KESK Urfa Dönem Sözcüsü Salar “OHAL komisyonu Anayasaya aykırı, derhal lağvedilsin”

KESK Urfa Dönem Sözcüsü Salar “OHAL komisyonu Anayasaya aykırı, derhal lağvedilsin”
KESK Urfa Dönem Sözcüsü Salar “OHAL komisyonu Anayasaya aykırı, derhal lağvedilsin”
Ş.URFA-YENİ ÇİZGİ; Şanlıurfa KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü SES Şube Eşbaşkanı Eylem Salar, 15 Temmuz’da yapılan darbe girişimi ezilenlerin, emekçilerin yıllardır büyük bedeller ödeyerek elde ettikleri demokratik kazanımlara yönelik gerçekleştirildiğini ileri sürerek, “20 Temmuz sivil darbesi sonrası OHAL Kararnameleri ile de OHAL döneminde bile askıya alınamayacak olan ve anayasanın 15. maddesinde güvence altına alınan temel hak ve özgürlükler çiğnenmiş, darbe girişimi her tür anti demokratik uygulamanın bahanesi haline getirilmiştir. Komisyon oluşum şekli, yetkisi ve aldığı kararlar itibariyle mevcut anayasamızın başta 6., 10., 70., 90. ve daha birçok maddesine aykırılık içermektedir. İhraç edilenler kendileri hakkında yapılan asılsız ihbarlar, istihbarat bilgileri ve “kurum kanaatinden” de bihaber durumdalar” dedi. Komisyonun kararlarında da sabit olduğu üzere KESK’lilerin ihraçlarının ana nedeni anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan sendikal eylem ve etkinliklere katılmaları olduğuna vurgu yapan SES Şube Eşbaşkanı Eylem Salar, “Demokrasinin işlediği bir yerde temel hak ve özgürlüklerin kullanımı bırakın ihraç edilme gerekçesi olmayı, soruşturma konusu bile yapılamaz. Dolayısıyla Komisyon derhal lağvedilmeli ve haklarında herhangi bir yargı kararı bulunmayan, hukuken suç olmayan gerekçelerle ihraç edilen tüm kamu görevlileri bütün haklarıyla birlikte derhal görevlerine iade edilmedir. Bu gerçekleşinceye ve hukuksuz ihraç edilen tüm kamu emekçileri görevlerine iade edilinceye kadar mücadele etmeye devam edeceğiz. Yine kendisini yargı üstü gören, anayasa ve yasalara aykırı hareket eden Komisyon üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Bir kez daha haykırıyoruz: Biz kazanacağız, geri döneceğiz!” diye haykırdı. Yeni çizgi gazetesi OHAL KHK’LERİ İLE 135 BİN İNSAN İHRAÇLARLA MAĞDUR EDİLDİ   Şanlıurfa KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü SES Şube Eşbaşkanı Eylem Salar, beraberindeki KESK’e bağlı şube başkanları ile birlikte yaptığı ortak açıklamada, haksız hukuksuz şekilde meslekten ihraç edilen ve anayasaya aykırı olarak kurulan OHAL komisyonuna karşı tepkilerini sürdürüyor. KESK yurt genelinde olduğu gibi Urfa’da bağlı sendikaların başkanları bir araya gelerek tepkilerini dile getirdiler.  Ortak açıklamayı yapan Eylem Salar, “Sadece darbe girişimi ile ilgili olarak, sınırlı süre için “tedbirler” alması gereken düzenlemeler yerine Türkiye’nin siyasal-toplumsal yapısını değiştirmeye dönük kalıcı düzenlemeler KHK’ler eliyle yapılmıştır. Şimdi de Cumhurbaşkanlığı Kararnameleriyle yapılmaktadır. OHAL’in sadece adı kalkmış, ruhu ve uygulamaları korunmuştur. OHAL KHK’leri ile 135 bini aşkın kişi fişleme, müdür/kurum kanaati, sosyal medya paylaşımları, sosyal çevre soruşturması, sendika üyeliği, banka hesabı vb. gibi normal koşullarda asla suç olmayan gerekçelerle kamudan ihraç edilmiş, hukukun temel ilkeleri ayaklar altına alınmıştır. KHK’ler ile gerçekleştirilen ihraç işlemiyle genel hukuk değerleri ve ulusal mevzuat gereğince tanınan haklar yok sayılmıştır. Yarın itibariyle OHAL işlemleri İnceleme Komisyonunun kurulması üzerinden tam iki yılı geride bırakmış olacağız.  