Sol Sosyalist öğrenci lideri Deniz Gezmiş, tam bağımsızlık ve özgürlük tohumu eken devrimci önderden özet

Sol Sosyalist öğrenci lideri Deniz Gezmiş, tam bağımsızlık ve özgürlük tohumu eken devrimci önderden özet
1969'da Filistin'de bulunan Filistin Demokratik Halk Kurtuluş Cephesinin gerilla kampına silahlı eğitim almak ve FDHKC üyeleri ile aynı safta savaşmak için gitti. 20 Aralık 1969'da yakalandı, 18 Eylül 1970'e kadar tutuklu kaldı.

Deniz Gezmiş, Türkiye’de tam bağımsızlık ve özgürlük tohumu eken devrimci önderden özet

1965'te Türkiye İşçi Partisine üye oldu. 1968'de 6. Filo protestolarına katıldı. Olaylardan dolayı öğrencileri ayaklandırmaya teşvik suçundan yakalama kararı çıkarıldı ve 30 Temmuz 1968’de tutuklandı.

Kasım 1968'de yeni ABD Elçisi Robert Komer'i protesto ettiği için tekrar tutuklandı.

26 Aralık 1968’de Oya Sencer'in doktora tezinin kabul edilmemesi üzerine protestoları organize eden öğrenciler arasında olduğu için hakkında tutuklama verildi ve üniversite süresiz kapatıldı.

İstanbul Üniversitesi’nin kütüphanesine sol görüşlü Vedat Demircioğlu ismini vermeleri üzerine sağ görüşlü öğrencilerle aralarında çıkan kavgaya karıştıktan sonra 18 Mart 1969'da tutuklandı.

Üniversite Reform Tasarısını desteklemek için öğrenciler ve akademisyenler tarafından Mayıs 1969'da protestolar başladı.

İstanbul Üniversitesinin işgaline liderlik etti. Sönümlenmeyen olaylardan dolayı üniversite yönetimi Haziran 1969'da polis nezaretinde sınav yapılması kararından sonra protestolar şiddetlendi. Güvenlik kuvvetlerinin üniversiteye müdahalesi sırasında polis ve öğrenciler yaralandı.

Hakkında tekrar tutuklama kararı verildi.

FİLİSTİNDE SAVAŞTI

1969'da Filistin'de bulunan Filistin Demokratik Halk Kurtuluş Cephesinin gerilla kampına silahlı eğitim almak ve FDHKC üyeleri ile aynı safta savaşmak için gitti. 20 Aralık 1969'da yakalandı, 18 Eylül 1970'e kadar tutuklu kaldı. İstanbul Hukuk Fakültesinden kanun dışı eylemlere katıldığı için ihraç edildi. Bursa Cezaevi'nden tahliye edildikten sonra askere alınacakken Sivas'a sevki sırasında askerden kaçtı.

Silahlı Marksist-Leninist örgüt Türkiye Halk Kurtuluş Ordusunu kurdu. 29 Aralık 1970'te Yusuf Aslan'ın çaldığı bir otomobille giderken ABD elçiliği önündeki Kavaklıdere Polis Kulübesi'ni kurşunladı, iki polis ağır yaralandı.

11 Ocak 1971'de Türkiye İş Bankası Emek Şubesi soygununu gerçekleştirdi. 4 Mart 1971 günü dört Amerikalıyı kaçırdı, bir bildiri yayımlayarak 400.000 dolar fidye ve "tüm devrimcilerin serbest bırakılmasını" istedi.

Güvenlik güçleri 5 Mart'ta kendisini ve Amerikalıları bulmak için THKO'nun "karargâhı" sayılan ODTÜ'yü kuşattı. Öğrencilerle güvenlik güçleri arasında çatışma çıktı. 9 saat süren çatışmada 1'i komando er Mevlüt Meriç olmak üzere 3 kişi öldü, 26 kişi yaralandı. Üniversite süresiz kapatıldı. 9 Mart'ta Amerikalıları serbest bıraktı. 12 Mart 1971 Muhtırası'nın ardından yakalanarak yargılandı ve idama mahkûm edildi. Cezası ertesi yıl Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'la aynı gün infaz edildi.

AİLESİ VE İLK YILLARI

Deniz Gezmiş, 28 Şubat 1947'de Ankara'nın Ayaş ilçesinde doğdu. Baba tarafından kökeni Rize'nin İkizdere ilçesine bağlı Cimil (Başköy) köyündendir. Babası, Ilıca (Aziziye)/Erzurum nüfusuna kayıtlı ilköğretim müfettişi Cemil Gezmiş; annesi, Erzurum'un Tortum ilçesinden ilkokul öğretmeni Mukaddes Gezmiş'tir. Ailenin üç erkek çocuğundan ikincisiydi. Ağabeyi Bora Gezmiş (d. 1944), hukuk fakültesinden ayrılıp bankacılık yapmıştı. Kardeşi Hamdi Gezmiş (1952-2020) ise mali müşavirdi.

