GAZİANTEP- AYSEL ŞAHİN; 2 Temmuz 1993’de Sivas Madımak Otelinde insanların yakılarak katledilmesinin üzerinden 28 yıl geçmesine rağmen, olayın hala tam olarak aydınlatılmadığı belirtilirken katliamda yaşamını yitiren insanlar saygıyla, sevgiyle anılıyor.
Gaziantep Emek ve Demokrasi Platformu’nda bir araya gelen İHD - KESK – DİSK- TMOOB – TTB – TÜMTİS - TİLKİLİLER DERNEĞİ –ÇEPNİLİLER DERNEĞİ-ÖZGÜR DÜŞÜNCE DERNEĞİ -78 LİLER DERNEĞİ başkan ve üyeleri Yeşilsu Park’ta bir araya
gelerek Sivas’ta 33 insanını katledilmesini andı katliamı yapanları da lanetlediler.
Din ve inanç özgürlüğü, düşünce ve ifade özgürlüğü gibi evrensel insan hakları prensiplerini yok sayan ve yine farklılıkları zenginlik unsuru olarak görmeyip tekçi, baskıcı bir sistemi tesis etmek ve daim kılmak isteyen politikalar ve uygulamalar Madımak Katliamına yol açtığını ileri süren Gaziantep Emek ve Demokrasi Platformu’nun ortak açıklaması şöyle;
“Sivas Madımak’da yaşanan katliamına ilişkin hakikatın ortaya çıkarılması, geçmişle gerçek bir yüzleşme sürecinin yaşanması ve en önemlisi baskıcı zihniyetin değişmesi gerekmektedir. Bu zihniyet değişikliğinin yapılması ise insan haklarının prensiplerinin tamamen yaşama geçirilmesi ile mümkündür.
2 Temmuz 1993 günü Türkiye tarihine bir utanç sayfası daha eklendi. 30 Haziran’da başlayan Pir Sultan anma etkinliğine katılmak üzere Sivas’a gelmiş aydınlar, sanatçılar ve etkinliği izlemeye gelenler yakılarak vahşice katledildiler. Orada, göstere göstere bir insanlık suçu işlendi.
Olay, önceki pek çok katliamda yaşananlardan farklı değildi; Hazırlıklar çok öncesinde başlatılmış, saldırganlar örgütlenmiş, etkinlik sırasında Kuran’a , Kabe’ye, Peygambere ve Müslümanların maneviyatına saldırıldığına dair asılsız söylentiler yayılmış, bu içerikte bildiriler dağıtılarak, yerel gazetelerde haberler yapılarak belli bir kesim kışkırtılmış, devlet güçleri bu saldırının katliama dönüşmesi için organize edilmişti.
Etkinliğin yapıldığı Kültür Merkezi’ne yapılan saldırı, konukların kaldığı Madımak oteline yönelmiş, parke taşları ile yapılan saldırının ardından otel ateşe verilmiş, tüm çıkış kapıları kapatılmış, içindekiler ölüme teslim edilmişken, dönemin Cumhurbaşkanı “Halkla güvenlik güçlerini karşı karşıya getirmeyin” buyurmuş, hükümettekiler olayı izlemekle yetinmiş, otel çevresinde bulunan askerler saldırganlara müdahale etmemiş hatta bölgeyi terk etmişti.
O vahşi katliamda; biri 12 yaşında olmak üzere etkinliğe katılanlardan 33 can yakılarak katledildi.
2012 yılına kadar devam eden ve Sivas Davası olarak bilinen katliam davasında ise; Olay sonrası tutuklanan 124 saldırganın çoğuna hafif cezalar verilerek ağır tahrik indirimleri uygulandı. 33’ü hakkında idam cezası verildi ancak bu ceza sonrasında müebbet hapse çevrildi. İdam cezası sanıklarından 8’i 1997 yılında tahliye edildi ve hiç yakalanmadılar. Mahkeme 2012 yılında, yakalanmayan 7 saldırgan hakkında zaman aşımı nedeniyle kamu davasının düşürülmesine karar verdi ve dosyayı kapattı.
Ceza almasına rağmen yakalanmayan katiller arasında Refah Parti yöneticileri de vardı. Katillerin savunmanlığını yapan sekiz avukat ise sonrasında AKP’den milletvekili seçildi.
2 Temmuz 1993 tarihinde iktidarda SHP-DYP hükümeti bulunuyordu. Tansu Çiller başbakan, Erdal İnönü başbakan yardımcısıydı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Sivas Emniyet Müdürü Doğukan Öner, Sivas Valisi Ahmet Karabilgin’ di. Hiç biri bu katliamın hesabını vermedi.”
Katliamın adresi, 33 insanın yakılarak katledildiği Madımak Oteli’nin Utanç Müzesi yapılmasına izin vermeyenler, katliam sırasında ölen iki saldırganın adını içeren “Bilim ve Kültür Merkezi” adıyla kullanılmasına ve katliamın kutsanmasına izin vererek ne tarafta durduklarını bir kez daha gösterdiklerini vurgulanan açıklamada;
“Unutmamak ve unutturmamak için, adalet için, yeni katliamların önlenebilmesi için kerelerce dile getirdiğimiz taleplerimizi Sivas/ Madımak Katliamında katledilen canlarımızı anarak, bir kez daha yineliyoruz.
Türk Ceza Kanunu’nda yer alan İnsanlığa Karşı Suçlar, hangi tarihte gerçekleştiğine bakılmaksızın insanlığa karşı suçlarda “zamanaşımı” söz konusu olmayacak şekilde yeniden düzenlenmeli, Sivas davası yeni baştan ele alınmalı, cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar, emniyet müdürü, vali dahil tüm sorumlulardan yargı önünde hesap sorulmalıdır.
Devletin ve toplumun geçmişle yüzleşmesinin sağlanması bakımından Hakikat Komisyonu kurularak katliamın bağlantılarını da içeren gerçeğin açığa çıkarılması sağlanmalıdır.
Madımak Oteli “Utanç Müzesi” yapılmalıdır.” diye ifade edildi. www.yenicizgihaber.com YENİ ÇİZGİ