Üçüncü yılına giren OHAL İşlemlerini İnceleme Komisyonu, 23 Ocak 2017 günü 685 sayılı OHAL KHK’si ile iki yıl süre içinde kamudan ihraç edilmiş yüz binlerce kamu emekçisinin ihraç başvurularını değerlendirmek ve karar altına almakla yetkilendirilmiştir” dedi. KESK’LİLERİN BAŞVURULARININ KARARA BAĞLANMASI BİLİNÇLİ OLARAK MI GECİKTİRİLİYOR Eşbaşkan Eylem Salar, AKP tavsiyeyi şeklen uygulayacak biçimde OHAL İnceleme Komisyonu’nu kurduğunu,  nitekim komisyon kurulduktan 7 ay sonra ancak,  12 Temmuz 2017 tarih ve 30122 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonunun Çalışmasına İlişkin Usul ve Esaslar” tebliğinin yayınlanmasından sonra başvuru almaya başladığını belirterek şöyle devam etti: Başvuruları 7 ay sonra alan komisyonun tüm başvuruları karara bağlamasının yılları bulacağı daha baştan belliydi. Bu yüzden iki yıllığına kurulan komisyonun görev süresi 26 Aralık 2018 Tarihli ve 30637 Sayılı Resmî Gazetede yayınlanan Cumhurbaşkanı kararı ile 1 yıl uzatılmıştır. Komisyonun görev süresinin Bakanlar Kurulu tarafından birer yıllık sürelerle yeniden uzatılabileceği 685 sayılı KHK ile hükme bağlanmıştır. Dolaysıyla görev süresinin bir sınırı bulunmamaktadır. Komisyona yapılan 125.612 başvurudan 4.617 başvuru KESK’li üyeler tarafından yapılmıştır. Bu da başvurular içerisinde %3,6’ya denk düşmektedir. Komisyon başvurulardan şu ana kadar %40’ını karara bağlamıştır. %40 içinde başvurusu ele alınan KESK’lilerin oranı ise %0,7’dir. Bu oran “KESK’lilerin başvurularının karara bağlanması bilinçli olarak mı geciktiriliyor?” sorusunu akla getirmektedir. Bu olasılığın kuvvetle muhtemel olduğunu düşünüyoruz. Kararlar geciktirilerek ikinci bir cezalandırma yoluna gidilmektedir. Konfederasyonumuza yönelik sendikal ayrımcılığa Komisyon da alet olmaktadır. KOMİSYONUN YASAL DAYANAKLAR VE EMSAL KARARLARA RİAYET ETMİYOR Komisyonun yasal dayanaklar ve emsal kararlara riayet etmeden, tarafsızlık ve adil yargılanma haklarını gözetmeden başvuruları karara bağlaması temel hak ve özgürlüklere aykırılık teşkil etmektedir. Kamu emekçilerinin hukuka uygun olarak kazanılmış sosyal ve ekonomik hakları, idari tasarrufla hukuka aykırı olarak elinden alınmaktadır. Devletin her organın, her kurulunun, her yapısının kuruluşu usulüne göre imzalanmış uluslararası sözleşmelere, anayasamıza ve yasalarımıza uymak ve bu hükümler çerçevesinde görevlerini yürütmek zorundadırlar. Komisyonunun ilan ediliş şekli, çalışma usul ve esasları; Anayasanın (değişik) 90. maddesi uyarınca, usulüne göre onaylanarak yürürlüğe giren temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası sözleşme hükümleri ile kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi durumunda uluslararası sözleşme hükümlerinin esas alınması temel normuna aykırılık teşkil etmektedir. Yeni çizgi gazetesi ÇALIŞMA HAKKINA SAYGI DUYMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ İHLAL EDİLİYOR  Yine Ekonomik, Sosyal Ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesi 6. Madde bağlamındaki yükümlülüklerini yerine getirmemekte ve BM Sözleşmeleri ile düzenlenen ayrımcılık yasağını mevcut uygulamaları ile ihlal etmektedir. Bu ise; her şeyden önce