"Büyük devlet büyük toplum demek değil"

"Büyük devlet büyük toplum demek değil"
"Büyük devlet büyük toplum demek değil"
DBP İL KONGRESİ  (27)BEKİR ŞAHİN Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, güçlü devlet güçlü toplum demenin bir aldatmaca hikaye olduğunu belirterek, bunun yalnızca bir zümrenin güçlenmesi gerçeğini taşıdığını söyledi. Yüksek, "Büyük devlet, büyük toplum demek değil, böyle tekçi zihniyet toplumu fakirleştirir, hatta ötekileştirir. Asıl olması gereken küçük devlet güçlü ve özgür toplumdur" dedi. Siyaseten önemli bir süreç içerisinde olduklarını, kritik bir dönemden geçildiğini, zaman zaman bıçak sırtından gidip gelindiğini hatırlatan Kamuran Yüksek, başkan Öcalan'ın başlattığı süreç nedeniyle bugün Ortadoğu'ya nazaran biraz rahat olduklarını belirterek, artık ölüm Kürtlerin kaderi olmaktan çıkması gerektiğine dikkat çekti.   DBP il kongresi yapıldı. Divan Başkanlığını Mehmet Bozgeyik'in yaptığı kongreye Eş Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Arslan, PMÜ Faruk Sağlam, DBP Gaziantep Şahinbey, Şehitkamil ilçe başkan ve yöneticileri. HDP, EMEP, ESP, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi, SYKP temsilcileri ile KESK'e bağlı bazı sendikaların temsilcileri ve İHD yöneticileri ile partililer katıldı. DBP Partisi Gaziantep İl Kongresinde konuşan DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, sadece protesto eden ve eleştiren olmayıp artık halka öncülük edecek yetişmiş deneyimli ve birikimli akademik  kadrolar ile alternatif çözümler üreten parti olarak siyaset yapacaklarını açıkladı. HDP ile ortak mücadeleyi geliştirerek, bilinçli bir örgütlenme çalışması ile siyasetteki tıkanıklıkları aşacaklarını ifade eden DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, "30-40 yıllık mücadelemiz bir isyan hareketiydi. Varlığımızı ispat etmekti. Sonunda bunu kanıtladık. Artık yeni bir aşamadayız, fikir ve ideolojik bir mücadele vermeliyiz, kendi kendimizi yönetebilen olmalıyız ve özgürlüğümüzü kendimiz kazanmalıyız. Eskiden bizim bu mücadelemize devlet, 'paralel devlet kuruyorlar' diye suçluyordu. Hayır, bizimki paralel değil halkın kendini yönetmek istemesidir. DBP İL KONGRESİ  (3)Bunun mücadelesidir. Artık ölümler olmasın istiyoruz. Kürtler silahla doğmadı ki. Ama hükümet hala samimiyetini ortaya koyamadı. Sürekli manevra yapıyor, taktik değiştiriyor. Kobani ve Rojova ile ilgili tutumu süreci engellemeye yöneliktir. Halkı hükümetin IŞİD'e karşı tutumunu protesto etmek için sokağa çıktı. Kobani'deki kardeşlerine sahip çıktı. Ama siz halen IŞİD çetelerine destek veriyorsunuz. Halkımızda zaten buna isyan etti. Biz sayın Öcalan'a ve sürece  bağlıyız, bu konuda da kararlıyız. Bizler elimizde silahla doğumdaki ki, siz bu halka, demokratik yol ve yöntemlere yer vermediğiniz için silaha mecbur bıraktınız. Ama bugün bunu geride bıraktık. Fakat AKP bizi demokratik siyaseti geliştirmemekle suçluyor. Buyursunlar gelsinler ellerindeki araçları bıraksınlar. Ama ensemizde soğuk savaş varken, tehditler devam ederken, arkadaşlarımız ölümle tehdit edilirken, hapis cezalarına çarptırılırken, hangi demokratik zeminden, siyasetten bahsediyorsunuz. Demokratik siyasetin önünü açın diyoruz. Bunun önünü kapatmanız yüzlerce gencin dağa çıkması demektir. 1 Kasım tüm dünyada Kobani Günü olarak anıldı ve dünyada bir tek Türkiye'de, bu eylemlere müdahale edildi. Bunun neresinde samimiyet var. Tüm bunlara rağmen demokratik çözüm sürecini tıkamakla Kürt hareketini suçlamak doğru değil. Aslına bakıldığında biz zaten çok can kaybettik, başka kaybedecek neyimiz kaldı ki. Onun için bu sürece asıl mahkum olan Türkiye toplumudur. Davutoğlu'nun bu yöndeki açıklaması hem yalan, hem de cehaletin ta kendisidir. Ve bu hükümet halen öngörüsüz hareket etmekte, tek derdi de koltuklarını korumak. Umarız biran önce kendilerine gelirde demokratik yol ve yöntemlerle çözüm arayışında bulunurlar" diye konuştu. DBP İL KONGRESİ  (8)DBP İl Başkanı Bedran Fermanoğlu'da yaptığı konuşma da Kürt halkının mücadelesinden bahsetti. Kongredeki konuşmaların ardından eş başkan Mehmet Özkan ve Cahide Mutlu başkanlıklarındaki tek liste ile seçime gidildi. DBP il yönetim kurulu üyeleri ise şu isimlerden oluştu; Ahmet Yaşaroğlu, Rabia Özer, Abdurahman Yalın, Remziye Kılıç, Şükrü Özalan, İbrahim Karadağ, Mehmet Şahin, Celal Kızılkaya ve Mehmet Saçlı. Disiplin kurulu üyeleri; Recai Yılmaz, Birsen Aka, Kasım Şan.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.