Deniz Gezmiş; ilkokulu Sivas'ın Yıldızeli ilçesinde, ardından Sivas merkezde o dönem Çifte Minareli Medrese'nin eyvanının yerinde bulunan Selçuk İlkokulunda ve ortaokulu ise yine bu ilde Atatürk Ortaokulunda okumuştur. Pek çok kaynakta yazıldığının aksine Şarkışla'da öğrenim görmemiştir. 6 yaşına kadar bu ilçede kaldığına dair bilgiler mevcuttur. Liseyi İstanbul'da Haydarpaşa Lisesinde okumuştur. Henüz lise öğrencisiyken sol düşünceyle tanıştı ve kendini döneminin eylemleri içinde buldu.

YAKALANIŞI VE İDAMI

12 Mart Muhtırası olduktan üç gün sonra yani 15 Mart 1971'de bir motosiklette Deniz Gezmiş ve Yusuf Aslan, diğer motosiklette ise Sinan Cemgil yola çıktılar. Sinan Cemgil daha sonra yol ayrımından Nurhak'a doğru yol aldı.

Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ile birlikte Malatya'ya gitmek amacıyla yolda ilerlerken, Sivas girişinde çevirme olduğunu haber almaları üzerine yönlerini Şarkışla'ya çevirdiler.

Şarkışla'ya yaklaşık 20 km kala bozulan motosikleti iterek ilçeye götürdüler. Şarkışla'da motosikleti kiraladıkları bir jipe yükledikten kısa bir süre sonra bekçinin aldığı bir ihbar sonucu askerlerin gelmesi üzerine çıkan çatışmada Aslan yaralanarak yere düşünce Deniz Gezmiş tek başına kaçmaya devam etti.

Kaçabilmek için bir astsubayın evine zorla girerek kapısının önünde duran arabasına kendisi ile birlikte binmesini sağladı. Astsubay'ın karısı kapıyı kapatmaya çalıştığı esnada kapıya ateş ederek kadının elinin yaralanmasına neden oldu. Astsubay Başçavuş İbrahim Fırıncı'yı rehin aldı. Gezmiş, 16 Mart 1971 Salı günü Sivas'ın Gemerek ilçesinde etrafı sarılarak yakalandı ve Kayseri'ye getirildi ve Kayseri Valisi Abdullah Asım İğneciler'in karşısına çıkarıldı. Buradan Ankara'ya, dönemin İçişleri Bakanı Haldun Menteşeoğlu'nun makamına götürüldü.

Mahkemesi, 16 Temmuz 1971 günü Altındağ Veteriner Okulu binasında Tuğgeneral Ali Elverdi başkanlığında, Baki Tuğ savcılığında Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı 1 No.'lu Mahkemesinde başlayıp 9 Ekim 1971 günü bitti. Deniz Gezmiş ve arkadaşları, 16 Temmuz 1971'de başlayan "THKO-1 Davası"nda TCK'nin 146. maddesini ihlal ettikleri gerekçesiyle 9 Ekim 1971'de 146/1 maddesi uyarınca idam cezasına çarptırıldı.

Mahkeme kararı:

“Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Mahkememiz, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın tamamını/bir kısmını tağyir, tebdil veya ilgaya cebren teşebbüs suçunu işlediğinizi sabit gördü. Türk Ceza Kanunu'nun 146/1 maddesi uyarınca ölüm cezası ile tecziyenize karar verdi. Hüküm bir hafta içinde kabil-i temyizdir, tutukluluğunuz devam edecektir.”

Verilen karar daha sonra Türkiye Büyük Millet Meclisine getirildi. 24 Nisan 1972 Pazartesi günü yapılan Meclis oturumunda CHP lideri İsmet İnönü, "27 Mayıs'tan sonra idama mahkûm edilenlerin idam edilmemeleri için parti olarak var güçleriyle çalıştıklarını, siyasi suçlardan dolayı idam olmamasını, yeni bir kanun çıkarılmasını" önerdi ve şöyle devam etti:

"Suçluların cezaları müebbet hapse çevrilmelidir. Nihayet bunlar genç, tecrübesiz, taşkın insanlardır. Taşkınlıklarının hiçbir netice veremeyeceği kendilerine ve emsallerine öğretilmiştir."

Konuşmalardan sonra yapılan oylamada Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam kararı, 48 "ret" oyuna karşılık 273 "kabul" oyu ile Meclis tarafından onaylandı. İsmet İnönü ve Bülent Ecevit "ret", Süleyman Demirel ve Alparslan Türkeş ise "kabul" oyu kullandılar. Necmettin Erbakan ise oylamaya katılmadı. Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay da idamları onayladı.

İsmet İnönü, CHP adına Anayasa Mahkemesi'ne itiraz etti. Muhalefet şerhleriyle birlikte karar usul yönünden iptal edildi. İptal kararı üzerine yeniden toplanan meclis oy çokluğuyla idam kararlarını yeniden onayladı. (Arşiv ve Gazeteler)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.