KESK İstanbul ve Ankara’da ‘Geçinemiyoruz’ mitingi yaptı
ANKARA- YENİ ÇİZGİ; Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), İstanbul Kartal ve Ankara Tandoğan'da miting düzenledi. KESK bir gün öncede Diyarbakır ve İzmir’de aynı miting yapmıştı. KESK’in mitingine katılım büyük olurken, "Geçinemiyoruz. İşsizliğe, yoksulluğa son! Emekten, halktan yana bütçe" sloganıyla hükümete taleplerini ve tepkilerini yükseltirken hemen seçim diye haykırdılar.
Ankara’daki mitinge Gaziantep, Kahramanmaraş, Urfa, Adııyaman, Mardin, Diyarbakır, Adana, Mersin, Hatay gibi bölge illerinde de katılımlar oldu. Eyleme sivil toplum örgütünün yanı sıra çok sayıda siyasi parti örgütü de katıldı.
Ankara’da yağmurlu havaya rağmen vatandaşlar Tandoğan Meydanı’nı doldurdu. Alana kurulan platformdan konserler verildi. Miting, üzisyen Mustafa Özarslan'ın türküleriyle başladı. Sahneye çıkan işçiler, sorunlarını anlattı, ekonomik gidişatı protesto etti.
KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik kürsüye çıkarak kalabalığa hitaben konuşma yaptı. Bozgeyik, konuşmasında, hayat pahalılığına karşı hükümeti istifaya çağırdı.
Mehmet Bozgeyik, şöyle konuştu:
"Sadece ekonomik krizle boğuşmuyoruz. Aynı zamanda tek adam rejiminin yönetememe krizi ile karşı karşıyayız. Ekolojik krizle, kadınlara yönelik şiddetin ortaya çıkarmış olduğu krizle karşı karşıyayız. Bu kapitalist sistemin yaratmış olduğu neoliberal politikalar, özelleştirme politikaları, güvencesizleştirme politikaları, yani bu kapitalist barbarların artık sonuna gelmiş bulunmaktayız. İşte bizden bu yoksulluğa, bu işsizliğe karşı yeni bir toplumsal yaşamı inşa etmek için buradayız ve sizlerle bu kışta bu kıyamette sesimizi birleştiriyoruz. Biz biliyoruz ki her karanlığın bir şafağı, her kışın bir de baharı vardır. İşte o baharı getirenler burada, Tandoğan’dan, İstanbul’dan emekçileri coşkuyla, sevgiyle selamlıyorum."
Baskıyla, yasaklarla, yeni cezaevleri ile insanların gözlerini korkutarak, sokağa çıkamaz hale getirerek iktidarlarının ömürlerini uzatabileceklerini sandıklarını ileri süren Bozgeyik, şöyle devam etti;
Gelecek hayali ile kazandıkları üniversitelerde yurt bulamadıkları için okula gidemeyen gençlerimiz seslerini duyurabilmek için geçen hafta Ankara’da yaka paça, darp edilerek gözaltına alındılar.
Aynı gün Antalya mitingimizi yasakladılar.
Ülkenin neredeyse tüm illerinde aylardır, hatta yıllardır anayasal hakkımız olan toplantı ve gösteri hakkımızı kullanmamızı engelliyorlar.
Kayyum marifetiyle kadına yönelik şiddetle mücadele eden merkezler, dernekler, sığınma evleri kapatılıyor. Kadın mücadelesi yürütenler haksız hukuksuz bir şekilde gözaltına alınıp tutuklanıyor. Erkek egemenliğini yücelterek, erkek yargıyı daha da etkin hale getirerek, kadınları aile içine hapsederek, ev içi emeği, hasta-yaşlı-çocuk bakımını kadınların sırtına yükleyerek kadınları dört duvar arasına hapsetmek istiyorlar.
KHK zulmünden en çok etkilenenlerin başında da kadınlar, kadın emekçiler geliyor. Birkaç gün önce KHK ile işten atıldığı için maddi zorluklar yaşayan bir kadın sağlık emekçisi arkadaşımız Fatma yıldırım yaşamına son verdi. Bu intihar değil apaçık bir cinayettir.”
Demokratik yöntemlerle ülkeyi yönetemediklerinden kendi yarattıkları ekonomik krizi gerekçe göstererek fiilen uyguladıkları OHAL’i yeniden resmileştirme çabasında olduklarını hatırlatan Bozgeyik, “ KHK’lar eliyle yönetme niyetlerini gizlemiyorlar. Son günlerde basın yoluyla kamuoyunu buna alıştırmaya, hazırlamaya çalışıyorlar. Buradan uyarıyoruz, zerre kadar akıl kalmışsa böylesi bir yola girmesinler! Gidiyorlar, gidecekler. Telaşları, tehditleri, korkuları bundandır. Ne yaparlarsa yapsınlar, artık bıçak kemiğe dayandı. Sırtını sermayeye yaslayan, emeğe, emekçilere düşman bu düzen böyle gitmez. Biliyoruz ki, bu düzen kendiliğinden değişmeyecek.
Üzerimize çöken karanlık bulutları dağıtarak emeğin, barışın, özgürlüğün, eşitliğin, kardeşliğin dünyasını yakınlaştıracak, laik, demokratik bir ülkeyi kuracak yegâne güç bu meydanları dolduran bizleriz.
Emeğimizi hedef alan saldırıların dalga kıranı bizleriz. Emeğin birliği ve halkların kardeşliği, bilimden yana, aydınlık bir gelecek için umut emekçilerdir, üretenlerdir.
Yağmanın-talanın değil eşitliğin, Savaşın değil barışın, Baskıların değil eşitliğin ve özgürlüğün, Tekçiliğin değil çoğulculuğun, diyalog ve demokrasinin, Tek adam rejiminin değil demokratik bir Cumhuriyetin” diye konuştu.
Mitingde "Hükümet istifa", "Baskılar bizi yıldıramaz", "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz", "Saraya değil halka bütçe" sloganları atıldı. www.yenicizgihaber.com YENİ ÇİZGİ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.