çalışma hakkına saygı duyma yükümlülüğünün ihlali anlamına gelmektedir. İhraç edilenlerin çalıştırılmaması için işverenlerin el altından tehdit edilmeleri, ihraç edilenleri çalıştıran kurumlara zorluklar çıkarılması, SGK dökümünün altına "Kamu hizmetinden çıkarılmıştır" ibaresinin yazılarak işe almak isteyenlerin uyarılması vb. baskılarla özel kurumlarda dahi çalışma haklarının ellerinden alınmak istenmesi,  uluslararası sözleşmelere aykırı olduğu gibi vatandaşları açlığa mahkûm etmeyi amaçlamaktadır. “Gitsinler ağaç kabuğu yesinler” ifadesi siyasi iktidarın haksız, hukuksuz ihraç ettiği insanlara bakışını özetlemektedir. Bu durum anayasamızın çalışma hakkını düzenleyen 49. Maddesine de aykırıdır. Komisyon oluşum şekli, yetkisi ve aldığı kararlar itibariyle AİHS, Avrupa Sosyal Şartına, BM Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesine, ILO’nun 111, 135, 151 ve 158 sayılı sözleşmelerine açıkça aykırıdır. Nitekim Avrupa Konseyi yetkilileri yakın zamanda benzer uyarılarda bulunmuş, gidişatın devam etmesi halinde etkili iç hukuk mekanizması olarak kabul edilmeyeceğine dair ihtarda bulunduklarına dair basında haberler yer almıştır. Komisyonun oluşma şekli Venedik Komisyon görüşüne aykırı olup Cumhurbaşkanlığının komisyon üyelerini görevden alma yetkisi ve komisyon üyelerinin atanma usulleri, tüm kurumlar üzerindeki iktidarın açık baskısı gibi nedenlerden dolayı komisyonun tarafsız ve bağımsız çalışma olanağı yoktur. HUKUKİ BİR FACİADIR Komisyon “iltisaklı” olmayı keyfi ve iktidarın kadrolaşma hedeflerine uygun şekilde,  istihbarat örgütlerinden, kurum yetkililerinden, yereldeki iktidar partisi yöneticilerinden gelen bilgiye, asılsız ihbarlara göre yorumlamakta, buna göre kararlar vermektedir. “İltisak” kavramı idari ve ceza hukukumuzda olmayan bir kavramdır. Masumiyet karinesine ve lekelenmeme hakkına aykırıdır. Hele hele de kişinin kendisini savunma araçlarının olmadığı, şeffaf ve adil bir yargılanma sürecinin işlemediği bir mekanizma tarafından iddia edilmesi hukuki bir faciadır.” KOMİSYON ÜYELERİ HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAKLAR OHAL komisyonunun kendisini mahkemelerin yerine koyarak karar vermesi hukuksuz, verilen kararlarında kabul edilmesinin mümkün olmadığını ifade eden Şanlıurfa KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü SES Şube Eşbaşkanı Eylem Salar, “Hukuki niteliği tartışmalı olan OHAL Komisyonu’nun, Türkiye Cumhuriyeti’nin anayasal kurumları olan mahkemeleri yok sayarak karar vermesi açık bir Anayasa ihlalidir ve suçtur. Hakkında suça bulaştığı iddia edilen kamu görevlileri ile ilgili tüm hukuki işlemler, kendisini mahkemelerin yerine koyan OHAL Komisyonunca değil, mevcut hukuk sistemi içinde yer alan mahkemeler aracılığıyla yürütülmelidir. Komisyon derhal lağvedilmeli ve haklarında herhangi bir yargı kararı bulunmayan, hukuken suç olmayan gerekçelerle ihraç edilen tüm kamu görevlileri bütün haklarıyla birlikte derhal görevlerine iade edilmedir. Hukuksuz ihraç edilen tüm kamu emekçileri görevlerine iade edilinceye kadar mücadele etmeye devam edeceğiz. Yine kendisini yargı üstü gören, anayasa ve yasalara aykırı hareket eden Komisyon üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunacağız.” diye ifade etti.  YENİ ÇİZGİ  

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.