“Asrın felaketi” olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli depremlerin yıl dönümünde Malatya’da biriken molozlar adeta enkaz dağlarına dönüştü. Hayallerin ve hatıraların gömüldüğü enkaz dağları, görenlerin yüreğini sızlatıyor.
Merkez üssü Kahramanmaraş olan 7.6 ve 7.7. büyüklüğündeki depremler Türkiye’yi yasa boğmuştu. Binlerce binanın yıkılarak ağır hasar oluşturduğu Malatya’da enkaz kaldırma çalışmaları sürüyor. İş makineleriyle kamyonlara yüklenen molozlar Yaka Mahallesi Şehir Mezarlığı mevkiindeki boş bir araziye taşınıyor. Bu alana dökülen molozlar, iş makineleriyle ayrıştırılıyor. ‘Asrın felaketi’ olarak nitelendiren depremin seneyi devriyesi yaklaşırken biriken molozlar ise adeta enkaz dağlarına dönüştü. Malatya halkının hayallerinin ve acı hatırlarının altında yattığı enkaz dağları görenlerin yüreğini sızlatıyor.
“Hayallerimizi yeniden yeşertmeye çalışıyoruz”
Şehirlerle birlikte insanların da hayallerinin yıkıldığını söyleyen ve moloz yığınlarının taşındığı bölgede fidancılık yapan Aziz Haliloğlu, “Depremin yıl dönümü yaklaşıyor. Asrın depremi diyebileceğim bir depremdi bu sebeple duygularımız taze. Birçok hayalimiz kırıldı, hayallerimizi yeniden yeşertmeye çalışıyoruz. Birçok vatandaşımız buradan göçtü gitti veya geçici olarak gittiler. Maddi ve manevi birçok sıkıntı gördük bunları yeni hayallerle yeşertmeye çalışıyoruz. O günü hatırlamak istemiyoruz, Allah bir daha yaşatmasın. Devletimiz var olsun, tüm Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşlarına depremzedeler olarak teşekkür ediyoruz. O günler çok acılı, sıkıntılı ve bütün hayallerimizin kırıldığı günlerdi. Zor şartlarda herkesin bize kucak açması, yardım eli uzatması çok mühimdi. Bunun ötesinde, Allah devletimize zarar vermesin bütün gücüyle seferber oldu” şeklinde konuştu.
“Burada birçok vatandaşın hayali yatıyor”
Yıkılan binaların enkazını her gün görmenin üzüntüsünü yaşayan Haliloğlu, “Burada birçok vatandaşın hayali yatıyor. Arkamda gördüğünüz enkazda ceset yok, sonradan yıkılan ağır hasarlı binaların enkazı var. İnsanoğlu her şeye her zorluğa alışıyor. Baktığımız zaman diyorum ki, ‘şu arkadaşımız böyleydi, depremde böyle oldu’. İnsanı üzüyor molozları gördükçe tedirgin oluyorum. Her gün de sallandığımız için tedirginlik yaşıyoruz üzüntüsü de devam ediyor. Rabbim bir daha yaşatmasın, insanoğlu gördükçe üzülüyor her gün enkazın içine gelip gitmek kolay değil” diye konuştu.