalmaması gerektiği ve cezaları neyse çekmesi hepimizin ortak dileğidir. Temel yaklaşımımız kadına şiddete sıfır tolerans ve bu konuda hiçbir şekilde hata ve özensizliğin asla olmaması gerekir. Hatta bu tür suçta sıfır tolerans ve terör suçu kapsamında değerlendirilmeli. Dili kimliği düşüncesi ne olursa olsun” diyor.

O zaman soruyoruz Adalet Bakanına, gencecik Feray’ı, katleden KATİL 20 AYDIR  SOKAKTA. Bu Katil daha ne zamana kadar böyle gezecek, ne zaman işlediği cinayetin cezasını çekecek.

Gencecik bir kız öldürülüyor, dosyası tam 17 aydır YARGITAY ’da bekliyor,  katil sokakta.

O katile ağırlaştırılmış müebbet ceza istiyoruz. İşlediği cinayetin cezasını çeksin istiyoruz.

Gereği yapılsın yeter artık.

Geciken adalet adalet değil?

Türkiye’de artarak devam eden kadına yönelik cinayet ve şiddet olayları olağanlaşırken, en kötüsü de meşrulaştırılıyor. Suç işleyenin yanına kalıyor, ölen canların hesabı sorulamıyor, analar ağlıyor. 

Bu ülkede yaşayan kadınlar her an, evde, sokakta, iş yerinde, okulda erkek şiddeti ile karşı karşıya kalıyor. Bizler en temel hakkımız olan yaşam hakkımızı savunuyoruz ve isyanımızı haykırıyoruz.

 “Yeter artık” diyoruz. Kadın cinayetlerini önleyici politikalar geliştirilsin ve şiddeti önlemeye dair var olan yasalar uygulansın. Kadın cinayetlerinde “haksız tahrik indirimi, “iyi hal indirimi ”uygulamalarından vazgeçilsin.

Katiller değil, kadınlar korunsun istiyoruz.

Cinayeti, şiddeti, tacizi meşrulaştırmayın.

Tüm yurtsever kardeşlerimiz, analar, bacılar, kardeşlerimiz, bizim başımıza gelmez demeyin, yaşanan cinayetlere sesiz kalmayan, bizim gibi ailelere destek olun sizlerin desteğini önemsiyoruz.  

Bizler yaşamak istiyoruz.

Kadınlar hayatı istiyor.

Yeter artık FERAYlar ölmesin.  YENİ ÇİZGİ