Eğitim Sen: Öğretmenlik Meslek Kanunu ‘Eşit İşe Eşit Ücret’ ilkesini yok etmiştir
GAZİANTEP- AYSEL ŞAHİN: 2022/’23 eğitim öğretim yılının ilk yarısında öğretmenlerin, eğitim emekçilerinin çalışma ve yaşam koşullarına ilişkin sorunları Millî Eğitim Bakanlığı’nın yine gündeminde olmadığına dikkat çeken KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, “Yıllardır ekonomik, sosyal ve özlük haklarımıza ve geleceğimize yönelik talepler görmezden gelinirken, insanca yaşam ve insan onuruna yakışır ücret talepleri yok sayılmıştır” dedi.
Gaziantep’te KESK bileşenleri tarafından düzenlenen toplantıda konuşan KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) ve Kariyer Basamakları Sınavı (KBS) sonrasında aynı sınıfta, aynı konuyu anlatan bir öğretmenin sırf unvanı farklı olduğu için farklı maaş almasının doğru olmadığını açıkladı.
Öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran, öğretmenlerin ekonomik sorunlarına çözüm üretmeyen, eşit işe eşit ücret ilkesini ortadan kaldıran, öğretmenler arasındaki ayrımcılığı ve eşitsizliği derinleştiren Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) düzenlemesinin 14 Şubat 2022 tarihinde Resmî gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdiğini kaydeden Bozgeyik, 19 Kasım 2022 tarihinde Kariyer Basamakları Sınavı yapılmış ve kamuda yıllardır uygulanan “eşit işe eşit ücret” ilkesi fiilen ortadan kaldırıldığını ifade etti.
Türkiye’deki bütün eğitim kurumlarında 15 Ocak 2023 itibariyle “eşit işe eşit ücret” uygulaması bizzat siyasi iktidar ve MEB eliyle kaldırıldığını kaydeden KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik şöyle devam etti:
“ÖMK çerçevesinde yapılan Kariyer Basamakları Sınavı sonrasında “başöğretmen” ve “uzman öğretmen” unvanı alan öğretmenler aynı derece ve kademede görev yapan öğretmenlerden daha yüksek maaş alacaktır. Örneğin 1. ve 2. derecede olan bir “başöğretmen” aynı derece ve kademedeki diğer meslektaşlarından net 4 bin 944 TL; “Uzman öğretmen” ise aynı derece ve kademedeki meslektaşından farklı bir iş yapmadığı halde net 2 bin 472 TL daha fazla maaş alacaktır.
ÖMK sonrasında bir okulda aynı derse girip, tamamen aynı müfredatı işleyen ve 25 yıllık kıdemi olan üç öğretmenden kariyer basamakları sınavına girmeyen normal bir öğretmenin 14 bin 480 TL, “uzman öğretmen”in 16 bin 930 TL, “başöğretmen”in 19 bin 385 TL maaş alması haksız ve adaletsiz bir uygulamadır. Aynı işi yapan öğretmenler arasında sadece derece ve kademeden kaynaklı maaş farklılığı olabilir. Bu kadar yüksek maaş farklılığının olduğu bir eğitim sisteminde eşitlikten, adaletten ve nitelikli eğitimden bahsetmek mümkün değildir.
Öğretmenlik mesleği ve öğretmenin saygınlığı ÖMK üzerinden polemiğe açılmış, öğretmenlik mesleği daha da itibarsız hale getirilmiştir. Önümüzdeki dönemde çocuğunun sınıfına uzman ya da başöğretmenin girmesini isteyen velilerle okul idaresi ve öğretmenler arasında sorunlar yaşanması kaçınılmazdır. Bu durum ayrıca çocuğunu “uzman” ya da “başöğretmen” sınıfına yazdırmak isteyen velilerden yüksek miktarlarda “kayıt parası” ya da “bağış” talep edilmesini kaçınılmaz olarak beraberinde getirecektir.
Türkiye'de aynı işi yaptıkları halde farklı statü ve maaş kaleminde çalışmak zorunda kalan aynı işi yaptığı halde bu kadar farklı ücretlendirme yapılan başka bir meslek grubu bulmak mümkün değildir. ÖMK ile öğretmenler arasında halen var olan aday, sözleşmeli, kadrolu, ücretli ayrımına yenilerini eklenirken, eğitim sisteminin rekabetçi ve eleyici yapısına öğretmenlik mesleği de dahil edilmiş, aynı derece ve kademedeki öğretmenlere yönelik farklı ücretlendirme politikası sonucunda iş yerlerimizde huzursuzluk artmıştır.” www.yenicizgihaber.com YENİ ÇİZGİ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.