AB’de ruhsatlanan ilaçların %85’i Türkiye’de yok, hastalar ilaca erişemiyor
AB’de ruhsatlanan ilaçların %85’i Türkiye’de yok, hastalar ilaca erişemiyor
GAZİANTEP- ANIL ŞAHİN: Ülkemizde her yıl, akademik eczacılık eğitiminin başladığı 14 Mayıs tarihi, Eczacılık Günü olarak kutlanıyor. Reçetelerdeki ilaçların sadece fiyat farkları için halkımızın cebinden çıkan tutar yıllık 20 milyar TL’ye aştığına dikkat çeken
Gaziantep Eczacı Odası Başkanı İrfan Demirci, yaptığı açıklamasında, yıllardır eczacılığın önündeki sorunların artarak devam ettiğini belirterek, “Sorunların çözümsüzlüğü bir yana, her geçen yıl tablo daha da kötüleşiyor, meslektaşlarımız gün geçtikçe yeni problemlerle boğuşmak zorunda bırakılıyor. Bizler bugün de kamu kurumlarında yetersiz özlük haklarıyla, angaryaya varan iş yüküyle, düşük ücretlerle çalışmaya devam ediyoruz” dedi.
14 Mayıs Eczacılık Günü nedeniyle eczacılar Gaziantep Eczacı Odası Başkanı İrfan Demirci öncülüğünde Demokrasi Meydanında Atatürk Anıtına çelenk bırakıp saygı duruşunda bulundular. Biz eczacılar her 14 Mayıs’ta bu alanda bir araya geliyoruz diyen Oda başkanı İrfan Demirci, yıllardır takvimler değişiyor, buradaki insanlar değişiyor ama eczacılığın önündeki sorunlar her geçen yıl artarak gündemimizdeki yerini koruyor diye ifade etti.
MODERN ECZACILIĞA YÖNELİK KATKI YOK DENECEK KADAR AZALDI
Eczacılık bilimi, binlerce yıllık gelişimini günümüzde de sürdürdüğü, her geçen gün yeni alanlar açıldığı, yeni ilaç molekülleri sentezlendiği, yeni tedavi yöntemleri geliştirildiğini hatırlatan 8. Bölge Eczacı Odası Başkanı İrfan Demirci, “Ancak modern eczacılığın temellerinin atıldığı bu coğrafyada artık bu gelişmelere sunulan katkı yok denecek düzeylere gerilemiştir. GSYH içerisinde AR-GE çalışmalarına ayrılan oran gelişmiş ülkelerde %20’lerde seyrederken ülkemizde %1’li seviyelerde dolaşmakta, bu tablo bu durumun sebebini açıkça ortaya koymaktadır” dedi.
GERİ ÖDEMESİ 5 AYI GEÇEN SIĞINMACI İLAÇ BEDELLERİ ECZACILARI ZOR DURUMDA BIRAKIYOR
Sorunların çözümsüzlüğü bir yana, her geçen yıl tablo daha da kötüleşitiği, meslektaşların gün geçtikçe yeni problemlerle boğuşmak zorunda bırakıldıklarını hatırlatan Oda başkanı Demirci,
“Bizler bugün de serbest eczanelerimizde ödenmeyen KKİ’lerle, yamalı bohçaya dönüşmüş olan SUT hükümleriyle, eczacının hiçbir dahli olmayan SGK geri ödeme kesintileriyle, enflasyon karşısında eriyip yok olan kar oranlarıyla, bulunmayan ilaçlarla, güncel şartlardan çok uzakta olan İFK’leriyle, geri ödemesi 5 ayı geçen sığınmacı ilaç bedelleriyle uğraşıyor, mesleğimizi yapamaz hale getiriliyoruz. www.yenicizgihaber.com
Bizler bugün de kamu ya da özel hastanelerinde, çoğu uygun olmayan koşullarda kurulu hastane eczanelerinde, hak edilenin çok altında katsayılardan ücretlendirilerek çalışıyor, ağır çalışma şartlarında özlük haklarımızı alabilmek için mücadele ediyoruz. 50 hasta yatağına 1 eczacının düştüğü uluslararası standartların uzağında, ağır sorumluluklar altında ve süregelen personel eksiğiyle 7 gün 24 saat çalışmaya çabalıyoruz.
