Siyasiler sonucu doğru yorumlamalı
Yayınlanma:
Güncelleme:
Siyasiler sonucu doğru yorumlamalı
GAZİANTEP- AYSEL ŞAHİN; KESK Dönem Sözcüsü Eğitim Sen Şube Başkanı Ali Ersönmez, 16 Nisan referandum sonucu, ülkemizin demokratik, laik yaşamına, hukukun üstünlüğüne, adalet, millet iradesinin korunmasına, eşit yaşam eksenine, toplumsal barışa, yarına güvenle bakabilmeye dair bir geleceğe işaret ettiğini ileri sürerek, sandıkta çıkan sonuç böyle bir iradeyi ortaya çıkardığını söyledi. Başkan Ersönmez, “Mesele ne “EVET” nede “HAYIR” olmamalıdır. Cepheleşmeden, öncelliğimiz hepimizin hoşgörü, saygı, birlikte yaşam duygusunu önde tutacak duyarlılığı büyütmek olmalıdır” diye konuştu.
Referandum sonuçlarıyla ilgili Yeni Çizgi Gazetesine değerlendirme yapan KESK Dönem Sözcüsü Eğitim Sen Şube Başkanı Ali Ersönmez, 16 Nisan referandumu sonuçlandığını, çıkan sonuçlar üzerinden “HAYIR” diyeninde, “EVET” diyenin de kendince haklı gerekçelerini anlamaya çalışmak, onların kararına saygı duymak gerektiğini belirterek, bu anlamda empati ve hoşgörüyü büyütmek gerektiğini açıkladı.
OHAL KOŞULLARINDA YAPILDI
YSK kararları ile başlayan mühürsüz pusula tartışmaları, itirazlar, protestolar, referandum iptal talepleri, AGİT raporu, HAYIR ve ÖTESİ raporu ile 16 Nisan referandumu sonuçları yeni bir boyut kazanmış, referandumun gerçek hedefinin önüne geçtiğini ileri süren Ersönmez, “Referandum öncesi YSK’nın keyfi, hukuksuz şekilde bir çok ilde sandık görevlisinin görevlerini iptal etmesi, referandum öncesi çalışma şartları, tartışma düzeyleri ve bu referandumun OHAL koşullarında yapılması ile oluşan zemin bu günün habercisiydi. Oysa toplumun karşıt görünen farklı kesimlerini ortak çıkar ve yararlar etrafında birleştirmek, normalleşmeyi sağlayacak bir toplum sözleşmesi yapmak mümkündü. KESK olarak, uyarılarımızı da bu çerçevede yoğun olarak yapmıştık. Ne demiştik “ Anayasalar toplumsal ve siyasal uzlaşı metinleri olmalıdır. Nasıl yönetileceğiz, yurttaşlar olarak haklarımız ve ödevlerimiz ne olacak, sorularına verilmiş bir cevap olan anayasalar, mümkün olan en geniş toplum kesimlerinin ortak paydalarını gözeten uzlaşma metinleridir. Toplumun tamamının bu anayasa değişikliğine dair tartışmalara katılım sağlayabileceği, muhakeme yapacağı, ortak akılda buluşabileceği, hukuki ve güven zemini oluşturulmalıdır. Herkesin eşit koşullarda kendini anlatabileceği ortamlar oluşturulmadı. Ve bu gün tekrarlıyoruz; mesele ne “EVET” nede “HAYIR” olmamalıdır. Cepheleşmeden, öncelliğimiz hepimizin hoşgörü, saygı, birlikte yaşam duygusunu önde tutacak duyarlılığı büyütmek olmalıdır” dedi.
ANAYASA TOPUMSAL MUTABAKAT İLE YENİDEN HAZIRLANMALI
16 Nisan referandum sonucu, ülkemizin demokratik, laik yaşamına, hukukun üstünlüğüne, adalet, millet iradesinin korunmasına, eşit yaşam eksenine, toplumsal barışa, yarına güvenle bakabilmeye dair bir geleceğe işaret ettiğini ileri süren Ersönmez, “Sonuçta böyle bir irade oraya konmuştur. Zaten referandum da çıkan rakamsal sonuçlarda bizleri ”Yüz Yüze”, “Baş Başa” hareket etmemizi zorunlu kılmıştır. 16 Nisan’ı geride bıraktık, bugün 17 Nisan, yeni bir başlangıç. Hiç gecikmeden, zaman kaybetmeden, tüm farklı toplumsal güzelliklerimizle buluşma, demokrasi gücünü açığa zamanıdır. Hükümet ve siyasi kurullarımızda bu sonucu doğru yorumlamalı, siyasi ve toplumsal geniş bir yelpazeyle yeniden bir anayasa çalışmasına girmelidir.16 Nisan referandumu ile %51 ile evet çıkmış olsa bile, bu anayasa paketi geniş toplumsal konsensüs onay almamıştır. Kimse “biz kazandık” derdine girmeden tüm Türkiye’nin kazanabileceği ve geleceğe aydınlık, eşit, güven, istikrar içinde ulaşacağımız bir yolda buluşmak zorundadır.
Sendika
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.