SAYILARI 60’I GEÇEN ECZACILIK FAKÜLTELERİNDE, EĞİTİM KALİTESİDE DÜŞÜYOR
Bizler bugün de atama yapılacak 100 eczacı pozisyonuna binlerce kişi müracaat ediyor, atanamıyor, özel kuruluşlarda asgari ücretin çok görüldüğü iş tekliflerine maruz kalıyoruz.
Bizler bugün de sayıları 60’ı geçen eczacılık fakültelerinde, düşen eğitim kalitesiyle, eczacı öğretim görevlisinin bulunmadığı, laboratuvarsız, uygulamasız şartlarda verilen eczacılık eğitimiyle, bu fakültelerden mezun olan, ülkemizin ihtiyacının çok üzerindeki binlerce genç eczacının işsizlik sorunuyla uğraşıyoruz.” şeklinde konuştu. www.yenicizgihaber.com
ECZACILARLA BİRLİKTE HALKA SIKINTI YAŞIYOR
Sektördeki sorunlardan sadece eczacılar değil, tüm halkında etkilendiklerini kaydeden İrfan Demirci, “Bulunamayan ilaçlardan dolayı tedaviye ulaşamayan, sağlığına kavuşamayan hastaların sıkıntısını en derinden biz eczacılar hissediyoruz. Ülkemizdeki ilaç fiyat politikası yüzünden piyasadaki ithal ilaç sayısı her geçen gün erozyona uğramakta, daha da acısı geçtiğimiz son 10 yılda Avrupa Birliği tarafından ruhsatlanan ilaçların %85’i ülkemize hiç ithal edilmemektedir. İnsanlarımız, bilhassa kronik hastalıkların tedavisinde, ilaç ve eczacılık alanındaki son gelişmelerden uzak kalmakta, tedavilerinde bu yeni teknoloji ilaçlara erişememektedir. Kanımızca; geldiğimiz noktada bu durum tek başına bir halk sağlığı sorunu oluşturmaktadır.
İLAÇ FARKI İÇİN HALKIN CEBİNDEN YILDA 20 MİLYAR TL ÇIKIYOR
Yaklaşık 20 yıl önce büyük umutlarla, güzellemelerle başlatılan “sağlıkta dönüşüm” politikaları, sağlık sistemini içinden çıkılamaz bir sorunlar yumağına dönüştürmüş, “hastanede rehin kalan hasta” metaforu şekil değiştirerek “hastaneye gidemeyen hasta” şekline gelmiştir. Bugün özel hastane ücretleri çalışan nüfusumuzun neredeyse yarısını oluşturan asgari ücretli için ulaşılamaz rakamlara tırmanmış, kamu hastanelerinde ise birçok bölüme haftalarca hatta aylarca randevu bulunamaz olmuştur. Muayene olmayı başarıp, tedavisini tamamlamak için eczaneye giden hastalarımız, ilaçlar için ödedikleri katılım payının yanı sıra yüklü ilaç fiyat farklarıyla karşı karşıya kalmaktadır. Reçetelerdeki ilaçların sadece fiyat farkları için halkımızın cebinden çıkan tutar yıllık 20 milyar TL’ye aşmıştır.
Ülkemizin içinden geçmekte olduğu kriz ortamının elbette farkındayız. Ülkemiz OECD ülkeleri içinde GSMH’dan sağlığa ve ilaca pay ayırmada yıllardır son sıralarda yer almaktadır. Bunu buradan hastalarımız, yurttaşlarımız adına yeniden hatırlatırız.
Sağlık hizmeti ertelenemez, kısıtlanamaz, ihmal edilemez. Erişilebilir, kaliteli ve ücretsiz ilaç ve sağlık hizmetini ülkemiz insanları için bugün burada tekrar talep ediyoruz.” www.yenicizgihaber.com YENİ ÇİZGİ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.